Kayıtlar

Şubat, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ADALET BAKANI BOZDAĞ: “SES KAYDI İFTİRA ZİNCİRİNİN SON HALKASI”

Resim
  Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal arasında bir görüşmeye ait olduğu iddia edilen ses kaydını bir iftira zincirinin en son halkası olarak niteledi. İngiliz Financial Times gazetesine konuşan Bozdağ bir işadamının adı geçtiği, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal arasında bir görüşmeye ait olduğu iddia edilen ses kaydını bir iftira zincirinin en son halkası olarak nitelerken, “Ses kayıtları Mart seçimi önceki iktidar partisini vurmayı amaçlayan kirli bir oyunun parçası” dedi. Ses kaydında adı geçen işadamının Erdoğan veya ailesine para transfer edip etmediğini sorusu   üzerine ses kayıtlarının uydurma olduğu yanıtını verdi. Bozdağ ayrıca, “Bununla ilgili bir soruşturma var. Bittiğinde gerçek ortaya çıkacak ancak bunun uydurma olduğunu biliyoruz. Yolsuzluk iddiaları ile Ak Parti’ye zarar vermek mümkün değil. İnsanlar, bu ülkeye nasıl hizmet verdiğimizi çok iyi biliyor” ifadelerini kullandı.

HSYK ÜYESİ ÇİÇEKLİ BBC’YE KONUŞTU: “DEVLET TEK ELDE TOPLANMAYA ÇALIŞILIYOR”

Resim
HSYK üyelerinden Prof. Dr. Bülent Çiçekli Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylanan HSYK yasasına ilişkin, “Son haftalarda TBMM gündemine gelen yasalarla birlikte çok seslilikten uzaklaştığımızı ve devlet güçlerinin, otoritesinin ve yetkisinin tek elde toplanmaya çalışıldığı bir dönemden geçildiğini görüyoruz” dedi. BBC Türkçe’ye konuşan Çiçekli yeni HSYK yasasından kaygılı olduğunu belirterek, “Son haftalarda TBMM gündemine gelen yasalarla birlikte çok seslilikten uzaklaştığımızı ve devlet güçlerinin, otoritesinin ve yetkisinin tek elde toplanmaya çalışıldığı bir dönemden geçildiğini görüyoruz. Yasama ve yürütmenin bu kadar iç içe geçtiği bir ortamda yargı üzerinde yürütmenin yetkilerinin bu derece arttırılmasının normal bir demokratik ülkedekinden çok daha fazla facia sonuçlara neden olacağı endişe ve kaygısını taşıyorum. Özellikle yargı bağımsızlığını ve kuvvetler ayrılığı ilkesini zedeleyecek, adil bir yargılamanın yapılmadığı algısını kamuoyuna verecek çok ciddi

WALL STREET JOURNAL: “ULUSLARARASI KURUMLAR TÜRKİYE KONUSUNDA KÖTÜMSERLEŞTİ”

Resim
  Wall Street Journal gazetesi, uluslararası kurumların Türkiye ekonomisine yönelik büyüme beklentilerinin iç politik çalkantı ve ABD’nin parasal çıkışı nedeniyle kötümserleştiğini yazdı. Amerikan iş çevrelerinin gazetesi Wall Street Journal, IMF, OECD ve Dünya Bankasının Türkiye büyüme tahminlerini aşağı revize etmeye başladığına dikkat çektiği haberinde, “Uluslararası kurumlar   Türkiye ekonomisine   yönelik büyüme beklentilerinin iç politik çalkantı ve ABD’nin parasal çıkışı nedeniyle kötümserleşti. Dünya Bankası, Türkiye için 2014 büyüme beklentisini 1 puan düşürerek yüzde 3,5’e indirerek şu ana kadarki en karamsar tahmini yapan kurum oldu. Yakın zamanda IMF ve OECD’den de aşağı yönlü büyüme revizyonlarının gelmesi bekleniyor” dedi. IMF’nin son olarak Türkiye’nin 2014 büyüme tahminini yüzde 3,7’den yüzde 3,5’e düşürdüğüne dikkate çeken ABD’li gazete, “OECD,   IMF’ye göre daha iyimser. Bu yıldaki büyüme yüzde 4,6’tan yüzde 3.8’e indirdi. En karamsarı ise Dünya Bankası.

ECONOMIST: “AKP’NİN GENEL MERKEZ GİRİŞİNDEKİ SOLAN ZAMBAK BUKETİ İKTİDAR PARTİSİ İÇİN EN UYGUN SEMBOL”

Resim
  Economist dergisi, Türkiye’deki son gelişmelere yer verdiği haber analizinde, “Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Merkezi’nin girişinde solan zambak buketi Türkiye’nin iktidar partisi için uygun bir amblemdir” diye yazdı. İngiliz Economist dergisi, ‘Türk siyaseti: her şey mümkün’ başlığını kullandığı haber analizinde,   “Türkiye’de belirsizlikler hakim olurken yeni bir skandal, Erdoğan hükümetini sardı. Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Merkezi’nin girişinde solan zambak buketi Türkiye’nin iktidar partisi için uygun bir amblem. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, siyasi hayatı için mücadele veriyor” ifadelerini kullandı. Başbakan Erdoğan’ın oğlu Bilal ile yaptığı görüşmelere ait olduğu iddia edilen ses kaydına dikkat çeken İngiliz Economist dergisi, “Erdoğan, tapeyi haince bir montaj olarak nitelerken Gülen’in eserinin olduğunu da ima etti. Gülencilerin Mart seçimi öncesi Erdoğan’ı görevden uzaklaştırmak istedikleri iddiaları var. Başarılı olabilirler mi? Genellikle ihtiyatlı ol

GUARDIAN: “PROTESTOCULARIN ÖFKE KAYNAĞI UKRAYNA’DA ETNİK NİTELİKLİ AYAKLANMA, TAYLAND’DA SINIF SAVAŞI, TÜRKİYE’DE İSE ERDOĞAN”

Resim
    Guardian gazetesi, Ukrayna’daki ayaklanma gittikçe etnik bir niteliğe bürünürken, Tayland’da bir sınıf savaşı söz konusu iken, Türkiye’de protestocuların öfkesinin başlıca kaynağı bir adam oldu, Recep Tayyip Erdoğan” yorumunda bulundu. Guardian gazetesi Simon Tisdall   imzalı “Ayaklanma reçetesi: Ukrayna, Türkiye ve Tayland’ın Ortak Noktası Nedir? sorusunu sorduğu analizinde, “Dünya çapında yaşanan sokak ayaklanmalarından ‘her devrim farklıdır’ dersinin çıkarılması gerekir. Aynı zamanda açık ki bu modern enterkonnekte dünyada halk ayaklanmaları aralarında çapraz döllenme var ve sık sık başka benzerlikleri de oluyor. Türkiye, Ukrayna, Tayland, Venezuela ve Bosna Hersek, tümü, liderleri, kötü yönetime, yolsuzluklara ve ekonomik skleroza öfkeli halk tarafından kuşatılmış olan orta gelirli demokrasilerdir. Bu günlerde kalabalıklardan korkacak bir şeyleri olanlar sadece diktatörler değildir. Ayaklanan demokrasiler arasındaki farklılar çok öğreticidir. Ukrayna’da ayaklanma gittik

AMERİKA’NIN SESİ: “GÜL, ERDOĞAN’LA ÇATIŞMAKTAN KAÇINIYOR”

Resim
  Amerika’nın Sesi, internet, sonra da HSYK yasasını veto çağrılarına rağmen onaylayan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün   Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la çatışmaya girmekten kaçındığını kaydetti. Cumhurbaşkanı Gül’ün özellikle yargıyı yürütmenin kontrolüne devrettiği tartışmaları yaratan maddelerle ilgili değerlendirmeyi Anayasa Mahkemesi’ne bıraktığını kaydeden Amerika’nın Sesi, “Ancak karar, muhalefetin büyük tepkisine yol açmış durumda. Uzmanlara göre Cumhurbaşkanı Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la çatışmaya girmekten kaçınıyor. Abdullah Gül, HSYK yasasını veto etmesi yönündeki çağrıları göz ardı etti. Adalet ve Kalkınma Partili çoğunluk tarafından kavgalı oturumlar sonucu Meclis’ten geçen yasa, Türkiye’de kuvvetler ayrılığı ilkesini tehdit ettiği için ciddi eleştirilere maruz kalmıştı. Yasa Adalet Bakanı’na, yargı üyelerini atayan bu kurum üzerinde denetim kurmasını sağlıyor” ifadelerini kullandı.

WALL STREET JOURNAL: HSYK YASASINI ONAYLAYAN GÜL’E MUHALEFETTEN SERT TEPKİ

Resim
  Wall Street Journal gazetesi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün HSYK yasasını onaylamasına Muhalefet partilerince sert tepki gösterildiği belirttiği haberinde, “konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran’ın “Bir noter bile önüne gelen her evrağı kabul etmez. Cumhurbaşkanı Gül daha önce hükümetin HSYK teklifindeki 12 maddenin 15 ayrı noktada Anayasa’ya aykırı olduğunu ifade etmişti. Bu aykırılıklar bugün de devam ediyor. Cumhurbaşkanı bu aykırılıkları ortadan kaldırmak ve teklifin anayasaya uygun hale gelmesini sağlamak zorundayken, teklifi onaylayarak yasalaştırması kabul edilemez bir tutum. Bir noter bile önüne gelen her evrakı kabul etmez,   hukuka aykırı evrakların yeniden düzenlenmesini talep ederken, Cumhurbaşkanı’nın bu kadarcık bile hassasiyet göstermemesi ve ‘Nasılsa Anayasa Mahkemesi var, o bir aykırılık varsa ortadan kaldırır’ diye düşünmesi Cumhurbaşkanlığı makamının etkisiz eleman olarak kabul edilmesine, adeta dekoratif bir makama indirgenmesine yol açar”şeklindek

EL AHRAM: “TÜRK LİRASI DEĞER YİTİRDİ”

Resim
  El Ahram gazetesi de “Aylardır süren gerginlik Türk Lirası’nın büyük oranlı değer yitirmesine neden oldu” diye yazdı. Mısır’da yayınlanan El Ahram, “Türkiye Başbakanı, sahte olduğunu söylediği ses kayıtlarına karşı harekete geçeceğini söyledi. Muhalefet ise Erdoğan’ın meşruiyetini yitirdiğini ve istifa etmesi gerektiğini söylüyor. Aylardır süren gerginlik Türk Lirası’nın büyük oranlı değer yitirmesine neden oldu” şeklinde kaydetti.

XINHUA HABER AJANS: “GÜLEN’İN AMACI HÜKÜMETE DESTEĞİ AZALTMAK”

Resim
  Xinhua Hbar Ajansı Fethullah Gülen’in amacının Mart ayında hükümete desteği azaltmak olduğunu kaydetti. Çinli haber ajansı Xinhua, “Yolsuzluğa işaret eden kayıt Başbakanlık tarafından yalanlandı. Erdoğan, ses kaydını ’şahsına karşı hayasızca bir saldırı’ olarak niteledi. Standard Bank’ın gelişmekte olan ülkelerden sorumlu analisti Tim Ash, Erdoğan ve Gülen arasındaki çatışmanın ölüm kalım savaşı’na benzediğini söylerken, Gülen’in amacının Mart ayında hükümete desteği azaltmak olduğu değerlendirmesinde bulundu” dedi.

SONAR BAŞKANI BAYRAKÇI WALL STREET JOURNAL’A KONUŞTU: “SES KAYITLARININ AK PARTİ OYLARINA NEGATİF ETKİSİ 2.5-4 PUAN ARASINDA OLACAK”

Resim
  17 Aralık operasyonu sonrası sızdırılan ses kayıtlarının AKP’nin oy oranlarını nasıl etkileyeceğini ele alan Wall Street Journal Sonar Başkanı Hakan Bayrakçı’nın   görüşlerine yer verdiği analizinde, “Bayrakçı’nın beklentisine göre çıkan son ses kayıtlarının AK Parti oylarına negatif etkisi 2.5-4 puan arasında olacak. AK Parti’nin kaybettiği oylar da en çok MHP’ye kayacak” diye yazdı. Bayrakçı’nın   Türkiye’de yaşanan gelişmelerin oy oranındaki yansımanın ses kayıtlarını bizzat dinleyecek kişi oranına göre belirleneceğine dikkat çektiğine yer veren ABD’li gazete, Hakan Bayrakçı’nın “Örneğin interneti açıp Başbakan’ın oğluyla yaptığı görüşmeleri dinleyen biri ‘Bu iş olmuş’ der. Kaset montaj da olabilir. Onu bilmiyorum. Ama dinleyenin algısı ‘Konuşmuşlar’ yönünde olur. AKP’li seçmen de bunu dinleyince AKP’den oyunu çeker. Ancak ne ilginç ki AKP’li seçmenin yüzde 80’i interneti kullanmıyor. Bu bizim kendi araştırmalarımızdan çıkan sonuç” şeklindeki görüşlerini aktardı. Bayr

VG TV: “POLİS HALKIN İSYANINI ÖNLEMEYE ÇALIŞIYOR”

Resim
    VG TV de aynı konuya ilişkin, “Polis, halkın “Hırsız Erdoğan”, “Hükümet İstifa” sloganlarını önlemeye çalışıyor” dedi. Norveç televizyonu VG TV, “Erdoğan, Gülen’i suçluyor ama Gülen suçlamaları kabul etmiyor. Ses kayıtları liderlerin rüşvet ve yolsuzluk olaylarına karıştığını ortaya koyuyor. Yolsuzluklara karşı isyan eden halkın sayısı büyüyor. Polis, halkın ‘Hırsız Erdoğan’, ‘Hükümet İstifa’ sloganlarını önlemeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.

LA REPUBLICA: “TÜRKİYE HİÇ BU KADAR ACI VERİCİ ATMOSFER İÇİNE GİRMEMİŞTİ”

Resim
  La Repubblica gazetesi Türkiye’deki son gelişmelerle ilgili olarak, “Türkiye hiç bu kadar acı verici, ağır bir atmosfer içine girmemişti” dedi. İtalyan gazetesi, “Haziran ayındaki Gezi Parkı olaylarının baskısından sonra herkes birbirini casusça izliyor. Türkiye hiç bu kadar acı verici, ağır bir atmosfer içine girmemişti. En yakın zamanda Erdoğan’ın partisi de bundan siyasi kazanç elde etmek isteyen muhalefetin önde gelenleri aleyhinde benzer kayıtları yayacak. Bir zamanlar generallere karşı ittifak kurulan Gülen’in yargıçlar ve polisin bir kısmını kontrol ettiği söyleniyor. Savaşta şimdi intikam tadı var” diye yazdı.

FINANCIAL TIMES: “ERDOĞAN ONARILMAZ BİÇİMDE LEKELENDİ”

Resim
  Financial Times gazetesi, 17 Aralık’tan itibaren Türkiye’deki son gelişmeleri ele aldığı haber analizinde, “Erdoğan’ın itibarı yurt içinde ve yurt dışında onarılmaz biçimde lekelendi” diye yazdı. İngiliz Financial Times gazetesi, “Erdoğan şimdi Türkiye’nin sorunlarının kaynağı. Soyut komplolara sert vurmayı sürdürürse eğer, ülkeye olan güven çökebilir. Erdoğan’ın itibarı yurt içinde ve yurt dışında onarılmaz biçimde lekelendi” ifadelerini kullandı. “Erdoğan’ın oğlu Bilal ile bir görüşmesine ait olduğu iddia edilen ses kaydı için düşmanlarınca montaj yapılan bir kaset olduğunu söyledi” diyen İngiliz gazetesi, “Erdoğan’ın dijital çağ ile uyum sorunu var. Ancak o da Türkiye’de zor durumda. Köşeye sıkışmış olsa da Erdoğan hala Türkiye’nin en güçlü şahsiyetidir. Laik muhalefetteki karşıtları ise pigmeler” ifadesini kullandı. Bu noktaya nasıl gelindi?   sorusunu da soran İngiliz gazetesi, “Sayın Erdoğan, fazla uzun bir süre iktidarda. AK Parti döneminde eski elitleri

TELEGRAPH, TIMES ve BBC Haberleri

Resim
TELEGRAPH: “ERDOĞAN, 12 YILLIK İKTİDARININ EN ZOR DÖNEMİNİ YAŞIYOR” Telegraph gazetesi, “Erdoğan, 12 yıllık iktidarının en zor dönemini yaşıyor” diye yazdı. İngiltere’de yayınlanan Telegraph gazetesi, “Erdoğan, 12 yıllık iktidarının en zor dönemini yaşıyor. Başbakan kayıtlardan, paralel devleti sorumlu tutuyor. Üç bakanın oğlunun, bir banka yöneticisi ve bir İranlı işadamının evine yapılan baskınlardan sonra Erdoğan kendisini suçlayanlara karşı atağa geçmişti” dedi.   TIMES: “SORUŞTURMANIN HANGİ NEDENLE BAŞLATILDIĞI BELLİ DEĞİL” Times gazetesi, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı kayıtlar hakkında soruşturma başlattığını yazdı. İngiliz Times gazetesi, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı kayıtlar hakkında soruşturma başlattı. Ama bu soruşturmanın, kaydın gerçek olup olmadığını anlamak için mi yoksa Erdoğan’ın suç işleyip işlemediğini belirlememek için mi başlatıldığı belli değil” ifadelerini kullandı. BBC: “SORUŞTURMA, ERDOĞAN’A EN BÜYÜK MEYDAN OKUMA OLABİLİR” BBC, açılan

RUSYA’NIN SESİ: “SKANDAL, “ERDOĞAN’IN 11 YILLIK İKTİDARINA EN BÜYÜK MEYDAN OKUMA”

Resim
  Rusya’nın Sesi, “Yolsuzluk skandalı, Mart ayındaki yerel seçimler öncesi Erdoğan’ın 11 yıllık iktidarına en büyük meydan okumalardan biri” dedi. “Türk polisi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bakanlar, ülkenin en üst düzeydeki istihbarat şefi ve gazeteciler dahil binlerce kişiyi dinledi” diyen Rusya’nın Sesi, “Yolsuzluk skandalı, Mart ayındaki yerel seçimler öncesi Erdoğan’ın 11 yıllık iktidarına en büyük meydan okumalardan biri. Kitlesel dinlenme haberlerinin parlamentonun, istihbarat teşkilatına yurt içinde ve dışındaki örtülü operasyonlar ve gözetleme çalışmalarında tam hareket özgürlüğü vermeyi amaçlayan yeni bir yasal düzenlemeyi görüşmeye başlandığı bir sırada yayınlandı” diye yazdı. Erdoğan’ın politikalarının giderek otoriterleştiğini ve Erdoğan’ın ateş altında olduğunu kaydeden Rusya’nın Sesi, “ Yeni kısıtlamalar, yurt içinde ve dışında alarm yarattı ve eleştirenlere göre, yasa, hükümetin muhalif görüşlerini bastırma ve yüksek düzeydeki yolsuzluğun kanıtlarının int

ALLGEMEINE: “ŞİMDİ İSE SONA GELİNDİ”

Resim
  Allgemeine gazetesi ise, “Şimdi ise sona gelinde” diye yazdı. Gazete ayrıca, “Erdoğan ile eski yoldaşı, yeni düşmanı Fethullah Gülen arasındaki nihaî güç savaşını artık durdurmak mümkün değil” dedi. Almanya’da yayınlanan Allgemeine gazetesi “Erdoğan hakkında istediğinizi düşünebilirsiniz. Batı ile İslam dünyası arasında kesişme noktası olan, savaş ve iç savaşların hüküm sürdüğü Ortadoğu sınırındaki ülkesi Türkiye’ye istikrar getirdi. Demokratik özgürlükler ve hukuk devleti için verilen mücadele kısmen sonuçsuz kalmasına rağmen bu istikrar, kimsenin yadsıyamayacağı kadar önemli. Şimdi ise sona gelindi. Erdoğan hükümeti geçen aylardaki yolsuzluk skandalından daha belini doğrultamamışken şimdi de Youtube’da kendisi ve oğlunu zan altında bırakan ses kayıtları ortaya çıktı. Şimdilik bu kayıtların orijinalliği kuşkulu olsa da görünen o ki şimdiye kadarki mutlak lider Erdoğan ile eski yoldaşı, yeni düşmanı Fethullah Gülen arasındaki nihaî güç savaşını artık durdurmak mümkün değil.

GUARDIAN: “SIZDIRILAN TAPELERBAŞBAKANA İSTİFA ÇAĞRILARINA NEDEN OLDU”

Resim
  İngiliz The Guardian gazetesi de “Sızdırılan tapeler   Türk Başbakanına istifa çağrılarına yol açtı” dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Başbakan Erdoğan’a istifa çağrılarında bulunduğuna dikkat çeken İngiliz Guardian gazetesi,   “Aralıktan bu yana Erdoğan, soruşturmalarla görevli kilit kişileri görevden aldı veya işten çıkarttı, binlerce polis ve savcıyı başka görevlere atadı, yargı ve savcılar üzerindeki hükümet kontrolünü sıkılaştıran yasaları Meclis’ten geçirmek için acele etti” şeklinde kaydetti.

FINANCIAL TIMES: “ERDOĞAN, LOBİLERİ SUÇLADI”

Resim
  Financial Times gazetesi ise tape konusunda, “Başbakan Erdoğan konuşmasında Türkiye’de yaşanan siyasi çalkantıdan faiz lobisi, robot lobisi, uluslararası lobi, medya lobisi, savaş lobisi, vaiz lobisi gibi çok sayıda lobiyi suçladı” diye yazdı. İngiliz ekonomi gazetesi Financial Times, patlamaya hazır ifadesini kullandığı tapeyle ilgili   “Başbakan Erdoğan konuşmasında Türkiye’de yaşanan siyasi çalkantıdan faiz lobisi, robot lobisi, uluslararası lobi, medya lobisi, savaş lobisi, vaiz lobisi gibi çok sayıda lobiyi suçladı” dedi. Erdoğan ile Fethullah Gülen arasındaki mücadelenin kişisel haline geldiği yorumunu yapan İngiliz gazetesi, “Erdoğan paralel devleti yok etmeye yemin etti. Yolsuzluk soruşturması binlerce polis ve çok sayıda yargı ve savcının görevden alınmasının ardından aslında durdu” ifadesini kullandı.

AMERİKA’NIN SESİ: “MART SEÇİMLERİNDEN ÖNCE YENİ KAYITLARIN YAYINLANMASI MUHTEMEL”

Resim
Amerika’nın Sesi, “Yolsuzluk soruşturmasının Erdoğan için önemli bir zorluk olduğunu söyleyen uzmanlar Mart’taki seçimler öncesinde başbakana ve diğer hükümet görevlilerine ait yeni kayıtların yayınlanmasının muhtemel olduğunu söylüyor” dedi. “Başbakan Erdoğan kendisiyle oğlu arasında geçtiği iddia edilen ve gizli para kaynaklarıyla ilgili konuşmanın montaj olduğunu söylüyor. Ancak muhalefet liderleri bu yalanlamayı reddetti ve Başbakan’ın istifasını istedi” diyen Amerika’nın Sesi, “Yolsuzluk soruşturmasının Erdoğan için önemli bir zorluk olduğunu söyleyen uzmanlar Mart’taki seçimler öncesinde başbakana ve diğer hükümet görevlilerine ait yeni kayıtların yayınlanmasının muhtemel olduğunu söylüyor” şeklinde kaydetti.

WALL STREET JOURNAL: “TAPE, YOUTUBE’DA DİNLENME REKORU KIRDI”

Resim
  Wall Street Journal gazetesi, Başbakan Erdoğan’ın tapeyi hazırlayanları hain olmakla suçladığını belirttiği haberinde, “Tape, YouTube’da 24 saat içinde 2.2 milyondan fazla defa dinlendi” dedi. Tapenin gerçek olması durumda Erdoğan, ailesi ve tanınmış işadamlarının soruşturmaya bağlanmış olacaklarını kaydeden ABD’li gazete, “Tape, YouTube’da 24 saat içinde 2.2 milyondan fazla defa dinlendi” diye yazdı. Küresel risk danışmanlık şirketi Teneo İntelligence’dan Wolfango Piccoli’nin “Sızdırılmış tapeden sonra iki taraf arasındaki savaşın tırmanması   adeta kaçınılmaz” şeklindeki sözlerini de aktaran Wall Street Journal ayrıca, “Londra’daki TD Securities’ten üst düzey yükselen piyasa stratejisti Cristian Maggio’nin “Başta yerleşik olmayanlar olmak üzere birçok yatırımcı, Türkiye’de büyük bir belirsizlik ve istikrarsızlık kaynağı olmayı sürdüren yurt içindeki siyasi riskleri görmezlikte gelmeyi tercih etti. Piyasalar Türkiye’ye özgü riskler konusunda fazla uzatılmış bir kayıtsız

NEW YORK TIMES: “TÜRKLER, SANSASYONEL DİZİ İZLEMEKTEN KENDİNİ ALAMIYOR”

Resim
  New York Times gazetesi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasındaki bir konuşmaya ait olduğu iddia edilen tape olayını ele aldığı haberinde, “Türkler, sansasyonel bir dizi izlemekten kendini alamıyor. Ama bu dizi siyasi” diye yazdı. Türklerin televizyon dizilerine olan düşkünlüğüne dikkat çeken ABD’li gazete, “Türkler, sansasyonel bir dizi izlemekten kendini alamıyor. Ama bu dizi siyasi. Türkler, her zaman iyi dizileri sevdi. Yıllar önce takıntı "Dallas’ idi ve belirli bir yaşa gelmiş olan Türkler hala çok içen bir kadından, o dizideki ayyaş karakteri Sue Ellen diye söz ediyorlar. Daha yakın bir tarihte ise, Osmanlı sultanın hareminde geçen, Saray entrikası ve aşk konulu Türk dizisi "Muhteşem Süleyman’, burada ve Ortadoğu’da bir tutku haline geldi. Ancak şimdi izlenecek dizi, bir yolsuzluk skandalı ile start verilen ve sızdırılmış telefon konuşmalarından oluşup sürekli bir akım gibi oynanan Türkiye’nin kendi siyasi krizidir” şekline kaydetti

TÜSİAD İstanbul’u, Taşra Burjuvazisi Anadolu’yu mu temsil ediyor?

“İstanbul Burjuvazisi” “Anadolu Burjuvazisi” bugün yoğun olarak faaliyet yürütülen coğrafyalar açısından hala belli bir gerçeklik taşıyor ama iki burjuvazinin arasındaki tanımlayıcı öğe bu değil; büyüklük ve küçüklüktür. Nitekim bugünün TÜSİAD’ını oluşturan sermayedarların önemli bölümü de Anadolu kökenlidir ve büyüdükçe merkezilerini İstanbul’a taşımışlardır. Başlangıçta halkın değerleri ile simgesel düzeyde daha bütünleşik bir görünüm sergilerlerken, zamanla kendi “altın fanus”larında özerk bir yaşam alanı ve kültürel kodlar edinmeye başlamışlardır. İslamcı burjuvazinin de epey arkadan gelerek, sermayenin doğal mantığı gereği, pazara, ucuz işgücüne ve ulaşım olanaklarına yakınlaşmak kaygısıyla benzer gelişim sürecini yaşadığını ve ekonomik hacimleri genişledikçe, İstanbul başta olmak üzere, büyük metropolleri mesken haline getirdiklerini görmekteyiz. Aynı zamanda yaşam biçimlerinde, tüketim alışkanlıklarında daha şimdiden -ve hatta ifrata vardırılan- tüketime ve gösterişe dayalı deği

Ukrayna’daki son gelişmeler uluslararası basında yankılanmaya devam ediyor.

Resim
  DEUTSCHE WELLE: “KİEV’DE UZLAŞMA SAĞLANDI” Ukrayna Devlet Başkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, muhalefet ve AB temsilcileriyle yapılan görüşmede uzlaşı sağlandı. Muhalefetten de açıklama geldi. Ukrayna’da Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç ile muhalefet ve AB temsilcileri arasında gece saatlerinde yürütülen görüşmeler sabah saatlerinde yarıda kesilmişti. Ancak Ukrayna Devlet Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada ilerleyen saatlerde AB temsilcileriyle uzlaşıya varıldığı belirtildi. Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle’ye göre, iktidardaki Bölgeler Partisi Parlamento Grubu Başkanı Aleksandr Yefremov, Interfax-Ukrayna Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada, Yanukoviç ve muhalefet liderleri arasında varılan anlaşmanın, eylül ayına kadar anayasa reformu yapılmasını, aralık ayında da devlet başkanlığı seçimi yapılmasını öngördüğünü söyledi. Ukrayna basınında çıkan haberlerde de görüşmelerde tarafların 48 saat içinde 2004 Anayasası’na geri dönülmesi ve devlet başkanlığı seçiminin yıl