MARKO PAŞA

Wall Street Journal gazetesi, Türkiye’de ev alana devlet desteğinin verileceği yönündeki açıklamalara dikkat çektiği haberinde, kararın geçen yıl yüzde 1’in altında büyüyen konut satışlarını canlandırmaya da yönelik olduğunu yazdı. Kararın geçen yıl yüzde 1’in altında büyüyen konut satışlarını canlandırmaya da yönelik olduğunu yazan Amerikan iş çevrelerinin gazetesi Wall Street Journal, “AKP kritik bir seçimle karşı karşıya” dedi. Yabancı analistlerin, “İnşaat sektörünün hedef olması şaşırtıcı değil çünkü ekonominin ve AKP’nin hayat çizgisi. Türkiye, 2000 yıllarının son kısmında başardığı yüksek büyümeye dönmek istiyorsa eğer, yeni bir ekonomik model bulmalı” şeklindeki görüşlerine de yer veren ABD’li gazete, “Hükümetin açıkladığı yeni önlemler Türk ekonomisinde daha hızlı ve daha sürdürebilir bir büyüme temposunu sağlamayı hedefleyen reform paketinin bir parçası. Ev alana destek, inşaat sektörünün zayıflamakta olduğu işaretlerinin alındığı bir dönemde getirildi. 2009-2013 döneminde...

Wall Street Journal gazetesi, TC Merkez Bankası’nın gelecek hafta faiz oranlarında yeni bir indirime gidebileceği yönündeki açıklamaları ve bunun ardından Türk Lirasının Perşembe günü rekor düzeye düşmesini ele aldığı haberinde, “Lira’daki tepki sürpriz değil” diye yazdı. Amerikan iş çevrelerinin gazetesi Wall Street Journal, ‘Türk Lirası Rekor Bir Düzeye Düştü’ başlığını kullandığı haberinde, “Yabancı uzmanlar, Merkez Bankası’nın faizi düşürmesini beklerken Merkez Bankası’nın son birkaç ayda tesis ettiği tüm kredibilite Perşembe günü yok edildi. Liradaki tepki sürpriz değil. Merkez Bankası’nın gelecek hafta gibi erken bir tarihte faiz oranları düşürebileceği beklentileri vurdu” şeklinde kaydetti. Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın gelecek hafta bir ara toplantı yaparak faiz oranlarını indirebileceği yönündeki açıklamasına dikkat çeken ABD’li gazete, Londra’daki Aberdeen Asset Management’ın kıdemli yatırım yöneticisi Viktor Szabo’nun, “Merkez Bankası’nın son birkaç ayda sıkı para ...

Financial Times gazetesi, gerileyen petrol fiyatlarının merkez bankalarını, para politikalarını gözden geçirmeye ittiği, Hindistan’dan Türkiye’ye kadar para politika yapıcılarının borçlanma maliyetlerini düşürdüğüne dikkat çektiği haberinde, “TC Merkez Bankası’nın ise enflasyon hala yüksek iken para politikasını gevşetmesi izahı zor bir adım” diye yazdı. Merkez Bankası’nın hükümetin daha düşük borçlanma maliyeti iştahına yenik düştüğünü kaydeden İngiliz Financial Times gazetesi, “TC Merkez Bankası’nın ise enflasyon hala yüksek iken para politikasını gevşetmesi izahı zor bir adım. Gerileyen petrol fiyatları merkez bankalarını para politikalarını gözden geçirmeye itti. Hindistan’dan Türkiye ve Kanada’ya kadar tüm para politika yapıcıları, borçlanma maliyetlerini önemli ölçüde düşürmekle meşgul. Problem budur ki para politikasına ilişkin metinler, merkez bankalarının düşen petrol fiyatlarının ilk etkilerini görmezlikten gelmeleri gerektiğini söylüyor. Politika yapıcılar genellikle orta...

NATO, Türkiye’nin NATO’nun GSYH içinde savunma harcamalarının payı ve bu payın içinde ar-ge ve büyük askeri alımların oranı konusundaki kriterlere yaklaştığını ancak geçmediğini bildirdi. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, “Esad rejimi DEAŞ’ın Suriye’de ortaya çıkışı ve dahası yayılmasına katkıda bulundu” dedi. Afganistan’dan Kosovo’ya, son 20 yıldaki misyonlardan diğer ulus ve organizasyonlarla çalışmaya duyulan ihtiyaç” dersi aldıklarını belirten Stoltenberg, “Ortaklarımıza, onları bölgelerindeki güvenlik zorluklarını daha iyi bir şekilde karşılayabilir kılmak için el uzatıyoruz. Bunlar arasında değerlerimizi paylaşan ve Avrupa’nın yolunu seçen Ukrayna, Moldova Cumhuriyeti, Gürcistan yanında Orta Doğu’da anahtar bir güvenlik oyuncusu olan Ürdün bulunuyor, çünkü komşularımızın istikrarı artarsa bizler de güvenlik içinde oluruz” açıklaması yaptı. AB Haber’in aktarımına göre, Türkiye’nin NATO’nun GSYH içinde savunma harcamalarının payı ve bu payın içinde ar-ge ve büyük askeri alım...

Independent gazetesi, IŞİD’in Kobane’den çıkarılmasına dikkat çektiği haberinde, PYD’nin Kobani’deki zaferinin Türkiye’nin destek vermediği halde elde edildiğini yazdı. İngiliz Independent gazetesi, PYD ve Irak Kürtlerinin, IŞİD ile savaşta Batı’nın sağlam müttefikleri olduklarını belirttiği haberinde, “PYD’nin Kobani’deki zaferi, Türkiye’nin destek vermediği halde elde edildi. PYD savaşçıları, IŞİD’in yenilebileceğini ve yerel güçler savaşırken Batının, asker göndermeden, askeri destek ve hava gücüyle sonuç alabileceğini ispatladılar. PYD, ülkenin başka bölgelerinde IŞİD ile mücadele eden diğer güçler ve Esad yönetimi ile Kuzey Irak’ta savaşan Kürtlerden çok daha az olanaklarla IŞİD’i geri püskürtmeyi başardılar” ifadelerini kullandı. İngiliz gazetesi haber analizine şöyle devam etti: “Batı’nın bölgedeki geleneksel müttefikleri, Arap Baharı protestoları ve Suriye ihtilafından bu yana ciddi biçimde zayıfladı. Batı, dengeyi IŞİD’in aleyhinde çevirmek için PYD gibi devlet olmayan oyu...

Dünyada basın özgürlüğü konusunda çalışan uluslararası kuruluşların en önemlilerinden Freedom House örgütü, ülkelerdeki özgürlüğü incelediği geleneksel yıllık raporunu açıkladı. Dünya genelinde siyasi haklar ve özgürlüklerin üst üste dokuzuncu sene de gerilemeye devam ettiği belirtilirken, geçen yıl Türkiye’nin basın özgürlüğü endeksinde ‘özgür olmayan ülkeler’ kategorisindeki yeri, bu seneki özgürlükler raporunda ‘kısmen özgür ülkeler’ arasında tutuldu. Türkiye 15 yıl sonra geçen yıl basın özgürlüğünde ‘özgür olmayan ülkeler’ sıralamasına gerilemişti. Yeni raporda Türkiye’de basın özgürlüğü kısıtlamalarının devam ettiği belirtilirken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaşanan problemde oynadığı role vurgu yapıldı. Raporun Türkiye’ye dair değerlendirme bölümünde Erdoğan’ın yönetim biçimine dikkat çekilerek şöyle denildi: “Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, Mısır Devlet Başkanı Abdilfettah el Sisi tarafından demokratik kazanımların geriletilmesi, Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın basın özg...

İnsan Hakları İzleme Örgütü yayınladığı 2015 Dünya Raporu’nda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve kurucusu olduğu Adalet ve Kalkınma Partisi’nin insan hakları ve yasaları hiçe sayarak Türkiye’nin son on yılda yakalamış olduğu başarıları zedelediğini yazdı. AKP hükümetinin daha önce görülmemiş bir şekilde Türk yargı sistemini kontrol altına almaya, sosyal medya ile internete birçok kez sansür getirip gazetecileri hapisle korkutarak Türk medyasını sindirmeye çalıştığının belirtildiği raporda, İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün Türkiye uzmanı Emma Sinclair-Webb’in, “Seçimden zaferle çıkmak, Türkiye Hükümetine ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a son on yılda yapılan reformları ve Türkiye’yi bir demokrasi ülkesi yapan kurumları zayıflatmak için bir mazeret olmamalı. Yargı sisteminin hükümetçe kontrol altına alınması, polisin yetkilerini arttırırken denetlenmemesi ve basının susturulması ülkenin uluslararası itibarını zedeledi” şeklindeki görüşlerine de yer verildi. Her yıl yayınladığı raporla 90’da...

Yunanistan'da bu ay içinde gerçekleştirilen genel seçimlerden Radikal Sol İttifak (SYRİZA)nın yüzde 36 oy oranıyla birinci parti olarak çıkması sermaye cephesinde de emek cephesinde de- sermaye cephesinde tedirginlik emek cephesinde ise umut daha başat olmak kaydıyla- umut ve tedirginlik arasında gidip gelen kaotik bur ruh halinin egemen olmasına yol açtı. Dünya ve Türkiye solu içerisinde, Syriza'yı uluslararası sermayenin bir projesi olarak değerlendirmekten, Syriza'nın iktidara gelmesiyle Yunanistan'da ertesi gün sosyalist projenin hayata geçmeye başlayacağına uzanan en geniş yelpazeye yayılan yorumlara rastlamak mümkün. Gerçekten ilginç, amorf bir süreçle karşı karşıyayız. Bu sürecin tek tartışılmayacak doğrusu ise, son otuz yıldır tüm dünyaya tek seçenek olarak dayatılan neo liberal birikim politikaları için artık denizin bitmeye başlaması ve emekten yana sol siyaset seçeneğinin uzun yenilgi döneminin umutsuz ataletinden sıyrılıp, yeniden siyaseten sahnes...

Dinin tek ve esas kaynağı toplumsal ezen-ezilen ilişkisi değildir... Dinin iki temel boyutu var: Birincisi, ölüm başta olmak üzere, insanoğlu açısından bilinemezlik ve çaresizlik kaynaklarıdır, yani dinsel terminoloji içinden konuşacak olursak gaybın varlığıdır, dinin en temel varlık nedeni...Doğa ve toplumsal olayların bilinememesi ve insanlığı çaresiz bırakması, insanları metafizik açıklamalarla teselli bulmaya itiyor. Dinin bu veçhesinin sınıfsallıkla bir ilgisi yok; buna doğal din diyebiliriz...İkincisi; egemen sınıfın ve devletin bir sömürü, tahakküm ve yönetim aracı olarak kullanılan din; buna da siyasal din diyebiliriz. Marksizm bize en temelde "nedenleri ortadan kaldırmadan sonuçları ortadan kaldıramazsınız" der... Dolayısıyla "siyasal din" sömürü ve tahakkümün ortadan kalkmasıyla. yani siyasal mücadele ile kaldırılır ortadan; "doğal din" ise, en temelde ölüm gerçeği olmak üzere insan oğlunun doğa olayları karşısındaki acz ve çaresizliklerini orta...

Deutsche Welle, TBMM’de haklarında yolsuzluk iddiaları bulunan dört eski bakanın Yüce Divan’a gönderilmeleri konusunda yapılan oylamanın sonuçlarının AKP içindeki rüşvet rahatsızlığına ayna tuttuğunu belirtti. “Yüce Divan görüşmeleri, bir yıldır gündeme damgasını vuran yolsuzluk ve rüşvet iddialarının arkasının kesilmeyeceğinin de işareti olarak görülüyor ve yapılan 4 ayrı gizli oylama için AKP içindeki rüşvet rahatsızlığına da ayna tuttu” diyen Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle, “Görüşmelerde gerilimin dozu yüksekti. CHP’li İhsan Özkes, görüşmelerin başlamasının ardından Hz. Muhammed’in ‘Hırsızlık yapan kızım Fatıma da olsa mutlaka cezalandırırım’ sözlerinin yer aldığı bir pankart açtı” dedi. Dört eski bakan ile ilgili oylama sonuçlarına da dikkat çeken Deutsche Welle, “Zafer Çağlayan için yapılan oylama sonucu karşısında AKP’nin kaç fire verdiği hesaplamaları sosyal medyanın popüler adresi Twitter’da temel soru oldu. AKP’nin fireleri, yani ‘Bakanlar Yüce Divan’a gitsin’ diyenler...

Financial Times gazetesi, TCMB’nin faiz indirimini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a jest olduğunu yazdı. “Türkiye’de Merkez Bankası’nın (TCMB) ekonomistlerin beklentilerine karşın politika faizini yarım puan düşürerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a jest yaptı. Türkiye’de bazı hükümet çevrelerinin faizlerin çok daha sert bir şekilde indirilmesi çağrısında bulundular” dedi. Gazete ayrıca bazı uzmanların, Merkez Bankası’nın Erdoğan’ın faizlerin indirilmesi yönündeki baskısı ile Türk Lirası’nın sık sık kırılganlaşması ve yüksek enflasyon arasında bir denge kurmaya çalıştığına vurgu yaptıklarını da aktardı.

Merkez Bankası’nın yaptığı faiz indirimine rağmen yönetimden tepkilerin sürdüğünü belirten Wall Street Journal, “Merkez Bankası ve kararlarının siyasetçilerce sürekli eleştirilmesi, hissiyat, güven ve risk algıları için zararlı” diye yazdı. Amerikan Wall Street Journal, “Türkiye’nin merkez bankası ve dünya çapındaki analistler, Başkan Erdem Başçı’nın mütevazi bir faiz indirimi ile hükümetin eleştirilerini azaltabileceğini sandı ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan daha sert bir azar çekti. Merkez Bankası’nın politika faizini 50 baz puan indirirken faiz koridorunu değiştirmedi” dedi. Bunun ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tepkisini de aktaran gazete, “Erdoğan, faiz kararı verenleri, ekonomik büyümeye yardımcı olacak biçimde borçlanma maliyetlerini yeterince hafifletmedikleri için eleştirdiğini söylüyor” dedi. Wall Street Journal ayrıca, Standard Bank PLC yükselen piyasalar araştırma bölümü başkanı Tim Ash’ın, “Başçı’nın olup bitenler nedeniyle oldukça rahatsızlık hissedeceğini düş...

Financial Times gazetesi, Ankara’daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı, Paris’teki ünlü Versailles Sarayı’na benzettiği haberinde, Ankara’da gerçek gücün bu saraydaki Cumhurbaşkanı Erdoğan’da olduğunu yazdı. “Erdoğan’ın ‘Versailles’ı Ankara ‘da gerçek gücün nerede olduğunu gösteriyor” diyen İngiliz gazetesi, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen hafta bir yabancı lideri ilk kez 16 Türk askeriyle karşıladı. Hafta başında da ilk kez kabineyi sarayda topladı. Kameraların yakaladığı Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun -ki kendisi resmi olarak parlamenter sistemle yönetilen ülkede hükümetin başı- yüzü kesinlikle asık görünüyordu. Bu tablo gerçekte iş başındaki kişinin kim olduğunu gösterdi. 10 yıl Başbakan olarak görev yaptıktan sonra Türkiye’nin doğrudan seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olması Sayın Erdoğan’a, özellikle de yargıdaki atama yetkileri ile eşi benzeri görülmemiş bir yetki verdi. Devlet Başkanı’nın tüm ihtişamı da Sayın Erdoğan’da. O da, tüm yetkisini kullanmakta kararlı. Türkiye’de anayasa Cumhurbaşk...

, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz günlerde Çanakkale Savaşları’nın 100. yıl dönümü dolayısıyla 23-24 Nisan tarihlerinde düzenlenecek anma törenleri için diğer dünya liderleri gibi Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ı da davet etmişti. Bunun üzerine Sarkisyan, gönderdiği yanıtında, birkaç ay önce Erdoğan’ı 24 Nisan 2015’te düzenlenecek anma törenleri için Erivan’a davet ettiğini hatırlatarak, “Ermeniler, davet edilenden yanıt gelmeden, pek misafir olmayı kabul etmez” ifadesini kullanmıştı. 24 Nisan’a üç ay kala ve karşılıklı olarak yanıtsız kalacağı anlaşılan davetler ışığında, Türkiye-Ermenistan ilişkilerine Erivan’dan nasıl bakılıyor? Erivan’dan gazeteci ve yayıncıson gelişmelerle ilgili olarak BBC Türkçe’nin sorularını yanıtladı: BBC Türkçe: Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın daveti Ermenistan’da nasıl karşılandı? Mark Grigorian: Erdoğan’ın daveti basına yansıdığında, Ermenistan’daki pek çok kişi bunun, Türk yönetiminin 24 Nisan anma törenlerinin önemini baltalamak amacıyl...

Amerika’nın Sesi, TBMM’de yapılan oylama sonucunda dört eski bakan Zafer Çağlayan, Muammer Güler, Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar’ın Yüce Divan’a gitmekten kurtulduklarına dikkat çektiği haberinde, AKP’nin fire verdiğini de yazdı. Amerika’nın Sesi, ‘Yüce Divan sürprizi: AKP fire verdi’ başlığını kullandığı haberinde, “Türkiye’de yolsuzluk ve rüşvet iddialarıyla ilgili Yüce Divan gizli oylama süreci başlamasıyla birlikte sürpriz yaşandı ve ilk oylamada AKP’den en az 27 milletvekili ‘Yüce Divan’a gönderilmeli’ oyu kullandı” şeklinde kaydetti. “Genel Kurul’da 15.00’e açılan oturumda Azerbaycan ile ilgili gündem dışı söz almalar ardından Yüce Divan görüşmelerine geçildi. Görüşmeler sabaha karşı saat 03.00’te sona erdi. Böylece 12 saatlik bir maraton yaşandı” dediği haberinde, “TBMM’deki maraton sırasında İktidar kulisinde ayrıca ilk oylama sonunda ortaya çıkan fire kaynaklı gerginlik de dikkat çekti. İkinci oylama öncesinde AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş kuliste görevli polisleri...

Wall Street Journal gazetesi, TBMM’de haklarında yolsuzluk iddiaları bulunan dört eski bakanın Yüce Divan’a gönderilmesinin oylama sonucunu ele aldığı haberinde, “Sonuç Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın zaferi olarak görüyor ama düzinelerce AK Parti milletvekilinin oylamanın gizli yapılmasından yararlanarak muhalefetle birlikte hareket etmesi de AKP’deki bir miktar hoşnutsuzluğun varlığını gösterdi” diye yazdı. Amerikan iş çevrelerinin gazetesi Wall Street Journal, ‘Erdoğan, Yolsuzluk Skandalından Üstesinden Gelmede Büyük Zafer Elde Etti’ başlıklı haberinde, “Türkiye’nin parlamentosu, dört eski bakan hakkındaki yolsuzluk iddialarını reddederek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, hükümette bir değişikliği ve muhaliflere baskıları tetikleyen bir yıllık skandal konusundaki zaferine işaret ediyor” dedi. İktidar partisinin oylamada muhalefeti yendiğini kaydeden ABD’li gazete, “Ancak sonuçlar aynı zamanda Sayın Erdoğan’ın bir yılı aşkın süredir sıkı biçimde yönettiği AKP’deki bir ...

New York Times gazetesi, Ali İsmail davasının polis şiddetinin sembolü olduğunu yazdı. 2013 yılındaki Gezi protestoları sırasında Eskişehir’de dövülerek öldürülen 19 yaşındaki Ali İsmail Korkmaz davasında mahkemenin verdiği kararların hafif bulunduğunu kaydeden Amerikan New York Times gazetesi, “Duruşmada iki polis Ali İsmail Korkmaz’ın ölümüne yol açan olaydaki rolleri nedeniyle 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Dava, polis şiddetinin sembolü haline geldi. Davanın duruşmasının yapıldığı Kayseri’de polis mahkemenin verdiği cezaları hafif diye eleştiren kalabalığı dağıtmak için göz yaşartıcı gaz kullandı. 2013 yılındaki protestolar, şimdi cumhurbaşkanı olan ve protestocuları hükümeti devirmeye çalışan çapulcular ve terörist olarak niteleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın otoriter eğilimlerine karşı ülke çapında ayaklanmalara dönüştü” şeklinde kaydetti.

Sosyal paylaşım sitesi Facebook yaptırdığı bir araştırma ile küresel ekonomiye ne kadar katkı sağladığını hesaplattı ve çıkan sonuç 227 milyar dolara işaret etti. BBC’nin haberine göre, 1 milyar 350 milyon kullanıcısı olan ve 2014 itibarıyla 4,5 milyon çalışana ulaşan şirketin Deloitte & Touche darnışmanlık şirketine yaptırdığı araştırma, Facebook’ta sayfaları olan şirketler, mobil uygulamalar ve sitede oynanan oyunları da kapsıyor. Böylece siteyle bağlantılı ekonomik faaliyetin büyüklüğüne odaklanıldı. Facebook’un operasyonlardan sorumlı İcra Kurulu üyesi Sheryl Sandberg, Reuters ajansına açıklamasında, "İnsanlar teknolojinin bilişim alanında istihdam yarattığını ve diğer sektörleri mahvettiğine inanıyor. Rapor, bunun doğru olmadığını gösteriyor" dedi. Sandberg’e göre Facebook, modadan sağlıklı yaşama ve yenilikçi küçük işletmelerin oluşmasına yardımcı oluyor. Facebook yetkilisi, Hindistan’ın Bengalaru kentinde Facebook’u kullanarak saçla ilgili aksesuarlar satmaya başl...

Paris’teki Charlie Hebdo mizah dergisine yönelik terörist saldırısının ardından yapılan özgürlük yürüyüşüne dikkat çeken Haaretz gazetesi, “Paris’te basın ve ifade özgürlüğüne destek amacıyla düzenlenen Je Suis Charlie yürüyüşü Erdoğan’ı pek etkilemedi. Erdoğan’ın Türkiye’de ifade özgürlüğünü kısıtlamakla meşgul” diye yazdı. “Paris’te özgürlüğük yürüyüşü mü? Erdoğan Türkiye’de ifade özgürlüğünü kısaltmakla meşgul” diyen İsrailli Haaretz gazetesi, “Paris’te basın ve ifade özgürlüğüne destek amacıyla düzenlenen Je Suis Charlie yürüyüşü Erdoğan’ı pek etkilemedi. Türkiye’deki ifade özgürlüğünü baskılamak daha önemli bir görev. Ayrıca Erdoğan’ın Müslüman dünyasının lideri olma özlemi de var” dediği haberinde, “Erdoğan için Müslümanları savunmak, İsrail’i saldırmaktan ayrı tutulamaz” görüşünü de aktardı. Türkiye’de dinin etkisinin gittikçe artırıldığını da kaydeden İsrailli gazete haberini, “Böylece, Erdoğan, Kemal Atatürk’ün dini devletin hakimiyetinin altına koymanın bir yolu olarak ülk...

İngiliz Financial Times gazetesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetimindeki Türkiye’nin Batı ile bağlarının koptuğunu yazdı. Financial Times, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tavrını değişken, otoriter ve hesaplı olarak nitelendirdi. “Türkiye’de birçok kişi için Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimle onaylanmış yönetiminde giderek daha da gerçek üstü, NATO ve AB müttefikleri için de giderek daha güvenilmez bir ortak olduğu tespiti yapıldı” ifadelerini kullanan Financial Times gazetesi, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek genel seçimleri kazanarak üst üste 10’uncu kez sandıktan galip çıkmaya odaklandı. Diğer her şeyi gölgede bırakan bu hedef zaman zaman hem rahatsız edici hem de tuhaf bazı tabloların ortaya çıkmasına neden oldu” dedi. Hükümetin, Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) geçen yıl Suriye’deki isyancılara silah gönderdiğini kanıtladığı iddia edilen belgeler hakkındaki haberlere mahkeme kararı ile yayın yasağı getirdiğini ve iddiayla ilgili, silahlardan bazılarının El Kaide ile bağlantı...

Avrupa Birliği (AB), Avrupa Adalet Divanı’nın Filistinli örgüt Hamas’ın Avrupa Birliği’nin terör örgütleri listesinden çıkarılması yönündeki kararına itiraz etmeye hazırlanıyor. Alman yayın kuruluşu deutsche Welle’ye göre, Avrupa Adalet Divanı, Filistinli İslami Direniş Hareketi’ni (Hamas) terör listesinden çıkardı. AB’ye, Yüksek Mahkeme kararına itiraz için 3 ay süre tanındı. Avrupa Birliği Dışişleri Bakanları, Brüksel’deki toplantıda Avrupa Adalet Divanı’nın aralık ayındaki Hamas’ın terör örgütleri listesinden çıkarılması yönündeki kararının temyize götürülmesi üzerinde uzlaştı. Adalet Divanı’nin kararında, Hamas’ın terör örgütleri listesine alınma gerekçesinin incelenmiş ve teyit edilmiş gerçek eylemler yerine, basın ve internette yer alan iddialara dayandırılması nedeniyle işlemin hukuka aykırı olduğu belirtilmişti. Hamas 2003 yılında listeye alınmıştı. Hamas, AB’nin kararının ‘ahlaka aykırı’ olduğunu öne sürdü. Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri, kararın, “AB’nin bir bütün olarak işga...

Liberation gazetesi, Paris’te Charlie Hebdo mizah saldırıyı kınamak ve ifade özgürlüğünü savunmak üzere 11 Ocak Pazar günü Paris’te düzenlenen dev yürüyüşe katılan 40’tan fazla yabancı liderin bazılarının ülkelerine döndükten sonra yaptıkları açıklamalara dikkat çektiği haberinde, “Pazar günü ‘Charlie’ olan o liderler, artık değiller” dedi. Liberation gazetesi “11 Ocak’da Paris’te düzenlenen buluşmaya bazı devlet ve hükümet başkanı katıldı. Ülkelerine döndüklerinde dergiyi eleştirdiler, yasaklattılar bile” diye girdiği haberinde Nijer, Senegal, Rusya, Ürdün, Türkiye ve Tunus’tan örnekler verdi. Paris’teki yürüyüşe katılan altı Afrika devlet başkanından Nijer Cumhurbaşkanı Mahamadu İssufu’nun ülkesinde Charlie Hebdo yasaklanırken dergiye yönelik öfkenin damga vurduğu protesto gösterilerinde 10 kişinin öldüğüne dikkat çekti. Paris’te Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov tarafından temsil edilen Rusya’da, Kremlin’in önünde “Charlie’yim” pankartı ile gösteri yapan bir kişnini izin almadığı gere...

Independent gazetesi Türkiye’nin Çanakkale Savaşı’nın yıldönümü dolayısıyla 24 Nisan kararının görülmemiş bir diplomatik çılgınlık olduğunu yazdı. Independent gazetesi, Ermeniler’in sözde soykırımın 100. yıldönümünü 24 Nisan’da tüm dünyada etkinliklerle anmaya hazırlandığına dikkat çektiği haberinde, Türkiye’nin Çanakkale Savaşı’nın yıldönümü dolayısıyla aynı tarihte dünya liderlerini Çanakkale’ye davet etmesiyle ilgili olarak, “Çanakkale yıldönümü, Ermeni soykırımını gizlemeye yönelik utanç verici bir girişim. Dünya liderleri, Çanakkale için yapılan 1. Dünya Savaşı muhaberesini anmayı planlarken diğer bir korkunç yıldönümünün gözünden kaçması riski bulunuyor. Aralarında Prens Charles ile Avustralya ve Yeni Zelanda başbakanları dahil dünya liderleri Türk hükümetinin daveti üzerine Nisan ayında 1. Dünya Savaşı muhaberesini anmak üzere Çanakkale’de toplandığında katledilen bir buçuk milyon Hristiyan Ermeni’nin hayaleti, onlarla birlikte yürüyecek. Türkiye’nin Çanakkale Savaşı’nın yıldön...

Paris’te terör eylemleri gerçekleştiren teröristlerden Amedy Coulibaly’nın kız arkadaşı olduğu belirtilen Hayat Boumeddiene’nin Türkiye üzerinden Suriye’ye kaçmasına Türk mafyasının yardımcı olduğunu ifade eden Daily Mirror gazetesi, “IŞİD, Boumeddiene’nin Suriye’ye karılması için Türk mafyasına on binlerce dolar ödedi” diye yazdı. “Bir Türk mafya çetesine, Paris’teki terör şüphelisi Hayat Boumeddiene’yi Suriye’ye kaçırması için İslam Devletince on binlerce dolar ödendi” diyen İngiliz Daily Mirror gazetesi, “Türk istihbarat teşkilatı MİT’in Boumeddiene’nin indiği Sabiha Gökçen Havaalanında çetenin iki üyesince karşılandığına inanıyor. Boumeddiene’yi karşılayan kişilerin görevleri onun Suriye sınırına geçerek IŞİD’in kontrolündeki topraklara ulaşmasını sağlamaktı. Boumeddiene’ye kaçakçılarca Şanlıurfa’ya seyahat etmesi söylendi. Oraya vardığında mafya üyelerince karşılandı. İstanbul’daki güvenlik kaynakları, orada (Şanlıurfa’da) 6-7 Ocak günlerinde kaldığını ve Fransa’ya birkaç defa ...

Washington Post gazetesi, Koalisyon güçlerinin Suriye’de IŞİD hedeflerine karşı yürüttüğü hava baskınlarını genişletme planının operasyonun parametrelerine ilişkin olarak ABD ile Türkiye arasında var olan görüş ayrılıkları nedeniyle beklemeye alındığını belirttiği haber analizinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Washington’dan farklı bir coğrafi önceliğinin olduğunu yazdı. Amerikan Washington Post gazetesi, ‘ABD-Türkiye Görüş Ayrılıkları Arasında Suriye’deki Bombalama Operasyonu Durdu’ başlığını kullandığı analizinde, “ABD’nin liderliğindeki koalisyonunun Suriye’nin kuşatma altındaki Kobani kentinin Batısında Türk sınırı boyunca İslam Devleti’ni bombalama operasyonu, Türkiye ile Obama Yönetimi’nin paratemetreleri konusunda anlaşmaya varamadıkları için beklemeye alındı. Üst düzey bir yönetim yetkilisi, Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘farklı coğrafi önceliği devam ediyor’ dedi ve hala, her şeyden önce, Halep’e ve Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’odaklanmayı sürdürüyor....

Wall Street Journal gazetesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Bakanlar Kurulu’na başkanlık etmesine dikkat çektiği haberinde, Erdoğan’ın ülkenin siyasi sistemini değiştirdiğini yazdı. Amerikan Wall Street Journal gazetesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın on yılı aşkın bir süreden sonra bakanlar kuruluna başkanlık eden ilk devlet başkanı olduğunu kaydettiği haberinde, “Bu karar Erdoğan’ın makamının yetkilerini genişletmek ve ülkenin siyasi sistemini dönüştürmeye yönelik son girişimi. Hükümet ile doğrudan bağlar kurmak ve ülkenin esas lideri olarak konumunu sağlamlaştırma arzusu, üç dönem başbakanlığı yürüten Erdoğan’ın Ağustos ayında ilk doğrudan seçilen Türk Cumhurbaşkanı olmasından sonra Türk siyasetine damgasına vurdu” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin icra yetkileri başbakanda bulunan parlamenter bir demokrasi olduğuna da vurgu yapan ABD’li gazete, “Adalet ve Kalkınma Partisinin Haziran seçimlerinde çoğunluğunu artırması partiye tek başına anayasayı yeniden yazmak ve ...

Times gazetesi, “Birçok ülkede, insanların dine hakaret içerdiği iddia edilen tasvirleri görmesinin önlenmesi için kısıtlamalar getirildi. Times gazetesindeki haberin başlığı ise "Orta Doğu Peygamber karikatürlerini engelledi. Türkiye’de Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na, Muhammed Peygamber karikatürünün yayımlandığı internet sitelerine erişimin engellenmesi talimatı verildi” dedi. İngiliz Times gazetesi, “Birçok ülkede, insanların dine hakaret içerdiği iddia edilen tasvirleri görmesinin önlenmesi için kısıtlamalar getirildi. Türkiye’de Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na, Muhammed Peygamber karikatürünün yayımlandığı internet sitelerine erişimin engellenmesi talimatı verildi. Cumhuriyet gazetesini taşıyan kamyonlar, karikatürün yayınlanmasının planlandığına yönelik haberler sonrası arandı” diye yazdı. Mısır, İran, Filistin ve Cezayir’de Charlie Hebdo’ya gösterilen tepkilere de yer veren İngiliz Times gazetesi şöyle devam etti: “Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi,...

Financial Times gazetesi, Diyarbakır 2. Sulh Ceza Mahkemesi dün Charlie Hebdo dergisinin son sayısının kapağında yer alan Muhammed Peygamber tasvirini yayımlayan bazı internet sitelerinin ilgili bölümüne erişimin engellenmesine dikkat çektiği haberinde, Mahkemenin kararının Türkiye’de basın özgürlüğüne yönelik kaygıların ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın destekçileri ile kendince laikler arasındaki gerginliğin arttığı bir dönemde geldiğini yazdı. İngiliz Financial Times gazetesi, ‘Türk Mahkemesi Charlie Tasvirlerini Yasakladı’ başlıklı haberinde, “Diyarbakır 2. Sulh Ceza Mahkemesi dün Charlie Hebdo dergisinin son sayısının kapağında yer alan Muhammed Peygamber tasvirini yayımlayan bazı internet sitelerinin ilgili bölümüne erişimin engellenmesine karar vermişti. Mahkeme bu kararı, nüfusunun çoğunluğunu Müslümanların oluşturduğu bir ülkede, önde gelen laik bir gazetenin (Cumhuriyet) dergiden tasvirler yayınlamasının ardından aldı. Karar, Türkiye’de basın özgürlüğüne yönelik kayg...

Rus doğalgaz devi Gazprom Başkanı Aleksey Miller, Güney Akım doğalgaz boru hattı projesinin gündemden kalktığını yineledi. Miller, Avrupa’nın, şu ana kadar Ukrayna üzerinden ihraç edilen gaz için artık tek seçeneğin Türkiye üzerinden inşa edilecek yeni boru hattı ‘Türk Akımı’ olduğunu belirtti. AB Haber’e göre, Miller, Avrupa Komisyonu Enerji Birliği’nden sorumlu Başkan Yardımcısı Maros Sefcovic ile görüşmesinin ardından, “Güney Akım projesi kapandı. Türk Akımı doğalgaz boru hattı, şimdilik Ukrayna üzerinden transit edilen 63 milyar metreküp Rus doğalgazın ulaştırılabileceği tek güzergah. Başka seçenek yok. Avrupalı ortaklarımız bu konuda bilgilendirildi ve şimdi Türkiye-Yunanistan sınırından başlayarak gerekli altyapıyı hazırlamalılar” açıklamasında bulundu. Altyapı için maksimum birkaç yılları olduğunu belirten Miller, “Süreler çok kısa. Bu tarihlere yetişmek için AB ülkelerinde yeni doğalgaz boru hatlarının inşaatıyla ilgili çalışmalar hemen bugün başlamalı. Aksi takdirde bu haciml...