MARKO PAŞA

Bu seçimlerde AKP'ye karşı CHP'yi desteklemek gerektiğini iddia eden bir arkadaşımız şöyle yazmış: " L enin, iki taktik de şöyle der; "eğer evinizde atılması gerek çöp varsa ve eğer sizin çöp arabanız bu pisliği bir defada atamazsa siz de onu iki defada atarsınız" der. Yani önce güçlü olan AKP sonra alanlar ve cemaat/küresel sermaye.. AKP gittiğinde polis o kadar zalim olamayacaktır. ve sakın ola ki arabanızın alamayacağı çöpleri bir defada atmaya kalkmayın. onları birleştirirsiniz ." Ah biz Türkiye sosyalistleri ne severiz İki Taktik, Ne yapmalı ve bazılarımız da Sol Komünizm Bir Çocuk Hastalığı kitaplarını... Çünkü onları tarihsel-sınıfsal konseptinden koparıp okuduğumuzda bizlerin milliyetçi, aşamacı, elitist ve reformist hülyalarımızı doğrulayan çok satır bulup çıkarırız... Oysa o kitaplarda da, Lenin'in "en temel olan şey iktidar merkezli bağımsız siyasettir ve bu nedenle sosyalistler hiç bir koşul altında burjuvazinin hiç bir kanadını, diğ...

  WALL STREET JOURNAL: “SİYASİ İSTİKRARSIZLIĞIN SONA ERMESİ BEKLENMİYOR” Wall Street Journal gazetesi,   Türkiye’deki yerel seçimlerin sonucunu ele aldığı haberinde, “Sonuçlar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan için kesin bir zafer. Erdoğan   seçimlerde zemin kazandı. Ancak siyasi istikrarsızlığın sona ermesi beklenmiyor” diye yazdı. “Türkiye’nin Başbakanı, gittikçe daha bölünmüş bir ülkede iktidarı için bir referandum olarak algılanan yerel seçimlerde kesin bir zafer elde etti gibi görünüyor” ifadesini kullanan ABD’li Wall Street Journal gazetesi, “Erdoğan, cumhurbaşkanlığı adaylığı için sahne hazırladı. Erdoğan’ın seçimlerde net bir zafer elde etmesinin Türkiye’nin türbülanslı siyaseti için yaygın sonuçları olabilir. Sayın Erdoğan’ın belirleyici bir zafer ilanına rağmen çok az kişi seçimin siyasi istikrarsızlığın sonunu getirmesini bekliyor. Analistlere göre, Erdoğan, muhtemelen seçim sonuçlarını, muhaliflerinin otoriter olarak eleştirdikleri son dönemdeki politi...

Son zamanlarda yaşadığımız olaylar AKP'yi iktidara getiren ve bugüne kadar kullananların nezdinde de  Tayyip Erdoğan'lı  AKP'nin siyasal ömrünü tamamladığını ve bu yerlerde kullanım tarihi bitmiş olan Tayyip Erdoğan'ın artık süpürülme zamanının geldiğine ilişkin bir karar verildiğini gösteriyor. Bugün Erdoğan'ın başına gelen "Topal Osman" ile aynıdır... Birilerinin tetikçisi olmayı kabul eder ama kendini bir bok zannedip efendilerinden habersiz eşkıyalık yapmaya çalışırsan bu kader kaçınılmazdır. Olayın anti emperyalizmle hiç bir ilgisi yoktur... Olay tümüyle patronundan para ya da mal kaçırmaya çalışan beyaz satıcısının trajik sonuyla paralellik taşımaktadır... Seçim sonuçları AKP döneminin bitip bitmemesini değil belki artık kaçınılmazlığı belli olmuş olan bu çöküşün hızını etkileyecektir. Ülkenin yakın geleceğinde sol ve ilerici hareketin alacağı seyrin şekillenmesinde AKP'nin gidip gitmemesi değil; nasıl gittiği çok daha belirleyici olacaktır. A...

Uluslararası Af Örgütü’nün Berlin’de açıklanan raporuna göre 2013 yılında en az 778 kişi idam edildi. Bir önceki yıl bu sayı 682’ydi. İstatistikler Çin’deki sayıları kapsamıyor, zira Pekin idam cezalarını devlet sırrı olarak değerlendiriyor ve kaç kişinin idam edildiği tam olarak bilinmiyor. Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle’nin haberine göre, Uluslararası Af Örgütü Çin’de her yıl binlerce kişinin idam edildiğini tahmin ediyor ve bu sayının tüm ülkelerdeki sayıdan daha fazla olduğu sanılıyor. Kuzey Kore’deki sayıların da güvenilir olmadığı kaydediliyor. Rapora göre özellikle Irak ve İran’da infazlar alarm verici boyutlara ulaştı. Geçen yıl İran’da resmi idam cezaları 369, Irak’ta ise 169 olarak kaydedildi. Suudi Arabistan’da 79 kişi idam edilirken bu sayı ABD’de 39 ve Somali’de 34 olarak kayıtlara geçti.

  Suriye Başbakanı Vail El Halaki, Türkiye Hükümetinin Suriye’ye karşı girişimlerinin düşmanca" olduğunu söyledi. İran Radyo Televizyon Kurumu’nun haberine göre Suriye Başbakanı El Halaki, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Suriye aleyhindeki tutumunu sert bir dille kınayarak, “Erdoğan’ın Türkiye içinde yaşanan sorunların ve Mali fesatın üstünü örtmek için Suriye aleyhinde girişimlerini yoğunlaştırmasının dikkat çekici oldu” dedi. Vail El Halaki ayrıca, “Türkiye halkının Erdoğan hükümetinin Suriye aleyhindeki tecavüzkar girişimlerini durdurma gücü var” diye konuştu. BM SURİYE DAİMİ TEMSİLCİSİ: “TÜRKİYE, SURİYE’YE KARŞI İSRAİLLE MÜTTEFİK” BM Suriye Daimi Temsilcisi Beşar Caferi, Türkiye’nin Suriye’ye karşı saldırılarda İsrail ile müttefik olduğunu söyledi. Caferi, El Kaide bağlantılı grupların, Suriye hükümeti kuvvetlerine karşı saldırılarının kuzey sınırından Türkiye tarafından desteklendiğini, bu durumun İsrail’in işgali altındaki Golan Tepeleri’nde teröristle...

Financial Times gazetesi, Türkiye’de son günlerde borsa, tahvil faizleri ve dolar kurunda gözlenen olumlu gelişmelere dikkat çektiği haber analizinde, “Geçen yılın önemli bir bölümünde Türkiye’den uzak duran yatırımcılar dönüş yapmaya hazır gibi” diye yazdı. İngiltere’de yayınlanan ekonomi gazetesi Financial Times, Türkiye’de son günlerde borsa, tahvil faizleri ve dolar kurunda gözlenen olumlu gelişmelere dikkat çektiği haber analizinde,   “Geçen yılın önemli bir bölümünde Türkiye’den uzak duran yatırımcılar dönüş yapmaya hazır gibi. Bu durum, popülaritesi azalmış olsa da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimi kazanıp hükümet üzerindeki kontrolünü tam olarak koruyacağı algısına bağlanıyor. Türkiye’nin Twitter yasağı, otoriter Başbakanının uluslararası itibarını, siyasi geleceğini belirleyebilecek bir seçim arifesinde yeni bir rekor düşük düzeyine geriletti. Ama ülkenin ateşli siyasetine, yavaşlayan ekonomisine ve yükselen piyasaların görünümüne ilişkin devam eden belirsi...

  Washington Post Gazetesi, Türkiye’deki Twitter yasağı ve Ukrayna’da siyasetçilerin ses kaydını ele aldığı haberinde, “Her iki ülkede de sosyal medya sızıntıları, siyasetlerini şekillendiriyor” diye yazdı. Türkiye’de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yolsuzluk sızmalarını susturma girişimiyle belki yasa dışı olan bir Twitter yasağı tesis ettiğini, Ukrayna’da ise bazı önde gelen yetkililerin ve siyasetçilerin YouTube’de yayımlanan bir dizi ses kayıtlarından Rusya’yı sorumlu tuttuğuna dikkat çeken Amerikan Washington Post gazetesi, “Ukrayna ve Türkiye’de iddia edilen sosyal medya sızmaları, siyaset   şekillendiriyor.   İslamcı Ak Parti 2002’den beri Türkiye’de siyasete hakim. Geçen yıl sonuna doğru bir yolsuzluk skandalı patlak verdi. Bunun ardından yüksek profilli tutuklamalar ve ses kayıtlarının meydana geldi. Doğruluğu belirsiz ses kayıtları hızlı biçimde Twitter, Facebook ve YouTube’de yayıldı. Erdoğan’ın Twitter’ın kökünü kazıyacağını ilan etmesinden birkaç s...

  Deutsche Welle, Türkiye seçime giderken ülkede yaşayan azınlıkların da yerel siyasete daha fazla katıldığına, siyasi partilerin de azınlıklara ciddi ilgi gösterdiğine dikkat çektiği haber analizinde, “Azınlık gruplarının en büyük talepleri daha fazla demokrasi” dedi. Azınlık gruplarının en büyük taleplerinin daha fazla demokrasi olduğunu kaydeden Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle, Türkiye’deki azınlıkların seçimlere bakışlarını yansıttığı haberinde, “Türkiye’de yerel seçimlerin en büyük arenası İstanbul’da duvarlar seçim afişleri ile rengarenk. Farklı siyasi partilerden farklı adaylar siyasi söylemleri ile İstanbullulara ulaşmaya çalışıyor. O duvarlara kendi renklerini getiren toplumsal grupların başında da İstanbul’un kadim sakinleri, azınlıklar geliyor. İstanbul’un Bakırköy, Adalar gibi azınlıkların yoğun olarak yaşadığı ilçelerinde azınlıklar yerel politikalarda daha fazla söz sahibi olmak istiyor” ifadelerini kullandı. “İstanbul’un hayli uzağında bulunan Mardin...

  Financial Times gazetesi, 30 Mart’taki yerel seçimleri ele aldığı haberinde,“Ankara’da belediye başkan adayları Melih Gökçek’le Mansur Yavaş arasındaki mücadelenin Türkiye’nin siyasi yönünü belirleyeceği yorumunu yaparak, “Eğer Melih Gökçek, kenti AKP adına tutmaya devam edebilirse, yerel seçimleri iktidarı için zımni bir referandum olarak sunan ve İslamcı müttefikleriyle girdiği savaş ve yolsuzluk skandalını   savuşturmaya çalışan Erdoğan rahatlayacak”    diye yazdı. “Melih Gökçek’in Pazar günkü seçimleri kazanabilmek için Ankara’ya vadettiği projeler arasında içinde 70 metre boyunda dinozor maketi olan Avrupa’nın en büyük tema parkı, toplu taşıma sistemini güçlendirmek için toplam 23 kilometre teleferik ve İstanbul Boğazı’na rakip olacak 11 kilometrelik bir kanal da bulunuyor” ifadelerini kullanan İngiliz gazetesi, “Ama bu mega projelerini hayata geçirebilmek için beşinci kez bu göreve seçilip seçilemeyeceği belli değil. Türkiye yerel seçimler için...

Ne yazık ki Türkiye'de liberal rant ekonomisi egemen olduktan beri, kentle ve kent rantıyla ilgili her tür kararlarda da bir merkezileşme ve otoriterleşme oluştu kaçınılmaz olarak... Kararlar ilgili bilimsel ve uzmanlık kurumlarının katılımı ve halkın her aşamada bilgilendirilmesi temelinde değil; bir liderin ya da en fazla bir kaç kişinin ben yaptım oldu mantığıyla gerçekleştirilmeye çalışılıyor...Meselenin ilk ve çok önemli boyutlarından biri budur... İkincisi ise acaba hangi kritere göre ve nasıl bir ihtiyaç saptamasıyla ve planlamasıyla bu iş yapılıyor...Ne İstanbul'un ne de Ankara'nın on yıllardır bir ulaşım planı olmaksızın büyük bir keyfiyetle ve günübirlik kararlarla yönetilmeye çalışıldığını biliyor musunuz? Bu kararlar herhangi bir gereksinim saptamasına ve planlamaya dayanmamaktadır. Bu da ikinci önemli yanlıştır... Gelelim üçüncü ve yine çok önemli bir faktöre;  İngiltere'de 11 bin m2'lik bir havalimanının yolcu taşıma kapasitesiyle 10 bin m2 üzerine ku...

  ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Marie Harf, gündelik basın toplantısında kendisine yöneltilen, ‘Bay Erdoğan’ı hala ABD’nin sadık bir müttefiki olarak görüyor musunuz’ sorusunu “Türkiye bir NATO müttefiki, o da Türkiye’nin Başbakanı” diye yanıtladı. Sol haber portalının aktarımına göre, Basın toplantısına başladıktan sonra, Türkiye tarafından, sınır ihlali yaptığı için düşürülen Suriye savaş uçağı ve Twitter yasağı ile ilgili açıklamalar yapan ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Marie Harf, daha sonra kendisine yöneltilen ‘Bay Erdoğan’ı hala ABD’nin sadık bir müttefiki olarak görüyor musunuz’ sorusunu “Türkiye bir NATO   müttefiki” diye yanıtladı. Gazetecinin ‘Ben Türkiye’yi sormuyorum, Erdoğan’ı soruyorum’ diye sorusunu yinelemesi üzerine Harf, “Türkiye bir NATO müttefiki, o da Türkiye’nin Başbakanı” diye yanıtladı. Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Marie Harf, düşürülen Suriye uçağı olayında Türkiye’nin angajman kurallarında şeffaf davrandığın...

  Jerusalem Post gazetesi, Pazar günü yapılacak seçimlere dikkat çektiği haberinde, “Dünyanın geri kalan kısmı gibi İsrail de, yolsuzluk skandalı, hükümet karşıtı protestolar ve Erdoğan’ın Twitter’i kapatma kararının kendisini zayıflatıp zayıflatmayacağını görmek amacıyla gelecek yerel seçimleri izliyor, özellikle üç büyük kent, İstanbul, Ankara ve İzmir’deki sonuçları” diye yazdı. Başbakan Yardımcısı   Bülent Arınç’ın İsrail ile tazminat anlaşmasının 30 Mart seçimlerinden sonra olabileceği sözlerine rağmen Kudüs’te Erdoğan, partisi yerel seçimi kazanırsa muhtemelen İsrail’e yönelik tutumunu sertleştirecek değerlendirmelerinin yapıldığına dikkat çeken İsrailli Jerusalem Post gazetesi, “Tazminat anlaşmasının yakın olduğu yönündeki Türk haberlerine tezat oluşturan Kudüs’teki değerlendirmeler, Erdoğan’ın bir seçim zaferinin bunu mümkün kılmayacağına işaret ediyor. Kudüs’te yapılan değerlendirmelere göre, Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın   AK Parti’nin Pazar g...

  Wall Street Journal gazetesi, geçtiğimiz günlerde düzenlenen Uludağ Ekonomik Zirvesiyle ‘One minute’ olayının yaşandığı Davos Dünya Ekonomik Forumu’na rakip bir zirve oluşturmaya çalışıldığını belirttiği ve Türkiye’de patlak veren Twitter krizine dikkat çektiği haberinde, “Mavi Kuş, Türk Davosu’nu rehin aldı” diye yazdı. “Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın   beş yıl önce Davos’ta ünlü bir an yaşamasından bu yana geçen süre içinde dağ başında bu yerdeki organizatörler, İsviçre’de her yıl düzenlenen ve Başbakanın boykot ettiği Dünya Ekonomik Forumu’na rakip bir zirve yaratmaya çalışıyor” ifadelerini kullanan Amerikan Wall Street Journal gazetesi, “Ancak girişimciler ve işadamları Perşembe akşamı hoş geldin kokteyl partisinde birbiriyle buluşurken Türkiye’nin internet kurumu, Twitter’i bloke etti. Atılan adımla, geçici olarak sosyal medya sitesinin ünlü Mavi kuşu susturulurken zirveye, katılımcıların görmezlikten gelmek için çabaladıkları pembe bir fil konuşulma...

  Washington Post gazetesi, Başbakan Erdoğan’ın geçen hafta Twitter’i kapatmaya çalıştığını ancak başaramadığını belirttiği haberinde, “Bir uçağı düşürme talimatını vermek, angaje ve seferber olmuş vatandaşları susturmaktan kolaydır” diye yazdı. ‘Türk Başbakanı, Can Havli İle İktidarına Tutunuyor’ başlığını kullanan Amerikan Washington Post gazetesi, “Twitter olayının gösterdiği gibi Sayın Erdoğan için bir uçağı düşürme talimatını vermek, angaje ve seferber olmuş vatandaşları susturmaktan kolay. Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, geçen hafta ülkesinde Twitter’i kapatmaya çalıştı ama başaramadı. Kalkışılan yasaktan sonra ilk 10 saat içinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ünki dahil, Türklerden kaynaklanan yarım milyon tweet kaydedildi. Pazar günü Türk ordusu da, Türkiye’nin hava sahasına kısaca girdiklerini söylediği iki Suriyeli MİG-23 uçağını hedeflemede daha şanslı idi. Uyarılara uymayarak geri gitmeyen uçaklardan biri düşürüldü” ifadelerini kullandı. “Birçok Türkün yap...

  Rusya’nın Sesi, 30 Mart’ta gerçekleşecek yerel seçimlerin, yolsuzluk skandalı nedeniyle gergin bir atmosferde geçeceğini öne süren Rusya’nın Sesi, “İktidardaki Adalet Ve Kalkınma Partisi’nin seçimlerden emin bir zaferle çıkabilmesi için yaklaşık yüzde 40 oy alması gerekiyor” dedi. Devletin yüksek kademelerindeki rüşvet ve yolsuzluk söylentilerinin AKP ve Recep Tayyip Erdoğan’ı olumsuz etkilediğini kaydeden Rusya’nın Sesi, Erdoğan’ın önümüzdeki seçimleri kazanamaması durumunda siyaseti bırakacağını söylediğine de dikkat çektiği haberinde, “Seçimlerden emin bir zaferle çıkmak için AKP’nin yaklaşık yüzde 40 oy alması gerekiyor” yorumunda bulundu.

  Amerika’nın Sesi, 30 Mart’ta yapılacak yerel seçimleri ele aldığı haber analizinde, “İstanbul 20 yıldır Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kalesi durumunda. Ancak bu kale şu anda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan kadar tartışmalı ve iddialı bir adayın tehdidi altında” dedi. Amerikan kongresinin Finansörlüğünü yaptığı Amerika’nın Sesi, “Mustafa Sarıgül’ün Hedefi İstanbul’u AKP’den Almak” başlıklı haber analizinde, “Türkiye uzun süredir görülmediği kadar önemli ve gergin bir yerel seçim dönemi geçiriyor. Seçim kampanyasının en çetin geçtiği yer de ülkenin en büyük kenti ve Başbakan Erdoğan’ın doğum yeri olan İstanbul. İstanbul 20 yıldır Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kalesi durumunda. Ancak bu kale şu anda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan kadar tartışmalı ve iddialı bir adayın tehdidi altında”   derken, Mustafa Sarıgül’ün, “Sosyal adalet sözü veriyorum ve AKP’nin bölücü siyasetini sonlandıracağım” şeklindeki sözlerini de aktardı.

GUARDIAN: “LİDERLERE RAĞMEN ARAŞTIRMALAR, İNTERNET ÖZGÜRLÜĞÜNE OLUMLU BAKMAMIZ KONUDA GEREKÇE SUNUYOR” Guardian gazetesi twitter yasağıyla ilgili olarak, “Dünya liderleri internetteki muhalif sesleri susturmaya çalışıyor olabilir ancak araştırmalar internet özgürlüğü konusuna olumlu bakmamız için yeterli gerekçe sunuyor” diye yazdı. Rusya Devlet Başkanı   Vladimir Putin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun internet medyasına yönelik kısıtlamaları örnek gösteren İngiliz Guardian gazetesi, “Dünya liderleri internetteki muhalif sesleri susturmaya çalışıyor olabilir ancak araştırmalar internet özgürlüğü konusuna olumlu bakmamız için yeterli gerekçe sunuyor” dedi. TIMES: “TÜRKİYE’NİN BAŞBAKANI SİTEYİ KAPATARAK KENDİNİ GÜLÜNÇ DURUMA DÜŞÜRDÜ” Times gazetesi de twitter yasağı ile ilgili yorumunda, “Türkiye’nin başbakanı siteyi kapatarak kendini gülünç duruma düşürdü” ifadesini kullandı. İngiltere’de yayınlanan Times gazetesi, ‘T...

New York Times gazetesi, Türkiye’deki son gelişmeleri ele aldığı haber analizinde, “Erdoğan, şimdi eski müttefikleri ve partisinden de muhalefet yükselirken kendisini siyasi hayatta kalma mücadelesinin içinde buldu” yorumunda bulundu. Amerikan New York Times gazetesi, “Erdoğan’ın sert hareketi, ihale usulsüzlüğü, para aklama ve hükümet yetkililerinin ailelerine rüşvet iddialarını durdurmaya yönelikti. Erdoğan, Twitter darbesi öncesinde, Google’ın binlerce içeriğinin kaldırılması için baskıda küresel bir liderdi. YouTube’a girişi bloke etti, İran ve Çin ile gazetecilere yönelik kötü muamelede aynı safta yer aldı, bir zamanlar gelecek vadeden demokrasi için üzücü bir dönüş” denildi. Gazeteye yorumda bulunan Brookings Enstitüsü’nden Sadi Hamid, “Erdoğan, başarısının kurbanı oldu. Parlamenter demokraside yaklaşık yüzde 50 oy almak kolay iş değildir, Erdoğan bunu Türk Cumhuriyeti’ni, kendi görüşü ve açgözlü hedeflerini gerçekleştirmek için bir yetki olarak gördü. Şimdi eski müttefikl...

  Türkiye’de twitter yasağının kaldırılması için Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve hukukçuların mahkemeye başvurmasına dikkat çeken New York Times gazetesi, “Gazeteciler örgütü ve internet hukukçuları twitter yasağına meydan okuyor” diye yazdı. Gazete ayrıca, “Skandallar, 11 yıl önce iktidara geldiğinden bu yana Sayın Erdoğan’ın otoritesine en büyük meydan okumalardan birini oluşturuyor” ifadesini kullandı. ABD’li New York Times gazetesi, “Türkiye’nin önde gelen basın örgütü ve iki internet hukuku uzmanı, hükümetin twitter yasağının kaldırılması için Pazartesi günü hukuk yollarına başvurdu” dediği haberinde, “Başvuru hükümetin sosyal medya sitesine erişimini bloke etme çabalarını yoğunlaştırdığı bir sırada yapıldı. Başvurularda Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin koruması altında bulunan habere ulaşma özgürlüğünün ihlal edildiği savunuldu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Perşembe günü, hükümetini kapana kıstıran bir yolsuzluk skandalını körüklemeye yardımcı olan...

  ABD eski Başkanı George W. Bush’un özel yardımcısı, yazar David Frum’u Türkiye’deki twitter yasağını ele aldığı yorumunda, “Muhtemelen Türk hükümetinin Twitter’i yasaklama girişiminin çabucak çökerek bir maskaralığa dönüştüğünü duymuşsunuzdur” dedi. Amerikan CNN International kanalına konuşan David Frum, ‘Twitter Yasağı Türk Hükümetinin En Küçük Derdi’ başlığını kullandığı yorumunda, “Türkiye’nin ciddi biçimde yanlış istikamette gittiğini yalanlamak artık mümkün değil. Muhtemelen Türk hükümetinin Twitter’ı yasaklama girişiminin çabucak çökerek bir maskaralığa dönüştüğünü duymuşunuzdur. Yasağın uygulamaya konulmasından ilk 24 saat sonra Türkiye’den 2.5 milyondan fazla Twitter gönderildi. İşler iyi gitmiyor. Türkiye, NATO müttefiki, AB üyeliğine aday, İran, Suriye ve Rusya ile yüz yüze olan bir ön cephe ülkesidir ve ciddi biçimde yanlış istikamete gidiyor. Birçok insan, hoş olmayan bu haberi yalanlama çabasında çok zaman harcadı. Ama artık daha fazla yalanlanamaz” ifadele...