BARZANİ AMERİKA’NIN SESİ’NE KONUŞTU:“TÜRKİYE’YE TEHDİT OLUŞTURMADIĞIMIZI NET BİR ŞEKİLDE GÖSTERDİK”
Irak Kürt
Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani, Amerika’nın Sesi’ne yaptığı
açıklamada, Irak’ta yaşanan durumun bağımsız Kürt devleti kurulmasını artık
gerekli kıldığını savundu.
Peşmergeler,
Irak ve Şam İslam Devleti militanlarının son toprak kazanımlarına karşılık olarak
kendi adımlarını attı, Kerkük ve civarını kendi denetimlerine aldı.
Irak Kürt
Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani, Amerika’nın Sesi’ne yaptığı
açıklamada, artık bir Kürt devleti kurulmasının zamanının geldiğini söyledi:
VOA: “Irak’ın toprak bütünlüğünü
korumak için ne gibi bir çözüm öneriniz var?”
MESUT BARZANİ: “Kürtler olarak biz, 2003 yılında
Baas Partisi devrildikten sonra herkesin hakları ve sorumluluklarının net bir
şekilde belirtildiği, demokratik, federal, çok partili bir Irak yaratabilmek
için tüm imkanlarımızı seferber ettik. Ne yazık ki olmadı. 10 yıl sonra
kimsenin tahmin etmediği bir durumla karşı karşıyayız. Durum çok karışık ve
korku verici. 1050 kilometrelik bir sınırda terörist ve radikal gruplarla karşı
karşıyayız. Bu farklı bir durum. Irak’ın eski günlerine döneceğinden
şüpheliyim”.
VOA: “ABD Dışişleri Bakanı John Kerry
ile yaptığınız görüşmede Irak’ın toprak bütünlüğünün korunmama olasılığını
konuştunuz mu?”
BARZANİ: “Evet, Irak’taki durumu bu konuları
ayrıntılarıyla konuştuk”.
VOA: “Irak’ın bütünlüğünü korumada
işbirliği yapmak için birtakım koşullar öne sürdüğünüz doğru mu?”
BARZANİ: “Irak’ın toprak bütünlüğünü tehdit
eden bu tehlikeli durumu Kürtler yaratmadı. Irak’ı biz bölmedik, aksine, Irak’ı
bölen ve bu duruma getiren başkaları oldu. O nedenle bu durumu yaratanların da
çözümde payı olması gerekir. Bizler Irak hükümetinin kuruluşundan beri ülkenin
Kürtler ve Araplar olmak üzere iki etnik gruptan oluştuğunu söyledik. Bunların
haricinde Türkmenler, Asurlular, Keldaniler ve Hristiyanlar da var. Ancak
ülkenin idaresi öyle bir şekilde yürütülüyordu ki, Kürtler kendini bu ülkenin
ve yönetimin bir parçası değilmiş gibi hissediyordu. Kürtler ikinci, hatta
üçüncü sınıf vatandaş muamelesi görüyordu. O nedenle bundan sonra son iki ayda
Kürtler’e yapılanlar da dahil olmak üzere bu tür davranışlara tahammülümüz yok.
Durumu dikkatle gözlemliyoruz. Bir meclisimiz, siyasi partilerimiz ve
kamuoyumuz var. Halkın fikrini alacağız. Kürdistan halkının çıkarları doğrultusunda
bir karar vereceğiz”.
VOA: “Sözlerinizden bağımsızlık
istediğiniz anlaşılıyor. Bu doğru mu?”
BARZANİ: “Bu elde edilmesi gereken doğal bir
hak. Bağımsızlığın kazanılması gerek. Şu andaki durumun bağımsızlık için uygun
olduğunu düşünüyorum. Bu çok net bir konu. Bağımsızlık elde edildikten sonra
imkanlarımız doğrultusunda, şu andaki krizi atlatabilmeleri için Irak’taki
kardeşlerimize yardım edeceğiz. Ancak bu, Kürdistan’ın bağımsızlığını unutacağımız
anlamına gelmiyor”.
VOA: “1050 kilometrelik bir sınırdan
söz ettiniz ve bu sınırda IŞİD teröristleri bulunduğunu belirttiniz. Aynı
zamanda Kürtler’in bağımsızlığına karşı çıkan İran’la yüzlerce kilometrelik bir
sınırınız var. Türkiye’nin tutumu çok net değil. Bu da bağımsız Kürt devletine
karşı çıkanların yanı sıra kriz ve çatışmayla kuşatılmış olduğunuz anlamına
geliyor. Kürdistan’ın bağımsızlığını elde edebileceğine gerçekten inanıyor
musunuz?”
BARZANİ: “Şu andaki konumuz Güney Kürdistan,
Irak Kürdistanı. Şimdiye kadar ne İran’a, ne Türkiye’ye ne de başka bir ülkeye
tehdit oluşturmadığımızı net bir şekilde gösterdik. Aksine, bu ülkelerde
güvenliğin oluşmasında yardımcı olduk. Bu iki ülkenin Kürt sorununu barışçıl ve
demokratik yollardan çözmelerinde yardımcı olduk. Bu yardımlarımız devam
edecek. İran ve Türkiye’nin, bizim bir tehdit oluşturmadığımızı anladığını
sanıyoruz. Bağımsızlık bizim doğal ve mutlak hakkımız. Buna karşı çıkmanın
doğru bir politika olmadığını düşünüyorum. Ancak sonuçta Kürt halkı kendi
kaderini kendisi belirleyecektir”.
VOA: “Kürt Bölgesel Yönetimi
Başbakanı Neçirvan Barzani’nin İranlı yetkililerle yaptığı son görüşmede Irak
Başbakanı Nuri el Maliki’ye desteğiniz karşılığında İran’ın, Kerkük ve
Kürdistan bölgesinden beş yıl boyunca petrol alımı yapacağına dair bir söylenti
ortaya atıldı. Bu doğru mu?
BARZANİ: “Bu doğru değil. İran’la yapılan
görüşmeler bölgedeki ciddi durum ve güvenlik konusunda yapılmıştı”.
VOA: “Geçmişte, Kerkük ve diğer Kürt
bölgelerinin yönetimi ile ilgili olarak Irak Anayasası’nın plebisit öngören
140’ıncı maddesi üzerinde ısrar ediyordunuz. Halen bu maddenin uygulanıp,
Kerkük’ün Kürdistan yönetimi sınırları kapsamına alınmasından yana mısınız?”
BARZANİ: “140’ıncı madde ile ilgili
görüşlerim hakkında birçok yorum yapıldı. Hem Kürdistan halkı, hem de
uluslararası toplum adına bu görüşlerimi netleştirmek istiyorum. 140’ıncı
maddeyi kabul ettiğimde, Kerkük’ün ve diğer tartışmalı Kürt bölgelerinin
Kürdistan’ın bir parçası olmadığı anlamına gelmiyordu. Buraların Kürdistan’ın
bir parçası olmadığına dair hiçbir zaman şüphemiz olmadı. 140’ıncı maddeyi Irak’taki
tüm taraflar arasında yasal bir çerçeve oluşturmak amacıyla kabul ettik. 10 yıl
bekledik ancak Irak Federal Hükümeti yasanın uygulamasından kaçındı.
Belirtilmesi gereken diğer önemli bir nokta da, bu son olup bitenlerden sonra
birçok insan Peşmergeler’in Kerkük ve diğer Kürt bölgelerine girdiğine
inanıyor. Peşmergeler 2003 yılından bu yana Kerkük ve diğer Kürt
bölgelerindeler. Hanakin, Şengal , Mahmur gibi birçok bölge zaten Peşmerge
kontrolundaydı. Bazı bölgelerde sadece Peşmerge kontrolü vardı, diğer
bölgelerde de hem Peşmerge hem de Irak ordusu, geri kalan yerlerde de sadece
Irak ordusu. Bu son olaylarda, Irak ordusunun silahlarını bırakıp buraları terk
etmesi üzerine Peşmergeler Kerkük, Hanakin ve Şengal bölgelerindeki bu açıkları
doldurmak zorunda kaldı. Peşmergeler, buraların teröristlerin eline geçmesine
izin vermedi. Bu nedenle, 140’ıncı maddenin uygulanmış olduğu varsayılmalı. Bu,
burada yaşayan insanları yönetimimiz altına sokacağımız anlamına gelmiyor.
Uluslararası gözlemcilerin gözetim ve denetimi altında, Özerk Kürt Yönetimi’ne
dönüp dönmeyeceklerini belirlemek için şeffaf bir oylama yapacağız. 140’ıncı
madde uygulanmıştır ve bizler de halkın oylarına ve isteklerine saygı
duymalıyız. Hem biz hem de diğer taraflar halkın isteğine saygı duymalılar. Kürt
bölgelerinde düzenlenecek bir referandum, kesin kararımızı belirleyecek. Halk
neye karar verirse onu uygulayacağız. Bu nedenle, artık kapanmış bir konu
olarak baktığımız anayasanın 140’ıncı maddesini tartışmayacağız.“
VOA: “Referandumun yapıldığı
bölgelerdeki halk, güçlerinizin orada bulunmasını istemezse çekilecek misiniz?”
BARZANİ: “Halkın isteklerine saygı duyacağız”.
VOA: “Bir diğer hassas konu da petrol
satışının Erbil ve Bağdat ilişkilerinde neden olduğu kriz. Kürt Bölgesel
Yönetimi’nin de Kerkük petrolü sattığı iddia edildi. Bu doğru mu?”
BARZANİ: “Kerkük petrolü, Musul’un güneyinden
geçen petrol boru hattı ile Türkiye’ye ihraç ediliyordu. Şu anda bu boru hattı
teröristlerin kontrolunda ve daha öncesinde de burada bir patlama meydana
gelmişti. Eğer ham petrol Kürdistan’dan geçen boru hattı üzerinden ihraç
edilmezse, ihraç etmenin başka bir yolu yok. İhraç edilen petrolden elde edilen
gelir, Bağdat’ın parasını ödemediği yerlere gidecek. Kerkük halkı, tüm Kürtler,
hatta tüm Musullular. Bu petrol sadece Kürtler için değil. Kerkük Türkmenleri
ve Arapları dahil olmak üzere hepimiz için. Bu petrolün satışı bizim ve bu
bölgede yaşayan herkesin hakkı. Hiçbir ayrım gözetmeksizin, bu petrolden
sağlanan gelir Kürtler, Araplar, Süryaniler, Keldaniler ve diğerleri arasında
paylaştırılacaktır”.
VOA: “Fakat, Bağdat hükümeti halen
Kürtlerin petrol satışı yapmasının yasadışı olduğunu söylüyor.
BARZANİ: “Hangi kanunla insanların ekmeği ile
oynadılar? Bize, hangi kanunun insanların ekmeği ile oynamalarına izin verdiğini
söylesinler. Sonrasında böyle bir talepte bulunabilirler”.
VOA: “Bağdat’ın KBY’ye ne kadar borcu
var?”
BARZANİ: “Ortalama altı aydır ödeme yapmadılar.
Irak’ın bütçesinin yüzde 17’sinden, 10-12 milyar dolar kadar ediyor. Sadece bu
değil. Son 10 yıldır Peşmergeler’in maaşlarını da ödemediler. Peşmergeler Irak
savunmasının bir parçası olarak görülüyordu. Bağdat, Peşmergeler’in maaşlarının
bir dolarını bile ödemedi. Peşmergeler’in hakkına düşen silah ve cephanelere de
Bağdat el koydu”.
VOA: “Bu olayların sorumlusu Maliki
hükümeti mi yoksa Irak Şiileri mi?”
BARZANİ: “Hayır, Şiiler değil. Sayın Nuri el
Maliki ve etrafındaki birkaç kişi”.
VOA: “Diğer Şii grupları ile
ilişkiniz var mı?”
BARZANİ: “Evet, iyi ilişkilerimiz var.”
VOA: “Ya Sünnilerle?”
BARZANİ: “Irak’ın demokratikleşme sürecine
inanan bütün Şii ve Sünniler dostumuzdur.”
VOA: “Son demeçlerinizde dile
getirdiğiniz bazı konulardan bahsetmek istiyorum. Birçok kez bağımsız Kürt
Devleti kurmaktan bahsettiniz. Kürt halkının ne kadarı bunu destekliyor?”
BARZANİ: “İnşallah referandum yapacağız ve
halkın yüzde kaçının arkamızda olduğu açıklığa kavuşacak.”
Yorumlar
Yorum Gönder