FINANCIAL TIMES: “TÜRKİYE’NİN KADERİ ERDOĞAN’IN ELİNDE” 26 Temmuz 2016

Financial Times gazetesi, Türkiye’deki son gelişmelere yer verdiği haber analizinde, Türkiye’nin gelecekteki rotasını Erdoğan’ın çizeceğini ancak onun önceliklerinin Batı’nın öncelikleriyle örtüşmediğini yazdı. İngiliz ekonomi gazetesi Financial Times, ‘Türkiye’nin Kaderi Erdoğan’ın Elinde’ başlığını kullandığı haberinde, “Türkiye’nin gelecekteki rotasını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan çizecek ancak onun öncelikleri Batı’nın öncelikleriyle örtüşmüyor” dedi. Türkiye’nin başarısız darbe girişimi sonrası travma yaşadığını ve daha sonra da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve kendi deyimiyle neo-İslamcı partisinin, yaşananlardan sorumlu tuttuğu rakip İslamcı harekete karşı kapsamlı bir tasfiyeye giriştiğini belirten İngiliz Financial Times gazetesi, “Türkiye’nin Avrupa ve Atlantik ittifakındaki ortaklarının, Türkiye’nin gidişatından kaygı duymaları için yeterli nedenler var. Hatta, Batı’nın, Avrupa ve Asya arasındaki bu merkezi ülkeyi kaybedip kaybetmeyeceği tartışılıyor” ifadesini kullandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daha önce, Türkiye’nin, Avrasya Ekonomik Birliği ya da Şangay İşbirliği Örgütü’ne katılmasını gündeme getirdiğini de kaydeden Financial Times analizine şöyle devam etti: “Türkiye’nin esasında Batı’dan uzaklaşması 2013’te başladı. O dönem, üç dönemdir görevde olan bir başbakanın ülkeyi yönetim şekline karşı başlatılan sivil ve Avrupa tipi bir isyan, güç kullanılarak bastırıldı. Sayın Erdoğan, o yılın Aralık ayında, eski müttefiki olan ABD’de yaşayan din adamı Fethullah Gülen ile sert bir mücadele içindeydi. Gülen’in devlet içindeki gizli şebekeleri, Erdoğan’ın çok yakın çevresine uzanan bir rüşvet soruşturması başlattı. İslamcı iki taraf arasındaki güç mücadelesi öyle şiddetliydi ki, yargı gibi bazı kurumlar çöktü. Şimdi de, darbeden Gülencilerin sorumlu tutulması ve her üç generalden birinin tutuklanması ile ordunun bütünlüğü ortadan kalktı”. Bazı bakanların ve Erdoğan yanlısı medya kuruluşlarının ABD’yi darbenin arkasında olmakla suçladıklarını da kaydeden Financial Times, “60 binden fazla kişinin görevden uzaklaştırılması, Türkiye’nin AB’yle ilişkilerinin kesilmesini hızlandıracak” dedi. Financial Times analizini şu savlarla noktaladı: “Ortada net bir gerçek var: Sayın Erdoğan’ın öncelikleri, Batı’nınkilerden farklı. Kendisinin önceliği, Gülencilere ve Kürt isyancılara karşı yürütülen savaşlar, IŞİD’e karşı savaş değil...Sayın Erdoğan ve onun partisi AKP, IŞİD’i sadece bir güvenlik tehdidi, Gülencilerin ‘paralel devletini’ ve Kürt isyancıları ise varlığına yönelik tehditler olarak görüyor. Sayın Erdoğan 2014’te Cumhurbaşkanı olmasından bu yana AKP’nin Sünni, İslamcı ve Türk kimliğini keskinleştirdi. AKP’yi, farklı muhalif partiler altında kümelenen etnik Kürtlere ve yarı-Şii Alevilere karşı kutuplaştırdı...Meclis’teki muhalefet partileri ise ordunun isyanı karşısında ona destek verdi. Cumhurbaşkanı şimdi ya onlarla yeni bir demokratik uzlaşma sağlayacak, ya da İslamcılar ve aşırı milliyetçiler sokaklardayken yurt içindeki ve dışındaki muhaliflerine karşı bugüne kadarki politikalarını sürdürecek”. INDEPENDENT YAZARI COCKBURN: “TÜRKİYE, AB VE ABD’YE ÖFKELİ” PatrickCockburn, darbe girişimine dikkat çektiği haberinde, “Türkiye, AB ve ABD’nin kayıtsız desteklerine öfkeli” diye yazdı. Independent gazetesinin deneyimli Ortadoğu uzmanı PatrickCockburn, “Türkiye, yüzlerce insanın ölümüne yol açan ve komplocular biraz başarılı olsa ülkeyi iç savaşa sürükleyecek başarısız darbenin ertesinde AB ve ABD’nin kayıtsızlık olarak gördüğü desteklerine öfkeli bir tepki gösteriyor” dedi. Türk hükümet yetkililerinin darbecileri devlet kurumlarına sızmak için ender rastlanan yollara başvurmakla suçlarken Batı’nın desteğinin yokluğundan şikayet ettiklerine dikkat çeken Cockburn şu değerlendirmelerde bulundu: “Türkiye, yüzlerce insanın ölümüne yol açan ve komplocular biraz başarılı olsa ülkeyi iç savaşa sürükleyecek başarısız darbenin ertesinde AB ve ABD’nin kayıtsızlık olarak gördüğü desteklerine öfkeli bir tepki gösteriyor. Her görüşteki Türkler, AB ve ABD’nin, Türk hükümetini, muhaliflerini gözaltı almada aşırı bir tepkiye karşı uyarmadan önce darbeyi daha açık bir biçimde kınamaları gerektiğine inandıklarını söylüyorlar”. SÜDDEUTSCHE: “TÜRKİYE’NİN YENİ BİR ORDUYA İHTİYACI VAR” Süddeutschegazetesi, Türkiye’nin yeni bir orduya ihtiyacı oluğunu yazdı. “Türkiye’de halkın her türlü siyasi partiden çok orduya destek verdiği dönemler yaşandı. Kimse bu yılların geri gelmesini istemiyor ancak güvenebileceği bir ordu istiyor. 15 Temmuz akşamı ülkeyi koruması gereken askerlerin silahlarını TBMM binasına doğrultması insanları derinden sarstı…” diyen Alman gazetesi, şöyle devam etti: “Şimdi Cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan kendi çıkarları doğrultusunda ordudaki komutanların etkisini azaltmayı başardı. Erdoğan istenmiyordu. Ordu tarafından kendini tehdit altında hissetmemek için ordunun elindeki iktidarı aldı. Ancak şimdiki durum şunu gösteriyor: Ordu, devlet içinde devlet gibi davranmaktan hiç vazgeçmemiş. Orduda hâlâ gerçek şeffaflık ve kontrol eksikliği var. Bu nedenle de Türkiye’nin yeni bir orduya ihtiyacı var”. BILD: “TÜRKİYE’DE İDAM KARAININ ÇIKMAS KESİN GİBİ GÖRÜNÜYOR” Alman Bild Gazetesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Alman devlet televizyonu ARD’deki röportajına dayanarak, “Türkiye’de idam kararının çıkması kesin gibi görünüyor” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ARD televizyonundaki röportajında dile getirdiği, ‘Bakalım halk ne istiyor? Halk biz idam cezasını istiyoruz diyor. Hükümet olarak biz de halkın sesine kulak vermeliyiz’ şeklindeki sözlerini ele alan Alman BİLD gazetesi, “Türkiye’de idam kararının çıkması kesin gibi görünüyor” diye yorumladı. Bild gazetesi ayrıca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Hemen hemen dünyanın her yerinde idam cezası var. Sadece Avrupa’da yok. 53 yıldır Avrupa kapılarında bekliyoruz. İdam cezasını kaldırdık. Değişen birşey olmadı” şeklindeki sözlerini de aktardı KATHIMERINI: “TÜRKİYE-ABD ÇATLAĞI KOLAY ONARILMAYACAK” Kathimerini gazetesi, Türkiye’de 15 Temmuz darbe girişiminin, bir grup darbecinin Atina’dan iltica talebinde bulunmasının da etkisiyle büyük yankı bulduğu belirttiği haberinde, “Darbe girişimi sonrası Türkiye ile ABD arasındaki çatlak kolayca onarılmayacak. Bunun yanında Avrupa ile bağlar da zorlu bir dönemden geçecek” dedi. Yunanistan’da yayınlanan Kathimerini ayrıca, “Türk Cumhurbaşkanı da, haklı olarak Berlin ve Avrupa’nın geri kalanının sert oynamak için artık pek hareket alanının olmadığına inanıyor” dedi. Yunanistan’ın önemli gazetelerinden Kathimerini, ‘Türkiye, Yunanistan ve Batı’ başlıklı haberinde, “Türkiye, son derece karmaşık bir krizin içerisinde. Türkiye’de gerçekten neler olduğunun netleşmesi zaman alacak” şeklinde kaydetti. Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkiye de değinen Yunan gazetesi, “Bu ilişkinin yakın gelecekte daha yakınlaşıp yakınlaşmayacağını görmek ilginç olacak. Önemli bir faktör olan ABD ile çatlak ise, kolayca onarılmayacak. Avrupa ile bağlara gelince zorlu bir dönemden geçilecek, ve göçmenleri yeniden yerleştirme anlaşması için bilinmeyen sonuçlar olacak. Türk Cumhurbaşkanı da haklı olarak Berlin ve Avrupa’nın geri kalanının sert oynamak için artık pek hareket alanının olmadığına inanıyor” ifadelerini kullandı. GÜLEN NEW YORK TIMES’A YAZDI: “İADE TALEBİNE DİRENİN” Türk Silahlı Kuvvetleri içerisindeki bir grup askerin darbe girişiminde bulunmasının ardından ABD’den iadesi istenen Fethullah Gülen, ABD’ye iade taleplerine karşı ‘direnin’ çağrısında bulundu. Fethullah Gülen, ABD’nin New York Times gazetesine kendi adıyla yazdığı makalede, ‘Batılı demokrasilerin ılımlı Müslümanlara ihtiyaç duydukları bir dönemde, ‘hizmet’ içindeki ben ve arkadaşlarım Batı’nın yanında yer aldık’ diyerek “Erdoğan’ın istediğini verme arzusu anlaşılabilir ancak ABD buna direnmeli” ifadelerini kullandı. Türkiye’deki son 40 yılda yaşanan darbelerden en büyük zararı kendisinin gördüğünü öne süren Gülen, darbelere karşı olduğunu söyledi. Türkiye’yi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı batılı ülkelere ‘şikayet eden’Fethullah Gülen, Uluslararası Af Örgütü’nün darbe girişimi sırasında, tutuklananlara işkence yapıldığına ilişkin iddialarını hatırlattı. Darbe girişiminde bulunanların itiraflarını ve kendisiyle bağlantılarını reddeden Gülen, Türkiye’ye iadesiyle ilgili olarak ABD yönetimine seslendi ve “Erdoğan’ın istediğini verme arzusu anlaşılabilir ancak Amerika buna direnmeli” dedi. RUSYA’DAN FLAŞ GÜLEN İDDİASI: “CIA İÇİN ÇALIŞIYOR, İADE EDİLMEZ” Rusya parlamentosu alt kanadı Duma Milletvekili ve Duma Eğitim Komisyonu Başkanı VyaçeslavNikonov, Fetullah Gülen’in ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) için çalıştığını ve ABD’nin Gülen’i Türkiye’ye iade etmeyeceğini öne sürdü. Başarısız darbe girişiminin tartışıldığı Rus devlet televizyonu Rossiya 1’de yayımlanan VoskresniyVeçer programında Rusya Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsü Araştırma Görevlisi RuslanKurbanov şu ifadeleri kullandı: “Türkiye halkı meşru cumhurbaşkanı ve egemenliği için ayağa kalktı. Türkiye’de darbe girişimi yaptıran güçler, Ukrayna’da da darbe yaptı, Rusya’yı da karıştırmak istiyor. Gülen ağını CIA’in kendisi oluşturdu. Gülen’in Yeşil Kart başvurusunun reddi yönündeki kararın düzeltilmesi için açılan davaya destek verenler arasında CIA eski çalışanları George Fidas ve Graham Fuller, ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi MortonAbramowitz gibi isimler var”. Sputnik’te yer alan habere göre, Gülen’in ABD’nin yardımıyla kendi elemanlarını Türk eliti ve devlet makamlarına sızdırdığını öne süren Kurbanov ayrıca, Türkiye halkının kahramanlığı sayesinde darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlandığını söyledi. Rus milletvekili Nikonov da “Bu darbe girişiminde Amerikan izi var. Gülen’in CIA için çalıştığını ve çalışmaya devam ettiğini herkes epey zamandır biliyor. Gülen’i iade etmeyecekler. Bu arada NATO Varşova zirvesinde kimse Erdoğan’ın elini sıkmadı. ABD ve NATO yöneticileri dahil. Çünkü Erdoğan, zirveden 3 gün önce Putin ile barışmıştı” dedi. Şarkiyat ve Uluslararası Araştırmaları Merkezi Direktörü, Türkolog Vladimir Avatkov ise Erdoğan’ın yargı ve eğitim kurumlarından Gülen yanlılarını işten çıkarması konusunda “Rusya’nın çıkarları açısından bu güzel. Böyle de devam etmeli. Fetö Rusya’da da yasaklı. Gülen’in okulları eski Sovyet cumhuriyetlerinde var. Türkiye’de çok güçlü Amerikan karşıtlığı var. Rusya bundan yararlanmalı. Eğer Türkiye yeni Osmanlı ihtiraslarından vazgeçerse bu durumda yeni bir Rus-Türk ilişkileri ile karşılaşabiliriz” dedi.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

PAPAZIN BAĞI: BİR CENNET PARÇASININ HİKAYESİ...

ANKARA’NIN İKİ YÜZYILANA DAMGA VURMUŞ BİR TARİHİ YAPIT: ABİDİNPAŞA KÖŞKÜ

şarap,kadın,şiir...-şiir-