DÜNYA BASININDA TÜRKİYE'DE KADIN HAKLARI...

La Stampa gazetesi, Türkiye’de kadın erkek eşitliğinin eşitliğin hâlâ bir seraptan ibaret olduğunu yazdı. İtalya’da yayınlanan La Stampa gazetesi, ‘Taciz, Şiddet, Adaletsizlik... Kadınların Kutlama Yapmadığı Yerler’ başlıklı haberinde, “Türkiye’de kadı- hâlâ bir seraptan ibaret olduğu ülkeler arasında. Bu ülkeler arasında Hindistan, Mısır, Suudi Arabistan da var. Özgecan Aslan cinayeti Türkiye’de gözlerin yeniden kadına karşı şiddet meselesine çevrilmesine yol açtı. Muhalefete göre kadına karşı şiddet İslamcı parti AKP’nin iktidarında önemli oranda arttı” şeklinde kaydetti. Türkiye’deki sorunun köklerinin toplum yapısındaki muhafazakârlıkla bağlantılı olduğuna ve namus cinayetlerinin de yaygınlaştığına işaret eden İtalyan gazetesi, “Türkiye’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün gündem maddesi kadın cinayetleri oldu. Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın öldürülmesinin ardından, talepler daha gür bir sesle dile getirildi. Kadınlar da ‘Kadını şiddetten koruyan 6284 sayılı kanun uygulanmıyor’ diyorlar” diye yazdı. EL CEZIRE: El Cezire, Türkiye’de kadına yönelik şiddetin artığına dikkat çektiği haberinde, “Kadına yönrlik şiddet artık daha görünür halde” dedi. Katar merkezli El Cezire kanalı, ‘Şiddet Yasası Uygulanmıyor’ başlığını kullandığı haberinde, Türkiye’de son günlerde meydan gelen Gülcan Oğuz cinayeti ve Mehtap Ö.’nün uğradığı saldırıya dikkat çekerken, “Türkiye’de, kadına yönelik şiddet artıyor ve artık daha görünür halde. Kadın hakları savunucuları yıllarca yasal düzenlemenin iyileştirilmesi için deyim yerindeyse kendini paraladı, büyük uğraşlar verdi. Kadına yönelik şiddet açısından Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair 6284 sayılı kanun önemli bir kilometre taşı oldu. Yasa, İstanbul Sözleşmesi temel alınarak hazırlandı. Kadın hakları savunucuları kanunun çıkması için çok emek harcadı. Ancak kadın hakları aktivistlerine göre yasanın var olması kadar uygulanması da önemli. Onlara göre, yasa uygulanmıyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün gündem maddesi kadın cinayetleriydi. Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın öldürülmesinin ardından, talepler daha gür bir sesle dile getirildi. Kadınlar ‘Kadını şiddetten koruyan 6284 sayılı kanun uygulanmıyor’ diyor” sözlerini de kullanıyor. Kamu görevlileri ayak dirediklerini de kaydeden El Cezire, “Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan Gülsüm Kav, kamu görevlilerinin yeterince yeni yasayı kavrayamadıklarını ifade ediyor. Emniyet Genel Müdürlüğü Aile İçi Şiddetle Mücadele Şube Müdürü Tarıkhan Çetiner 2014 yılında 23 kadının, koruma kararı olduğu halde eşleri tarafından öldürüldüğünü açıkladı. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı gönüllüsü Melike Keleş’e göre de 6284 sayılı kanun uygulanmıyor, sadece kağıt üzerinde kalıyor. Bir dönem Birleşmiş Milletler Kadına Yönelik Şiddet Özel Raportörlüğü’nü yapan Profesör Yakın Ertürk ise, Türkiye’nin karnesinin zayıf olmasını, bu anlayıştan yoksun politikalara bağlıyor ve cinsiyetçi yaklaşımların siyasiler tarafından çok fazla sergilendiğini düşünüyor” şeklinde kaydetti. BM TÜRKİYE
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün “kadınların eşitlik, adalet ve barış için bir araya gelmelerinin öyküsü” olduğu "ancak, bugüne kadar bu yolda elde edilen kazanımlar kadına karşı şiddetin tehdidi altında bulunduğu" vurgulanıyor. BM Türkiye, kadına karşı şiddet dünyanın her yerinde ve toplumların her kesiminde görülebilen “yaygın bir insan hakkı ihlali” olarak nitelerken “20 yaşındaki Özgecan Aslan’ın öldürülmesi de bu şiddetin ne kadar ciddi olduğu ve acilen etkin önlemlerin hayata geçirilmesi ile sonlandırılması gerektiğini gözler önüne seriyor” sözlerini kullanıyor. BM Türkiye, 8 Mart dolayısıyla “Kadın Güçlensin ki İnsanlık Güçlensin” sözleriyle yayınladığı bildiride toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda önemli ilerleme sağlanmış olsa da hem dünya genelinde hem de Türkiye’de daha kat edilmesi gereken uzun bir yol var” dedi ve küresel verilerin uluslararası topluluğun vakit geçirmeden ortaklaşa olarak harekete geçmesi gerektiğini gösterdiğini ifade ediyor. Kadınların toplumdaki konumlarının güçlendirilmesinin ve bu nedenle toplumların gelişmesinin önünde bir çok engel bulunduğunu diye BM Türkiye, Dünya genelinde kadınların durumuna ilişkin verileri aktarıldıktan sonra, “Atılan önemli adımlara rağmen Türkiye’de de kadınların konumlarının güçlendirilmesi için yapılması gerekenler var” değerlendirmesi yapılıyor. BM Türkiye şunları söylüyor: “Dünya Ekonomik Forumu’nun 2014 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği İndeksine göre, Türkiye 142 ülke içerisinde 125’inci sırada yer alıyor; kadınların istihdama katılımı ve fırsat eşitliği konusunda 132’inci ve siyasi güçlenme konusunda 113’üncü sırada bulunuyor. Bu rakamlar sonucu Türkiye Avrupa – Orta Asya Bölgesi’nde toplumsal cinsiyet eşitsizliği yüksek olan ülkeler arasında bulunuyor. Üreme sağlığı, toplumsal güçlendirme ve iş gücüne katılımda toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini yansıtan BM Kalkınma Programı (UNDP)’ın Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi’nde (TCEE) Türkiye, 149 ülke arasında 69’uncu sırada yer aldı.” Bunun ardından en son yayımlanan Binyıl Kalkınma Hedefleri (BKH) İlerleme Raporu’na göre, Türkiye’nin ilköğretimde cinsiyet eşitliğini sağlama amacına neredeyse ulaştığı, ancak ortaöğretime devam edemeyen kızların oranının dikkate değer olduğu görüldüğü anlatılıyor ve yetersiz çocuk ve yaşlı bakım hizmetleri, işgücü piyasasında cinsiyet temelinde ayrışmış işler ve ataerkil düşünce yapısı kadınların işgücü piyasasına girmelerini engelleyen nedenler arasında bulunduğu ifade ediliyor. 2013 yılında erkeklerin işgücüne katılım oranı yüzde 71,5 iken, bu oran kadınlar için yüzde 30,8 düzeyinde bulunduğu ve yüzde 50.3 olan dünya ortalamasının ve Gelişmiş Ekonomiler ve Avrupa Birliği ortalaması olan yüzde 52.9’un gerisinde kaldığının altı çizildikten sonra “kadının toplumdaki konumunun güçlendirilmesinin BM kuruluşlarının Türkiye’deki ana çalışma alanlarından birini oluşturduğu”na işaret ediliyor ve bu çalışmalara ilişkin ayrıntılı bilgiler aktarılıyor. -HAZİRAN SEÇİMİ ÖNCESİ YENİ PROJE BAŞLATILIYOR- Bu arada, “Haziran’da gerçekleşecek genel seçimler öncesinde, BM Kadın Birimi toplumsal cinsiyet eşitliğini ve kadınların liderliğini ve de Türkiye’de siyasete katılımlarını geliştirmeye yönelik önemli bir proje başlatıyor” deniliyor. Projenin de Parlamentolararası Birlik (IPU) işbirliğiyle yürütülecek olup İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı (SIDA) tarafından mali olarak desteklendiği anlatılıyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

PAPAZIN BAĞI: BİR CENNET PARÇASININ HİKAYESİ...

ANKARA’NIN İKİ YÜZYILANA DAMGA VURMUŞ BİR TARİHİ YAPIT: ABİDİNPAŞA KÖŞKÜ

şarap,kadın,şiir...-şiir-