FARUK LOLOĞLU SPUTNIK’E KONUŞTU: “TÜRK ASKERLERİNİN MUSUL OPERASYONUNUN PARÇASI OLMASI ÇOK VAHİM HATA OLUR”

Faruk Loloğlu, Musul’da IŞİD’e karşı yapılması planlanan operasyona değindiği konuşmasında,“Türkiye’nin Musul operasyonuna doğrudan katılması, yani Türk askerlerinin bu operasyonun bir parçası olması, çok vahim bir hata olur” dedi. Rusya’nın Sesi Radyosu ve RIA Novosti Haber Ajansı’nın güçlerini birleştirmesiyle kurulan küresel yeni medya ağı Sputnik’e konuşan CHP Adana Milletvekili Faruk Loğoğlu, BM kararı veya Irak Hükümeti’nin daveti olmadan Musul’a yapılacak bir operasyonun uluslararası hukuka aykırı olduğuna Türk askerlerinin böyle bir operasyona katılımının da çok kalıcı ve olumsuz etkilerinin olacağına dikkat çekerken, ABD’nin Türkiye’nin, Musul operasyonuna doğrudan katılımını sağlamak için çaba sarfettiğini kaydetti. Loloğlu, “Umarım ikna edemez. Çünkü Türkiye’nin Musul operasyonuna doğrudan katılması, yani Türk askerlerinin bu operasyonun bir parçası olması, çok vahim bir hata olur” dedi. Loloğlu şöyle devam etti: “Bu, uluslararası hukuka da aykırı olur. Böyle bir operasyona bölge dışı ülkelerin katılması için ya bir Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararının ya da Irak Hükümeti’nin davetinin olması gerekir. Bunların ikisinin de olmaması durumunda, bu, uluslararası hukuka aykırı olur. Her halükarda Türkiye, bir bölge ülkesi olduğu için ve Arap ülkeleriyle, özellikle komşu Irak ve Suriye ile özel ilişkileri olduğu için; Türk askerlerinin böyle bir operasyonun içinde yer almasının, çok kalıcı olumsuz etkileri olur”. Bir soru üzerine bölgede ciddi bir gerginlik, ciddi bir kutuplaşmanın olduğunu ifade eden Loğoğlu, bu kutuplaşmanın kaynağında da mezhepsel bir ayırımın bulunduğunu belirterek, “Yani, İran’ın etkisi, IŞİD’in etkisi, buna karşı bölge ülkelerinin tepkileri söz konusu. Bütün bunlar bölgede bir mezhepsel kutuplaşmanın giderek arttığını gösteriyor” dedi. CHP Milletvekili ayrıca şu değerlendirmelerde bulundu: “Musul’da bu şekilde bir harekat, bana göre Irak güçlerine bırakılmalıdır. Çünkü değişik ülkelerin bu işe karışması, bölgedeki mezhepsel kutuplaşmayı daha da arttıracaktır. Bu, bazıların işine de gelebilir. Yani, Suudi Arabistan bugün, İran’a karşı bir cephe oluşturmaya çalışıyor. Bunun içine Türkiye ve Mısır’ı da çekmeye çalışıyor. Bu yanlıştır. Bölgenin, mezhepsel kutuplaşmayı arttıracak adımlara değil, tam tersine mezhepsel ayrışmaları geriye itecek, daha etkisiz hale getirecek yaklaşımlara ihtiyacı var”.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

PAPAZIN BAĞI: BİR CENNET PARÇASININ HİKAYESİ...

ANKARA’NIN İKİ YÜZYILANA DAMGA VURMUŞ BİR TARİHİ YAPIT: ABİDİNPAŞA KÖŞKÜ

şarap,kadın,şiir...-şiir-