NEW YORK TIMES: “YAŞAR KEMAL, TÜRK DEVLETİYLE DEFALARCA KARŞI KARŞIYA GELDİ” New York Times gazetesi, yazar Yaşar Kemal’in vefatına yer verdiği makalesinde, “Yaşar Kemal, ülkenin küresel boyuttaki ilk romancısı olarak yükselirken, Türk devletiyle defalarca karşı karşıya geldi” diye yazdı. Amerikan New York Times gazetesi, ‘Yaşar Kemal, Usta Türk Romancısı ve Keskin Siyasi Eleştirici Öldü’ başlığını kullandığı haberinde, “Yaşar Kemal, ülkenin küresel boyuttaki ilk romancısı olarak yükselirken, Türk devletiyle defalarca karşı karşıya geldi” şeklinde kaydetti. Yaşar Kemal’in yaşamını, eserlerini ve siyasi duruşunu da yansıtan ABD’li gazete, “Yaşar Kemal’in en ünlü eseri İnce Mehmet’te kahramanın nasıl baskı altındaki komşularının davasını benimsediği anlatılıyor. Yaşar Kemal’in Kürt haklarının açık bir savunucusu ve ülkesinin liderlerinin keskin bir eleştirmeni olarak başı sık sık derde girdi” ifadelerini kullandı. Kemal’in siyasi duruşuna da dikkat çeken New York Times, genç bir gazeteci iken tarihi Akdamar Ermeni kilisesinin yıkılmasını önlemede kilit bir rol oynadığına ve Nazım Hikmet ile dostluğuna vurgu yaptı.
WASHINGTON POST: “YAŞAR KEMAL’İN TOPLUMSAL ADALETSİZLİKLERE ODAKLANMASI, ÜLKENİN OTORİTERLERİYLE ÇATIŞMASINA YOL AÇTI” Washington Post gazetesi de usta yazar Yaşar Kemal’in yaşamını yitirmesine dikkat çektiği haberinde, “Yaşar Kemal’in toplumsal adaletsizliklere odaklanması onun ülkenin otoriteleriyle çatışmasına yol açtı” dedi. Amerikan Washington Post gazetesi, “Yaşar Kemal’in toplumsal adaletsizliklere odaklanması onun ülkenin otoriteleriyle çatışmasına yol açtı. Onun insan doğasının derinliklerini keşfetme ve karakterlerinin evrensel özelliklerini ortaya çıkarma yeteneği, romanlarının toplumun bütün kesimlerine erişebilmesini sağladı” ifadelerini kullandı. Yaşar Kemal’in ‘Ben Kürt kökenli bir Türk yazarıyım’ şeklindeki sözüne de vurgu yapan ABD’li gazete, “1990’ların ortalarında özerklik isteyen Kürt gerillalarıyla Türk birlikleri arasındaki çatışmalar sırasında sesini yükseltti. Alman dergisi Der Spiegel’de yayınlanan ve Türk ordusunu Kürt köylerini yok etmekle suçlayan bir yazısından ötürü yargılanıp aklandı. Yaşar Kemal’in, bu davada aklanması uzun sürecek bir mücadelede atılmış bir adım olarak görüldü” ifadelerini kullandı. Washington Post ayrıca, Yaşar Kemal’in, ‘Benim hayatım Türk diline, Türk kültürüne adanmıştır. Ben ayrı bir Kürt devleti istemiyorum, kimse istemiyor. Kürtlerin bütün istediği, evrensel insan haklarıdır, dillerini, kültürlerini ve kimliklerini koruma hakkıdır’ şeklindeki sözlerini de aktardı. AMERİKA’NIN SESİ (VOA): “BİR GÜZEL İNSAN DAHA ATINA BİNİP GİTTİ” Amerika’nın Sesi, büyük yazar Yaşar Kemal’in tedavi gördüğü İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde yaşamını yitirmesine dikkat çektiği makalesinde, “Bir güzel insan daha atına binip gitti” dedi. Amerika’nın Sesi, “Gazetecilik ve yazarlık hayatında defalarca kovuşturmaya uğradı ve yargılandı” dediği makalesinde, “Bir güzel insan daha atına binip gitti. Yaşar Kemal’in okurları, sosyal medyada Demirciler Çarşısı Cinayeti’nde yazmış olduğu ‘O iyi atlar, o iyi insanları aldılar, çektiler, gittiler’ cümlesine sık sık atıfta bulunarak onu andılar” ifadelerini kullandı. Amerika’nın Sesi şöyle devam etti: “Yaşar Kemal, ırgatlık, şoförlük, kontrolörlük, gazetecilik yaptı. Türkçenin en büyük yazarlarından biri olarak kabul edildi. Ödüller aldı. Nobel Edebiyat Ödülleri’ne aday gösterilen ilk Türk romancısı olan Yaşar Kemal’in gazetecilik ve yazarlık yaşamı başarılarla dolu. 1950 yılında komünizm propagandası yaptığı gerekçesiyle bir yılı aşkın süre hapis yatan Yaşar Kemal, gazetecilik ve yazarlık hayatında defalarca kovuşturmaya uğradı ve yargılandı”. DEUTSCHE WELLE: “İNCE MEMED ÖKSÜZ KALDI” Deutsche Welle, büyük yazar Yaşar Kemal’in ölümünü “İnce Mehmed Öksüz Kaldı” diyerek duyurdu. Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle, “İnce memed öksüz kaldı” dediği haberinde, “Türk edebiyatı denince akla gelen ilk isimlerden olan Yaşar Kemal, öykü, deneme ve roman gibi türlerde sayısız eser verdi. Yaşar Kemal’in ilk kitabı öykülerden oluşan Sarı Sıcak 1952 yılında yayınlandı. Türk edebiyatında olduğu kadar dünya edebiyatında da büyük bir yere sahip olan Sarı Sıcak’ta bir eşkıyanın ağalık sistemine karşı mücadelesi anlatıldı. İnce Memed’in ilk cildi 1955 yılında okuyucuyla buluştu. Dört ciltten oluşan İnce Memed bugüne kadar 40’tan fazla dile çevrildi. 1955-1984 yılları arasında öykü, roman, röportaj ile makalelerinden oluşan 33 kitabı yayınlandı. Betimlemeleri ile kendine özgü, destansı bir dil yaratan Yaşar Kemal, Çukurova’nın doğası ve insansı bölgeyi hiç görmemiş okurlara bile yakın hale getirmeyi başardı” dedi. “Öyle ki yakın dostu Nobel ödüllü Alman yazar Günter Grass 1997 yılında Yaşar Kemal Alman Yayıncıları Birliği’nin Barış Ödülü’ne layık görüldüğünde yaptığı konuşmada, Kemal’in kitaplarına atıfta bulunarak, Anadolu’da hiç bulunmamış olmasına karşın, bölgeyi ve bölge sorunlarını iyi tanıdığını söylemiş ve Kemal’in tasvir gücüne övgüler sıralamıştı” ifadelerini kullanan Deutsche Welle, “Grass, Yaşar Kemal’in bir ‘insan hakları avukatı’ olarak yazdığını vurgulamıştı. Yaşar Kemal kitaplarında yoksulların, köylülerin, toprak ağalığı baskısı altındaki, geleneklerin kıskacındaki insanların, göç ettirilenlerin, ezilenlerin hikayelerini anlatmayı sürdürdü” şeklinde kaydetti. Kemal’in 1998 yılında kurulan PEN Yazarlar Derneği’nin ilk başkanı olduğunu da kaydeden Deutsche Welle, “Yazar 1995’te Der Spiegel dergisindeki Türkiye’deki Kürt ve insan hakları sorunları konusundaki yazısı nedeniyle Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde yargılandı, aklandı. Aynı yıl Index on Cencorship’teki yazısı nedeniyle 1 yıl hapis cezasına çarptırıldı, cezası tecil edildi” sözleriyle makalesini noktaladı. BBC: “ÇELTİK TARLALARINDAN, YAZAR USTALIĞINA” BBC, yazar Yaşar Kemal’in ölümünü duyurduğu haberinde, “Çeltik tarlalarından yazar ustalığına” yorumu yaptı. “Çeltik tarlalarından yazar ustalığına, ırgat kâtipliği, ırgatbaşılık, öğretmen vekilliği, kütüphane memurluğu, traktör sürücülüğü, çeltik tarlalarında kontrolörlük” diyen İngiliz yayın kuruluşu BBC, “Osmaniye’nin bir köyünde 1923’te (nüfus kaydına göre 1926) dünyaya gelen Kemal Sadık Gökçeli, ortaokulu son sınıfta terk ettikten sonra bu tür işlerde çalışmaya başlamıştı. Daha o zamandan şiirler kaleme alıyordu. O şiirler, Gökçeli’nin hayatını yönlendirecek, onu yazarlığa ve ‘Yaşar Kemal’ olmaya sürükleyecekti” ifadelerini kullandı. “Hayatına gaz kontrol memurluğu, çeltik tarlalarında kontrolörlük, arzuhalcilik ve komünizm propagandası suçlamasıyla mahpusluk girecek, 1951’de salıverilmesinden sonra ise ‘Yaşar Kemal’ dünyaya gelecekti” diyen BBC, “Cumhuriyet gazetesinde, ileride tüm Türkiye’nin tanıyacağı imzayla fıkra ve röportajları yayınlanmaya başladı. Cumhuriyet serüveni 1963’e kadar sürecek, bu arada ilk öykü ve romanlarını yazacaktı. İlk öykü kitabı ‘Sarı Sıcak’, ilk romanı ise Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olacak ‘İnce Memed’ oldu” şeklinde kaydetti. BBC şöyle devam etti: “Ardı ardına öyküler, romanlar gelecek, Yaşar Kemal yıllar içinde efsanevi bir yazara dönüşecekti. Yaşar Kemal ilk gençlik yıllarında benimsediği sol kimliğini yıllar içinde de sürdürdü. Birçok hapis ve davayla karşı karşıya kaldı. Kemal’in politik olarak en aktif olduğu dönemlerden biri Türkiye İşçi Partisi süreciydi. 1962’de girdiği Türkiye İşçi Partisi’nde genel yönetim kurulu üyeliği, merkez yürütme kurulu üyeliği görevlerinde bulundu. İlerleyen yıllarda ifade özgürlüğünden Kürt sorununa birçok konuda fikirlerini kamuoyuyla paylaştı. Yaşar Kemal sadece Türk değil dünya edebiyatının da parçasıydı. Kitapları 40’tan fazla dile çevrildi. Kitaplarının yayıncısı Yapı Kredi Yayınları’nın kendisi için hazırladığı özel internet sitesinde, 2Şaşırtıcı imgelemi, insan ruhunun derinliklerini kavrayışı, anlatımının şiirselliğiyle yalnızca Türk romanının değil dünya edebiyatının da önde gelen isimlerinden biri’ olarak tanımlanıyor”. GUARDIAN: “KEMAL, İKİ TAŞTAN SEVECEN VE BÜYÜLEYİCİ BİR ÖYKÜ ÇIKARTABİLİR” Guardian gazetesi, Yaşar Kemal’in ölümüne yer ayırdığı haberinde, “Yaşar Kemal geleneklerin en eskisinde, Homeros geleneğinde yazan bir romancıdır, başka hiçbir sesi olmayan insanların sözcüsüdür” diye yazdı. Gazete ayrıca, Kemal iki taştan sevecen ve büyüleyici bir öykü çıkartabilir” dedi. İngiliz Guardian gazetesi, Yaşar Kemal’in yakın dostu, ünlü sinema yönetmeni Elia Kazan’ın, “Yaşar Kemal geleneklerin en eskisinde, Homeros geleneğinde yazan bir romancıdır, başka hiçbir sesi olmayan insanların sözcüsüdür” şeklindeki sözlerini aktardığı haberinde, Türkiyeli okurların yakından tanıdığı ünlü yazar John Berger’ın, “Yaşar Kemal bin kilometre boyundadır ve iki taştan sevecen ve büyüleyici bir öykü çıkartabilir” sözlerine de yer verdi. LE MONDE: “YAŞAR KEMAL: SOLUN MİLİTANI” Le Monde gazetesi ise Yaşar Kemal’in hayatını kaybetmesine dikkat çektiği makalesinde, “Yaşar Kemal solun militanı” dedi. Fransız Le Monde gazetesi, ‘Yaşar Kemal: Her Şeyden Önce Özgürlük’ başlıklı haberinde, “Yaşar Kemal solun militanı. Büyük yazar, solcu hayatının büyük bir bölümünü mahkeme koridorlarında kendini ve arkadaşlarını savunarak geçirdi.1966’dan 1971’e kadar kısa kısa sürekli cezalara çarptırıldı. 1996’da kendini yeniden suçlamaların ortasında buldu. Devlet Güvenlik Mahkemesi, ‘Türkiye’nin üstündeki karanlık gökyüzü’ yazısında Türklere hakaret ettiği gerekçesiyle 20 ay hapis cezasına çarptırdı ancak cezası ertelendi. Birçok ödülün dışında sonunda 2006’da Nobel ödülüne de aday gösterildi. Bir keresinde ‘Sorunları yazmıyorum, bir kitle için de yazmıyorum, kendim için de yazmıyorum, sadece yazıyorum’ demişti” ifadelerini kullandı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

PAPAZIN BAĞI: BİR CENNET PARÇASININ HİKAYESİ...

ANKARA’NIN İKİ YÜZYILANA DAMGA VURMUŞ BİR TARİHİ YAPIT: ABİDİNPAŞA KÖŞKÜ

şarap,kadın,şiir...-şiir-