BBC: “2014, TÜRKİYE-ABD İLİŞKİLERİ AÇISINDAN KÖTÜ BİR YIL OLDU”
BBC Türkiye-ABD ilişkilerini ele aldığı haber analizinde, “2014, ABD-Türkiye ilişkileri açısından kötü başlayıp pek de iyi bitmeyeceği görülen bir yıl oldu” dedi.
“Geçen yıl Aralık ayında ortalığa saçılan yolsuzluk iddiaları ve dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan’ın ilk önceleri ABD’nin Ankara’daki büyükelçisi de dahil olmak üzere, olanlardan Batı’yı da suçlaması, 2014’e girerken iki ülke arasında, Gezi protestolarındaki ayrışmalardan dolayı zaten soğuk olan ilişkilere yeni zorluklar eklemişti” ifadelerini kullanan İngiliz yayın kuruluşu BBC, “ 2014’ün Eylül ayına gelindiğinde ise, IŞİD’e karşı yeni bir strateji izlemeye karar veren Obama yönetimi, tam da o dönemde henüz cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanan Erdoğan’la yeniden yakınlaştı. ABD’nin etkili bakanlarının ve yetkililerinin arka arkaya düzenledikleri Türkiye ziyaretlerini, Başkan Yardımcısı Joe Biden’in ziyareti izledi.2014 yılı sonuna geldiğimizde ise, bütün bu üst düzey ziyaretlere rağmen, ABD ile Türkiye’nin üstünde bir türlü anlaşamadığı bir dizi sorunlar ilişkilere gerginlik yüklüyor. Suriye’de Esad ve IŞİD’e karşı izlenecek stratejilerde farklılıklardan Filistin ve Mısır gibi bölgesel konulara kadar, Ankara ve Washington aynı sayfada buluşamıyor” şeklinde kaydetti.
Washington’da Türkiye-ABD ilişkilerini yakından izleyen Amerikalı bir kaynağın, “Türkiye ile ABD arasındaki diyalog yollarında ciddi sıkıntılar var. Her iki tarafın birbirine dedikleri diğerinin adeta bir kulağından girip diğerinden çıkıyor” şeklindeki sözlerini aktaran BBC, “Türkiye’de bütün hızı ile süren Gülen Cemaati ile iktidar arasındaki mücadele de, bugünlerde ABD ile olan ilişkilere eklemlenen, önümüzdeki aylarda da sıkça isminin geçeceği bir başka konuya evriliyor. Son süreçte Fethullah Gülen için bir yakalama kararının çıkartılması, hükümet yetkililerinin demeçlerine göre, ABD’den Gülen’i geri isteme talebine dönüşecek” dedi.
BBC haberinde ayrıca, Merkezi Washington’da bulunan sivil toplum kuruluşu Freedom House’un ifade ve basın özgürlüğü konularındaki yetkili ismi Karlen Karlekar’ın, “Türkiye’de Gülen Cemaati’ne yakın olarak bilinen medyanın hedef alınması ve ülkedeki en büyük gazetelerden birinin genel yayın yönetmeninin gözaltına alınması ABD’de endişeyle karşılandı ve ben de bu gelişmeleri çok kaygı verici buluyorum. Eğer suçlamalar varsa, uygun olanı, delillerin ortaya konması ve dava açılmasıdır. Sadece suçlama yapmak ve tutuklama yapmak olmaz. Hedefe konan medya grupları AKP hükümeti hakkında bir yıl kadar önce ortaya çıkan çok ciddi yolsuzluklara dikkat çeken medya grupları oldu ve bu durum kilit önemde bir faktör. Hükümet kendi hakkındaki yolsuzluk gibi negatif durumların ortaya çıkarılmasını tabii ki istemiyor” şeklindeki sözlerine de yer verdi.
BBC haberinde ayrıca, Boston Üniversitesi’nde çalışan antropolog ve ‘Müslüman Milliyetçilik ve Yeni Türkler’ adlı kitabın da yazarı olan Jenny White’ın, AKP’nin 12 yılı ve değişimleriyle ilgili, “2000 öncesindeki Batı’ya karşı farklı paranoya ve şüpheleriyle bilinen Kemalistler ile günümüz iktidarı tam anlamıyla yer değiştirdi ve bir deja vu yaşandı. Erdoğan’ın hükümeti Kıbrıs, Ermeni veya Kürt konularında ilk yıllarda tabuları yıktı. Erdoğan’ın 2011’e kadar dünyada saygı duyulan liderler içinde bulundu ama bu hızlıca değişti. Erdoğan’ın yönetim şekli, tek adam showa dönüştü ve bu değişim 2011’deki seçim zaferiyle başladı. Müslüman Kardeşler’e yakın olan Mursi hükümetinin Mısır’da düşmesi, Gezi protestoları ve yolsuzluk skandalları, Erdoğan’ın tek adamlığa dönüşümünde önemli roller oynadı” şeklindeki açıklamalarını da aktardı.
Yorumlar
Yorum Gönder