Wall Street Journal gazetesi, “Moskova, Ankara ile bağlarını güçlendirirken Brüksel Türkiye’ye kur yapıyor” diye yazdı.
‘AB, Türkiye İle Bağlarını Güçlendirmek İstiyor’ başlığını kullanan ABD’li gazete, “Avrupa Birliği’nden çok üst düzey bir heyeti jeopolitik meydan okumaları arasında Ankara’ya yaptı ziyaret yaptı. Türkiye ve AB işbirliğini iyileştirmeyi taahhüt etti. Aralarındaki ortaklık son yıllarda zayıfladı. Ankara’da görüşmelerde IŞID’le mücadele ve Türkiye üzerinden örgüte katılan yabancı savaşçıları sorunun ele alındı. AB yetkilileri Türkiye ile istihbarat ve diplomatik işbirliğinin de artırılacağını söylüyorlar. Moskova Batı’nın Ukrayna’daki eylemlerinden dolayı Rusya’yı cezalandırma çabalarını baltalamak amacıyla Ankara ile bağlarını güçlendirmeye çalışırken Brüksel, Türkiye’ye kur yapmaya istekli. Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’in geçen hafta Güney Akım projesinin yerine Türkiye üzerinden bir boru hattı döşeneceğini açıklamasının ardından AB için Türkiye ile bağları yeniden teyit etmek daha önem kazandı. Buna karşın, AB için Türkiye ile bağları güçlendirmenin bir yolu, Türkiye’nin durgun katılım müzakerelerini canlandırmaktır ancak iki taraf, müzakerelerin temposunda birden bire bir değişiklik olması olasılığını hafifsediler” yorumunu yaptığı haberine şöyle devam etti:
“Mayıs 2012’de ilişkiyi güçlendirmek için yapılan benzer bir çaba, sonraki yılda Türkiye’de ülke çapındaki hükümet karşıtı gösterilerin bastırılması, yolsuzluk skandalları ve sosyal medya yasakları üzerine etkisizleştirildi. Brüksel, hükümeti eleştirdi ve o dönemde başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AB üyelerini huzursuzluğu teşvik etmekle suçladı”.
London School of Economics’in kıdemli araştırmacısı James Ker-Lindsay’ın “Türkiye-AB ilişkilerine genişleme açısından baktığınızda berbat durumda ve iyileşecek gibi değil. Yine, bu komşuluk politikası perspektifinden önemli bir ziyaret. Rusya’nın, Ortadoğu ve belki Kıbrıs gibi alanlarda diyalog kanallarını açık tutması önemlidir” şeklindeki sözlerini de aktaran ABD’li gazete, “Türkiye’nin yeni pazarları açmak ve bölgesel konumunu güçlendirme çabası sınırlarındaki karışıklıklar ile Kahire ve diğer yerlerdeki yeni rejimlerden uzak durması ile başarısız oldu. Bu da Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı olan AB’ye ekonomik olarak daha da dayanmasına yol açtı. AB üyesi olan Kıbrıs Rum Kesimi Türkiye tarafından tanınmadı. Bazı büyük AB ülkeleri ise Ankara’nın katılım müzakerelerinde ilerlemeyi bloke ettiler. Türkiye’nin, resmen aday olduğu 2005 yılından bu yana taraflar, Ankara’nın birliğe katılmak için yerine getirmesi gereken 35 politika alanında sadece 14’ünde müzakereleri açtı. Son fasıl ise, üç yıllık bir aradan sonra Kasım 2013’de açıldı” ifadeleriyle noktaladı.
Yorumlar
Yorum Gönder