AMERİKA’NIN SESİ BAŞKANLIK SİSTEMİNİ DERLEDİ
“TBMM’de bugünkü tablo itibariyle
sunulacak anayasa değişikliği teklifi, adı Cumhurbaşkanlığı Sistemi olarak
Başkanlık Sistemi’ne geçilmesini ve yetkileri sınırlandırılmış yasama
karşısında güçlendirilmiş, tek kişiye (Cumhurbaşkanı’na) odaklı yürütme öngörüyor”
diyen Amerika’nın Sesi haber portalının derlemesi şöyle:
TBMM Genel
Kurulu’nda Anayasa değişikliği teklifinin 18. maddesi de kabul edildi. Böylece
Anayasa değişikliği teklifi üzerinde 1. tur tamamlanmış oldu. İlk tur oylamada
344 kabul, 131 ret oyu kullanılırken, 2 oy boş, 3 oy geçersiz ve 1 oy de
çekimser çıktı.
TBMM Genel
Kurulu’nda bugün AKP’nin imzasıyla ve MHP’nin desteğiyle hazırlanan anayasa
değişikliği teklifi, 1. tur oylaması sonuçları bakımından halk oylamasına
sunulacak gibi görünüyor.
Anayasa’nın
mevcut 175’nci maddesi uyarınca teklif, anayasa değişikliği olması nedeniyle
TBMM Genel Kurulu’nda iki kez görüşülmek zorunda. TBMM İç Tüzüğü çerçevesinde,
anayasa değişikliği teklifi üzerinde 2. tur oylama ise, iki gün sonra
yapılabilecek. TBMM Genel Kurulu’nda 2. tur oylama sonucunda, 330 milletvekili
veya daha fazlası “kabul” oyu kullanırsa teklif Meclis’ten geçmiş kabul
edilecek. Bunun ardından Cumhurbaşkanı’nın imzasıyla halk oylamasına sunulmak
üzere Resmi Gazete’de yayımlanacak.
TBMM Başkanlığı’na
teklif 10 Aralık’ta AKP’li 316 vekilin imzası ve MHP’nin ortaklığıyla
sunulduğunda 21 madde halindeydi. Anayasa Komisyonu’nda, 9 günlük kesintisiz
maraton görüşmeleri sonucunda 18 maddeye düşürülerek, AKP ve MHP’nin oylarıyla
kabul edildi. Teklif, TBMM Genel Kurulu’ndan 7 gün boyunca geceden sabah
saatlerine kadar uzayan oturumlarda jet hızıyla geçirildi. Bu süreçte
görüşmeler, Meclis TV’nin canlı yayın saatleri ve günleri dışında gerçekleştiği
için CHP’li milletvekilleri sosyal medya hesapları üzerinden canlı yayınlarıyla
“yurttaş gazeteciliği” kavramında ilginç bir örneğe imza attı.
Mevcut haliyle
18 maddelik teklifte, 1982 Anayasası’nın kritik maddelerindeki değişiklikler
ile parlamenter sistem yerine adı “Cumhurbaşkanlığı Sistemi” olarak Başkanlık
Sistemi’ne geçilmesi planlanıyor. Teklifte 1982 Anayasası’ndan Türk mevzuat
sisteminde yer aldığı şekilde “2709 sayılı Kanun” olarak söz ediliyor.
Cumhurbaşkanı hangi yetkilere sahip
olacak?
Anayasa
değişikliği teklifine bakıldığında; “Başkan” konumundaki Cumhurbaşkanı,
kendisine tanınmış yetkiler bakımından “Yürütme” gücünü tek başına elinde toplanmasıyla
dikkat çekiyor. Teklifte Cumhurbaşkanı’nın yetkilerine ilişkin öngörülen
değişiklikler özetle şöyle:
·
Cumhurbaşkanı
mevcut durumda olduğu gibi “devletin başı” olmaya devam edecek. Ama artık
yürütme gücünün de başı olacak. Başbakanlık kurumu ortadan kaldırılacak.
·
Cumhurbaşkanı,
TBMM adına Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) başkomutanı olmaya devam edecek.
·
Cumhurbaşkanı,
kanun niteliğinde kararname yayımlayabilecek. Anayasa’da kanunla düzenlenmesi
öngörülmüş ve mevcut durumda kanunlarda açıkça düzenlenmiş konularda kararname
çıkarılamayacak. Cumhurbaşkanı, kararnameler veya kanunlar için yönetmelik de
çıkarabilecek. Eğer TBMM, bir konuyu kanun ile düzenlerse o konuyla ilgili
yayımlanmış Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ise hükümsüz (geçersiz) hale gelecek.
·
Cumhurbaşkanı’nın
bir veya birden fazla yardımcısı olabilecek.
·
Cumhurbaşkanı’nın
bir siyasi parti ile bağı olabilecek. Cumhurbaşkanı’nın tarafsızlığına ilişkin
madde anayasadan çıkarılacak.
·
Halk
oylamasıyla Cumhurbaşkanı seçimi ile ilgili mevcut koşulların yanı sıra en az
100 bin seçmen tarafından da Cumhurbaşkanlığı’na aday gösterilmesi söz konusu
olacak.
·
TBMM’yi
fesh edebilecek, OHAL’de insan haklarını askıya alabilecek
·
Cumhurbaşkanı,
tek başına bakanları atayacabilecek veya görevlerine son verebilecek.
·
Cumhurbaşkanı,
üst düzey kamu yöneticilerini de atayabilecek. Bu hükümde kısıtlayıcı bir ifade
bulunmaması itibariyle Türkiye’deki bürokratik yapıda “üst düzey” kavramıyla
pek çok atama yetkisi, tek başına Cumhurbaşkanı tarafından kullanılabilecek.
·
Bakanlık
kurulması, kaldırılması, görevleri ve yetkileri Cumhurbaşkanı tarafından
kararname ile gerçekleştirilecek.
·
Sıkıyönetim
uygulaması anayasadan çıkarılacak ancak OHAL ilan etme yetkisi, Cumhurbaşkanı’na
verilecek. OHAL ilanı kararları, Meclis’in onayına sunulacak.
·
Cumhurbaşkanı’na
TBMM’yi fesih yetkisi verilecek. Ancak bu durumda kendi görevi de sona erecek.
·
OHAL’in
uzatma süresi ise, mevcut anayasada 3 aylık periyodlarla yapılıyor. Ancak
teklif itibariyle Cumhurbaşkanı, OHAL’i 4 aylık periyotlarla uzatabilecek.
·
Cumhurbaşkanı,
Anayasa’nın 104’ncü maddesindeki kanun hükmünde kararname (KHK) çıkarılmasıyla
ilgili “temel haklar ve siyasi haklarla ilgili kısıtlayıcı KHK çıkarılmaması”
hükmüne de tabii olmayacak. Cumhurbaşkanı, OHAL’de insan temel hak ve hürriyetleri
ile siyasi haklar alanını etkileyebilecek kararname çıkarabilecek.
Cumhurbaşkanı
artık yürütme organı başı olması ve parti bağı yüzünden tarafsız olmaması
itibariyle mevcut anayasadan farklı şekilde yargılanabilecek. AKP’nin teklife
ilişkin en önemli savunma noktasını Cumhurbaşkanı’nın artık yargılanabileceği
argümanı oluşturuyor. Ancak muhalefet, Cumhurbaşkanı ile aynı anda
oluşturulacak yasama eliyle yargılama yolunun açılamayacak oluşuna dikkat
çekiyor. Cumhurbaşkanı’nın yargılanmasında, mevcut Anayasa’daki “Sorumluluk ve
sorumsuzluk hali” başlıklı 105. madde tümüyle değiştirilecek.
·
Cumhurbaşkanı
hakkında bir suç işlediği iddiasıyla TBMM üye tam sayısının (600 milletvekili
olacak) salt çoğunluğunun (301 milletvekili) önergesiyle soruşturma açılması
istenebilecek.
·
Meclis,
Cumhurbaşkanı hakkında soruşturma talebi önergesini en geç 1 ay içerisinde
görüşecek. Ve üye tam sayısının (600 milletvekili) beşte üçünün (360
milletvekili) gizli oyuyla soruşturma açılmasına karar verebilecek. - Hakkında
soruşturma kararı verilmiş Cumhurbaşkanı ise, seçim yapılmasına karar
veremeyecek.
·
Soruşturma
açılması halinde bugünkü anayasada bakanlar hakkında olduğu gibi her siyasi
partiden TBMM’deki sandalye sayısına bağlı olarak temsilcilerin yer alacağı 15
kişilik Komisyon oluşturulacak.
·
Eğer
Komisyon, Cumhurbaşkanı’nın yargılanması yönünde karar verirse ilgili süreç
sonunda TBMM’de üye tam sayısının (600 milletvekili) üçte ikisinin (400
milletvekili) gizli oyuyla Yüce Divan’a sevk edilebilecek. Bu durumda,
Cumhurbaşkanı, Yüce Divan konumundaki Anayasa Mahkemesi’nde yargılanacak.
·
Yüce
Divan’da seçilmeye engel bir suçtan mahkum edilen Cumhurbaşkanı’nın görevi sona
erecek.
·
Cumhurbaşkanı’nın
görevde işlediği iddia edilen suçlar ile yargılama ise görevi bittikten sonra
yapılabilecek.
TBMM yetkileri tırpanlanıyor ve
yapısı değişiyor
·
TBMM
çatısı altında mevcut 550 olan milletvekili sayısı 600’e çıkarılacak.
·
Anayasa’daki
TBMM yetkileriyle ilgili 87’nci madde de değiştirilecek. Teklife göre; TBMM’nin
mevcut anayasadaki “Bakanlar Kurulunu ve bakanları denetlemek; Bakanlar Kurulu’na
belli konularda kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi vermek” yetkisi
elinden alınacak.
·
Anayasa’da
“TBMM’nin bilgi edinme ve denetim yolları” başlıklı 98’nci maddesi de
değiştirilecek. Teklife göre; maddeye, “Genel görüşme ve Meclis araştırmasına
yürütme adına herhangi bir temsilci katılamaz.” hükmü eklenecek.
·
Teklifte
Anayasa’da “TBMM’nin bilgi edinme ve denetim yolları” başlıklı 98’nci
maddesindeki değişiklikte ayrıca “Milletvekilleri tarafından sözlü soru
sorulması yoluyla denetim yetkisi ortadan kalkacak mı?” sorusu ortaya çıkıyor.
Mevcut anayasada “soru” ifadesi kullanılarak yazılı ve sözlü soru sorma denetim
yetkisi bulunuyor. Ancak teklifte “yazılı soru” ifadesiyle yapılan tanımlama
dikkat çekiyor. Teklife göre; maddeye, “Yazılı soru; yazılı olarak en geç 15
gün içerisinde cevaplanmak üzere milletvekillerinin, Cumhurbaşkanı yardımcıları
ve bakanlara yazılı soru sormalarından ibarettir” ifadesi ekleniyor. Buna göre,
milletvekilleri mevcut durumda yürütme başı olan Başbakan’a soru sorma
yetkisine sahip iken yürütme başı olacak Cumhurbaşkanı’na soru soramayacak.
Seçim 3 Kasım 2019’da yapılacak
·
Anayasa’daki
milletvekili seçilme koşullarını düzenleyen 75’nci madde değiştirilerek,
seçilme yaşı 18’e indirilecek.
·
Anayasa’daki
milletvekili seçilme koşullarını düzenleyen 75’nci maddede, ayrıca milletvekili
seçilemeyecek kişilerle ilgili “yükümlü olduğu askerlik hizmetini yapmamış
olanlar” ifadesi kaldırılacak. Bunun yerine ise, “askerlikle ilişiği olanlar”
ifadesi getirilecek.
·
Savaş
sebebiyle seçimleri 1 yıl erteleme yetkisi, mevcut anayasada sadece TBMM’ye
ait. Teklifteki yeni 78’nci maddeye göre ise, bu yetki artık TBMM yanı sıra
Cumhurbaşkanı tarafından da kullanılabilecek. Eğer savaş gerekçesi devam ederse
yeniden seçim ertelemesi yapılabilecek.
·
Mevcut
anayasadaki “Yerel seçimlerle genel seçimler arasında bir yıl kalırsa iki seçim
aynı anda gerçekleşir” hükmü çıkarılacak. Böylece yerel seçimler Mart 2019’da
yapılabilecek.
·
Genel
Seçimler de Cumhurbaşkanlığı Seçimi ile 3 Kasım 2019’da yapılabilecek.
·
Teklifte
Anayasa’nın yargı gücüyle ilgili 9’ncu maddesine de ekleme yapılıyor. Bu
maddedeki, “Yargı yetkisi, Türk milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır”
ifadesi yerine “Yargı yetkisi, Türk milleti adına bağımsız ve tarafsız
mahkemelerce kullanılır” denilecek.
·
Teklife
göre; Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yapısı da yeniden
düzenleniyor. HSYK’nın üye sayısı 13 olacak. HSYK’nın üye seçimi yöntemi
değişecek. HSYK üyelerinin yarısını Cumhurbaşkanı, diğer yarısını Meclis
seçecek. Meclis’teki HSYK üye seçimde 5’te 3 çoğunluk aranacak. İki turda
bulunamazsa üye seçimi kura ile gerçekleştirilecek. Yeni şartlarla HSYK seçimi,
45 günde tamamlanacak.
·
Askeri
yargı tamamen kaldırılacak.
·
Askeri
yargıdan gelen üyelerin çıkarılmasıyla Anayasa Mahkemesi’nin üye sayısı 15’e
indirilecek.
·
Milli
Güvenlik Kurulu’nun (MGK) da yapısı değişiyor. Jandarma Genel Komutanı, MGK
üyeliğinden çıkarılacak.
Yorumlar
Yorum Gönder