Yandaştan Murat Belge, Ömer Laçiner, Nuray Mert Aydın Engin vb. için Darbeyi biliyorladı ve istiyorlardı iması
Ahmet Kekeç, Star Gazetesinde "Darbeden 6 ay önce
FETÖ toplantısına kimler katıldı?" başlıklı bir yazı yazdı. Darbeden 6 ay
önceye denk düşen Abant toplantısına katılan aydın ve siyasetçilerin ismini tek
tek verdi, bu isimlerin darbeden haberdar ve darbeyi ister konumda olduklarını
ima etti...
Son dönemde oporasyonel
yazılarıyla dikkat çeken Kekeç'in yazısı, acaba yeni bir "cadı avı"mı
hazırlanıyor? sorusunu sorduracak cinsten... Kekeç'in yazısı şöyle:
"Darbeden altı ay önce... Bugün birçoğu “Pis FETÖ” türünden sahtekârca laflar ediyor, “Darbe girişimi de çok fena
oldu canım” gibilerden zevahiri
kurtarmaya çalışan açıklamalar yapıyor ama hepsi de “görev” addedip o gün FETÖ toplantısına koştular.
Darbe başarılı olsaydı, “Erdoğan’ın otoriterleşmesi bu
darbeyi kaçınılmaz kıldı” deyip,
yeni duruma göre pozisyon alacaklardı.
Murat Belgeyıllardır bunun alıştırmasını yapıyordu, “Hiç temenni etmem ama...”cümlesinin arkasına sığınarak 27 Mayıs benzeri bir darbeyi
müjdeliyordu: “Erdoğan otoriterleşmesini sürdürürse 27 Mayıs benzeri bir
müdahale gündeme gelebilir.”
Geldi işte...
Emir-komuta zinciri dışına çıkmış Fetullahçı subaylar, 27
Mayıs’ta olduğu gibi, bir “kadro darbesine” yeltendiler.
Bunu yapacakları biliniyordu.
Murat Belge de biliyordu.
Bildiği şey gerçekleştiği halde, darbe girişimi karşısındaki soğukluğunu (anlayacakları ifadeyle
söylersek, “nesnelliğini”) korumaya devam ediyor.
Darbeden altı ay öncesine dönelim.
Bir “darbe örgütlenmesi” olduğu
ortaya çıktığı halde, memleketin okumuş yazmış takımı, “görev” telakki edip, maalie, FETÖ’nün Abant toplantısına katıldılar.
Bir de bildiri yayınladılar.
Bildiride şöyle deniyordu: “Kürt sorunu merkezli çok yönlü
şiddetin yoğun olarak yaşandığı Sur ve Cizre ilçeleri başta olmak üzere,
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde sivil insanlarımız zarar görmekte, göç etmek
zorunda kalmakta ve kadim kültür mirasımız yok edilmektedir.”
Kimler “sivil insanlarımıza” zarar
veriyordu?
Hangi güç insanlarımızı göç etmek zorunda
bırakıyordu ve bu insanlar nereye sığınıyordu?
Kadim kültürümüzü temsil eden camiler ve
tarihi yapılar kimler tarafından ateşe veriliyordu?
Bunları cevabı yok...
Çünkü bildiride bir tek “PKK” ifadesi geçmiyordu.
Peki, kimler “görev” telakki
edip FETÖ toplantısına koştu?
Düne kadar, cemaat dendiğinde tüyleri
diken diken birçok
Kemalist-ulusalcı değer...
Ek olarak kimi Cumhuriyet yazarları: Nuray Mert, Ahmet İnsel ve elbette (huzurlarınızda) Aydın Engin...
HDP’den Hüda Kaya...
Hani Meclis’te yaptığı konuşmada, “Bırakın bu Yasin Börü
edebiyatını” diyen ve hiç utanmayan
kariyerist hanımefendi.
Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay...
Kalan ömrünü bir “Fetullahçı” olarak tamamlamaya azmetmiş eski Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış...
Kambersiz düğün olur mu?
Nazlı Ilıcakda hocasının çağrısına koşup Abant’ı şenlendirenler arasındaydı.
Bitti mi?
Murat Belge de oradaydı... Ve Murat Belge’ye (yani
ustasına) hayran olmak dışında ayırıcı bir vasfı
bulunmayan Birikim dergisi genel
yayın yönetmeni Ömer Laçiner... Ki, “Yüzde 40’ın üzerinde oy alması
durumunda Erdoğan demokrasi dışı yollarla mutlaka indirilmelidir” demişliği vardır. Muhtemelen “darbe yancısı” olarak oradaydı. Bu ikili varsa, mutlaka içki servisi de
yapılmıştır...
Bitti mi?
Baskın Oran, Mümtaz’er Türköne,
Ali Bulaç, Şahin Alpay, Reha Çamuroğlu, Eser Karakaş, Mehmet Altanve Ferhat Kentel de katılımcılar arasındaydı..
Biliyorsunuz, sonuncusu (yani
Ferhat Kentel), bir FETÖ operasyonundan kıl payı kurtulmuştu.
Birileri “KCK sanığı” yapmak için çok
uğraşmışlardı Ferhat’ımızı... “Erdoğan nefreti” baskın geldiği için, aynı birileri bu kez “Abant Platformu üyeliğiyle” taltif ettiler onu. Alan razı veren razı olduktan sonra
bize söz düşmüyor. Birbirlerine hayırlı olsunlar.
Peki, ben bu yazıyı niçin yazdım?
Fetullah’ın darbesi “ben geliyorum” diye bağırdığı halde kim nerede eğleşiyormuş, kimler “zihnen” darbeye hazırmış?
Bilinsinler...
Bilinsinler ve niçin ahlaki üstünlüklerini
yitirdiler, görülsünler!"
Yorumlar
Yorum Gönder