WALL STREET JOURNAL: “İŞLER DAHA DA KÖTÜYE GİDEBİLİR”

Wall Street Journal gazetesi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığını irdelediği haber analizinde, “Eğer Erdoğan bireysel hakları çiğneme alışkanlığını devam ettirirse Washington ve Brüksel’in ona karşı çıkması gerekir” diye yazdı.
Amerikan Wall Street Journal gazetesi, ‘Türkiye’nin Yeni Sultanı’ başlığını kullandığı analizinde, “İşler daha da kötüye gidebilir. Recep Tayyip Erdoğan, hafta sonu yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki zaferini, ‘Demokrasinin zafer gecesi’ olarak niteledi. Seçim sonucunu anlatmanın bir yolu bu. Diğeriyse, Erdoğan’ın sandıktaki başarısını, demokrasiyi sarsacak hoşgörüsüz politikalarını uygulamak için kullanması” ifadelerini kullandı.
“Türkiye pazar günü ilk kez halkın oylarıyla cumhurbaşkanını seçti. 11 yıl başbakanlık yapmış olan Erdoğan, seçimde oyların yüzde 52’sini alarak, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) ortak adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’na 13 puan fark attı. Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) adayı Selahattin Demirtal ise oyların yaklaşık yüzde 10’unu kazanarak sonuncu sıraya oturdu” denilen analiz şöyle devam etti:
“Bazı muhalif medya organları, AKP’nin önemli şehirlerde belediyeleri elinde tutmayı başardığı Mart’taki yerel seçimlerde olduğu gibi seçimlerde hile yapıldığını ileri sürdü. Her ne kadar seçimlerdeki hile iddiaları hiçbir zaman göz ardı edilemeyecek olsa da, suçlamalara sığınmak, AKP’nin istihdam ve büyüme başarısıyla yarışabilecek ciddi bir söylemi olmayan muhalefetin sık sık başvurduğu bir yöntem. Erdoğan’ın popülerliğinin ana kaynağında da Türkiye GSYİH’nın son 10 sene 4 katına çıkması yatıyor. Öte yandan Erdoğan ve AKP’nin, Türkiye’deki demokrasi kurumlarının altını oyup oymadığını tartışmaya artık neredeyse gerek duyulmuyor. Türk hükümeti geçtiğimiz aylarda YouTube ve Twitter’ı yasakladı, barışçıl protestoculara acımasız bir şekilde karşılık verdi; sadakati yetersiz bulunan binlerce hakim, savcı ve hukukçuları işten çıkardı ya da yerlerini değiştirdi ve Türkiye, Gazetecileri Koruma Komitesi’nden (CPJ), 2012 ve 2013 yıllarında dünya genelinde hapisteki gazeteci sayısının en yüksek olduğu ülke unvanını aldı”.
“Şimdiyse işler daha da kötüye gidebilir” ifadesini kullanan ABD’li gazete, “Erdoğan, cumhurbaşkanlığını, daha enerjik bir idari makam hâline getireceğini söyledi. Cumhurbaşkanlığı görevini devretmeye hazırlanan ve daha liberal tavırları olan Abdullah Gül’ün artık Erdoğan üzerinde arabulucu bir etkisi olmayacak. AKP içindeki kimsenin Erdoğan’ın siyasi yetenekleri ve karizmasına sahip olmamasından ötürü de, muhtemelen Erdoğan, Türkiye’nin yeni başbakanına tepeden bakacak” şeklinde kaydetti.
Umut ışığı olabilecek şeylerden birinin Türkiye’nin Kürt azınlıkla yıllardır devam eden gerilimin barışla sonuçlanması olacağını kaydeden Wall Street Journal, “Erdoğan, Kürtlerle barış sürecini başlattı ve Kürtlere birkaç yıl önceye kadar düşünülemez olan dil ve kültürel kimlik haklarını geri verdi” diye yazdı.

“Ancak ülkenin diğer yerlerinde Erdoğan’ın o kadar yapıcı olduğu söylenemez” diyen gazete analizini, “Erdoğan’ın liderliğindeki Türkiye, Hamas’ın baş destekçisi hâline geldi. Türkiye bu yaz öldürülen üç İsrailli gencin kaçırılmasını planladığı şüphelenilen Salih el-Aruri’ye kapılarını açmıştı. Ankara aynı zamanda gaz karşılığında altın ticareti yaptığı İran’ın yaptırımlardan nefes almasını sağlayarak Tahran’la da yakınlaşma belirtileri gösterdi. Bir NATO üyesi olan Türkiye, uzun bir süredir Orta Doğu’da Amerikan düzeninin kurulmasında kilit rolü oynamıştır. Erdoğan’ın Batı standartlarının şeffaflık ve ılımlılık değerlerinden uzaklaşmasından ne Obama Hükümeti ne de Avrupa Birliği suçlanabilir. Ancak eğer Erdoğan bireysel hakları çiğneme alışkanlığını devam ettirirse Washington ve Brüksel’in ona karşı çıkması gerekir” değerlendirmeleriyle noktaladı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

PAPAZIN BAĞI: BİR CENNET PARÇASININ HİKAYESİ...

ANKARA’NIN İKİ YÜZYILANA DAMGA VURMUŞ BİR TARİHİ YAPIT: ABİDİNPAŞA KÖŞKÜ

şarap,kadın,şiir...-şiir-