IDDRI İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ HEDEFLERİNİ DEĞERLENDİRDİ

Sürdürülebilir Kalkınma ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü (IDDRI), yayınladığı raporda, AB’nin 2030 ve 2050 iklim değişikliği hedeflerini değerlendirdi. Çalışma, 6 AB ülkesinden aşağıdaki 7 araştırma enstitüsüyle birlikte gerçekleştirildi.

Avrupa Birliğinin, enerji sistemini yapısal olarak karbondan arındırma konusunda çok ciddi ilerleme kaydettiğini bildiren rapor, ilerlemenin en belirgin şekilde görüldüğü alan olan enerji üretimi sektöründe karbon yoğunluğu 2000-2014 yılları arasında yüzde 20,9 düştüğünü kaydetti.

Raporda, bu ilerlemeye rağmen, AB’nin şu anda 2030 ve 2050 hedeflerini tutturabilecek ivmede olmadığı ifade edildi. Raporda incelenen göstergelerin çoğundaki değişimlerin yetersiz olduğu belirtildi. Emisyonlarda yaşanan değişimin çoğunun, yapısal değişikliklerden çok, periyodik etkilerden kaynaklandığını, özellikle ekonomik kriz ve takip eden yavaş toparlanmanın etkisinin büyük olduğu kaydedildi. Raporda endüstriyel gereç ve süreçleri karbondan arındırma gibi uzun vadeli seçenekler içinse yeterince hazırlık yapılmadığı belirtildi. Yenilenebilir enerji kullanımının önemli ölçüde arttığı elektrik sektöründe bile, karbon yoğunluğunda azalmanın önümüzdeki on yılda, yılda yüzde 1,8’den yılda yüzde 3’e çıkması gerekirken, AB ulaşım sektöründe de hedeflerin gerisinde kalıyor. Yolcu taşımacılığının enerji yoğunluğunda şu anda yılda sadece yüzde 0,8 iyileşme görülürken, eğer 2030-2050 hedeflerine ulaşılmak isteniyorsa yılda kabaca yüzde 1,8 iyileşme kaydedilmesi gerektiği belirtildi.

IDDRI Direktörü Teresa Ribera’ya göre, Avrupa ciddi bir gelişim göstermiş olsa da, uzun vadeli hedeflere ulaşmak için, özellikle ulaşım ve sanayide yeni sektörel politikalara ihtiyaç var.

Rapor, Avrupa Birliği ve Üye Ülkeler’in politikalarında karbondan arınma konusundaki yaklaşımlarını ciddi şekilde gözden geçirilmeleri ve her bir sektörde emisyona neden olan en önemli faktörlere odaklanmaları gerektiğini ifade etti. Raporda, AB’nin temiz devinim için bir dizi yeni atılıma ihtiyacı olduğunu, örneğin ulaşımda, emisyonların 2025’e dek kilometre başına en az 70 gram CO2’e indirilmesi gibi iddialı bir hedefin yanında, toplu taşıma ve ticari filo tedarikinin yüzde 100 elektrikli olması konusunda bir çerçeve oluşturması gerektiği kaydedildi.

Binalarda enerji verimliliğinin iyileştirilmesi ve kullanılan yakıtın değiştirilmesi konusunda hedeflerin, finansmanın ve izlemenin daha güçlü olması gerektiği de raporda belirtildi.

IDDRI İklim Programı Direktörü ve raporun yazarlarından Thomas Spencer durumu, Sektörler arası emisyon hedefleri, kendi başlarına AB enerji sisteminin karbondan arınması için yeterli itici gücü oluşturmuyor olarak açıkladı.

Rapora göre, AB, hedeflerine ulaşmak istiyorsa, 2030 paketinin uygulanması için var olan önerilerin en güçlü şekilde uygulamaya konulması gerekiyor. AB’nin özellikle enerji verimliliği hedefleri eğer şu anki haliyle uygulamaya konulursa —örneğin 2030’a dek yüzde 27-yüzde 30 arası enerji verimliliği— AB’de enerji üretkenliğindeki gelişmelerin hızında bir düşüş yaşanabileceğini öngören rapor, 2020’lerin sonunda da sürecek düşük ve etkisiz karbon fiyatı riskini önlemek için AB Emisyon Ticaret Sistemi’nin acilen güçlendirilmesi gereğinin altını çizdi.

Rapora göre, AB’nin, enerjiyi yoğun kullanan ve ticareti yapılan çelik gibi ürünlerin karbondan arındırılması konusundaki politikalarını değiştirerek, sanayide düşük karbonlu gereç ve süreçlere pazar oluşturulması için, pazardaki talep ölçümlerine yeni bir bakış açısıyla odaklanmayı da içermesi gereken politikalara geçmesi gerekiyor.

AB’nin, elektrik üretiminden kömürü aşamalı olarak çıkarma politikalarını da göz ardı etmesi gerektiği raporda belirtildi. Şu anda AB emisyon ticaret sisteminden kömürün çekileceğine dair güçlü bir belirti olmadığını belirten rapor, 2030’a kadar, kömür kullanımının yüzde 50’den fazla azaltılıp, yerini düşük karbonlu elektrik kaynaklarına bırakılması gerektiğini ifade etti.