ALJAZEERA: “CENEVRE’DE MUHALEFETİN KOZLARI AZALDI”


El Cezire; Suriye ihtilafına siyasi bir çözüm bulmayı amaçlayan Cenevre görüşmelerini ele aldığı haberinde, “Trump Yönetiminin politikasına ilişkin belirsizlikler Türkiye’nin önceliklerindeki değişim ve Rusya’nın Suriye’ye müdahalesi gibi faktörler muhalefetin kozlarını azalttı” dedi.
Cenevre müzakerelerine katılan Suriye’nin başlıca muhalefet grubu olan Yüksek Müzakere Komitesi’nin Suriye Hükümeti ile farklı odalardan yapılan dolaylı görüşmelerin yerine karşı karşıya toplantılar istediğine dikkat çeken El Ceizre, Cenevre’de daha önce yapılan üç müzakere turunda tarafların aynı masaya oturmadıklarına da yer verdiği haberinde, “Cenevre görüşmeleri, son ayların en ciddi diplomatik çaba olarak görünse de gündeme ilişkin tartışmalar ve Suriye’nin geleceği konusunda uzun bir süredir muhalefet ile hükümet arasında var olan görüş ayrılıkları, ilerlemenin sağlanması konusunda kuşku yaratıyor” ifadelerini kullandı.
El Cezire’ye koşuyan Yüksek Müzakere Komitesi’nin danışmanı Yahya El Aridi’nin ateşkese uyulmadığını savunarak Cenevre görüşmelerinin cesaret verici olmadığını söylediğini kaydeden El Cezire, “Muhalifler arasındaki çatışmaların da son bir ayda Suriye muhalefetini ciddi biçimde zayıflattı ve böldü. Buna ek olarak Başkanı Donald Trump’un yönetimindeki ABD’nin Suriye politikasına ilişkin belirsizlikler, geleneksel olarak Suriyeli isyancı gruplarının bir destekçisi olan Türkiye’nin öncelliklerindeki değişim ve Rusya’nın 2015 yılında Esad’ı destek amacıyla müdahale etmesi, muhalefetin hem siyasi hem de askeri olarak kozlarını azalttı. Her iki taraf, siyasi taviz verme konusunda isteksiz gibi görünürken müzakerelerin ayrışmaları gidermek için nasıl bir köprü oluşturulup çözüm bulacağı belli değil” savlarıyla haber analizini noktaladı.


Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

PAPAZIN BAĞI: BİR CENNET PARÇASININ HİKAYESİ...

Resim
Girişte kuş sesleri, horoz sesleri ve küçük bir derenin huzur veren şırıltısı karşılar sizi. Papazınbağı'nda doğa sesinden başka hiç bir mekanik ses duyamazsınız. Yalnızca doğanın o eşsiz melodisi. Asırlık çam, çınar, dut, Ankara armudu, Ankara ayvası, üvez, ceviz ve muşmula ağaçlarıyla süslenmiş 14 bin m2'lik küçük bir cennet adacığı burası... Üstelik de tam şehrin göbeğinde... Tarihide ilginç... Kimilerine göre Papazınbağı'nı Atatürk, Cumhuriyet'in ilk ikizleri olması nedeniyle Necati-Hayati Kuloğlu ikizlerine bağışlamıştır. Kimilerine göre de bağ alanını baba Ahmet Efendi, ülkeyi terk etmek üzere olan bir Ermeni ailesinden satın almıştır... Ama Kuloğlu ailesi iki rivayetinde tam olarak doğru olmadığını söylüyor.Ermeni ailenin Ankara'yı terk etmesiyle bağın devlete geçtiğini ve baba Ahmet Efendi'nin bağı 1936 yılında devletten açık artırmayla aldığını belirtiyor. Besbelli bu süreçte acı olayların da hüznüyle de yoğrulmuş Papazınbağı... Ahmet Efendi ba
Devamı

ANKARA’NIN İKİ YÜZYILANA DAMGA VURMUŞ BİR TARİHİ YAPIT: ABİDİNPAŞA KÖŞKÜ

Resim
  Köşkün yapılışı Ankara’nın en önemli tarihi mekanlarından biri olan Abidinpaşa Köşkü , bugünkü Abidinpaşa semtinde Asker Alma Dairesinin hemen karşısındadır. Köşkün yapılışı ile ilgili rivayet de hayli ilginç. Abidin Paşa 1886 yılında Ankara'ya Vali olarak atanır ve Ankara'ya geldiğinde kendisine köşk yaptırmak ister. Köşkü nereye yaptırması gerektiği konusunda bir süre kararsız kalan Abidin Paşa’nın yer tespiti için bulduğu çözüm son derece şaşırtıcı ve yaratıcıdır. Abidin paşa bir karara varabilmek için Ankara'nın en güzel yerlerini tek tek gezer ve buralardaki ağaçlara et astırır. Rivayet bu ya; bu ünlü vali daha sonra buraları gezmeye geldiğinde sadece şu anda köşkün bulunduğu yerdeki etin bozulmadığını görür ve köşkü buraya, yani bugünkü Abidinpaşa semtine yaptırır.   Böylece Ankara’nın tarihi abidelerinden biri olan Vali Konağı inşa edilmiş olur. Abidinpaşa semtinin adı da, bu ilginç hikayeli köşkten gelmektedir. Abidin Paşa Köşkü ve Kurtuluş
Devamı

şarap,kadın,şiir...-şiir-

Resim
  Tanrı kadını yarattı şişeledi onun baş döndürücü tadını ve öyle bir renk verdi,ki                                                                       yangın kırmızı "şarap olsun" buyurdu adı... ve Tanrı yarattı sonra şarabı süsledi, taktı, takıştırdı hayranlıkla izledi bu güzelliği şişelemeye kıyamadı "kadın" olsun dedi bu çarpıcı güzelliğin adı... Ve nihayet en sonra sözü yarattı Tanrı... Biraz kadından Biraz şaraptan kattı dedi ki "bu da şiirdir  içinde yaşamın anlamı saklı".....
Devamı