TELEGRAPH: “TÜRK LİRASININ ÇÖKÜŞÜ, YABANCI EMLAKÇILARI CESARETLENDİRDİ”
Telegraph gazetesi, Türk lirasının çöküşünün yabacı emlak
alıcılarını cesaretlendirdiğini yazdı.
İngiliz The Telegraph gazetesi, “Çöken para birimleri, yurt
dışında emlak alan Britanyalı sayısında hızlı bir artışa yol açtı. Para
birimlerinin önemli ölçüde zayıfladığı Türkiye, Tayland ve Güney Afrika emlak
alıcılarını çekti” ifadesini kullandı.
“İyi bilinen piyasalarda fiyatlar istikrara kavuşurken
Türkiye, Tayland ve Güney Afrika alıcıları çekiyor” diyen İngiliz gazetesi,
“Birleşik Kraliyet ekonomisine olan güvenin artması ve sterlinin başka para
birimlerine karşı güçlenmesi gibi faktörler yurt dışındaki gayri menkuller ile
ilgilenen Britanyalıların sayısında hızlı bir artışa yol açtı. Geleneksel
destinasyonlar olan İspanya ve Fransa, emlak peşine gidenlerin listelerindeki
ilk sıralarda olmaya devam ediyor. Ancak zayıf iç emlak piyasaları ve çöken
para birimleri, Türkiye, Güney Afrika, Tayland ve Brezilya gibi daha egzotik
yerleri daha çekici hale getirdi” diye yazdı.
Gazete ayrıca yurt dışı emlak finansmanı uzmanı Simon Conn’un
Bodrum ve Gümbet gibi yerlerin emlak açısından en popüler yerler olmayı
sürdürdüğünü söylediğine de yer verdiği haberinde, en büyük döviz işlemleri
şirketlerinden World First’in, Türkiye’deki emlak alımları ile ilgili olarak
yürüttüğü işlemlerin sayısının 2010
yılında 14 iken geçen yılda 134’a fırladığına da dikkat çekti.
Peter Stano son dönemde yaşanan gelişmelerin Türkiye’nin AB
sürecini olumsuz yönde etkileyeceği iddialarını gerçekçi bulmadığını söyledi.
AB Haber’in aktarımına göre, Avrupa Birliği (AB)
Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle’nin sözcüsü Peter Stano,
Türkiye’nin AB üyelik süreci hakkında Milliyet’e değerlendirmelerde bulundu. AB
Komisyonu Sözcüsü, son dönemde yaşanan gelişmelerin Türkiye’nin AB sürecini
olumsuz yönde etkileyeceği iddialarının gerçeği yansıtmadığını dile getirdi.
Stano, geçtiğimiz günlerde yabancı basında yer alan yargıda
yaşanan kriz ve yolsuzluk soruşturması gibi gelişmeler nedeniyle Türkiye’nin AB
üyelik sürecinin askıya alınabileceği iddialarının doğru olmadığını söyledi.
Stano ayrıca, üyelik
sürecinin AB tarafından yavaşlatılması ihtimalinin de bulunmadığını belirterek,
“Avrupa Birliği tekrar ve tekrar Türkiye’nin Avrupa’ya ve AB entegrasyon
sürecine her zamankinden daha fazla ihtiyacı olduğunu söylemektedir. Türkiye’yi
AB standartları ile tanıştırmanın en iyi yolu ise güvenilir bir üyelik sürecinden
geçiyor” diye konuştu.
AB’nin Türkiye konusundaki kaygılarını Türk hükümeti ile
sıklıkla paylaştığını dile getiren
Stano konuşmasına
şöyle devam etti:
“Türkiye’deki yetkililerle görüşmelerimiz ve fikir
alışverişlerimiz düzenli olarak devam ediyor. Kendileriyle, ortak çıkarları
ilgilendiren her türlü konuyu tartışıyoruz. Türk hükümeti ile samimi ve açık
sözlü tartışmalarda bulunuyoruz. Bu görüşmeler sırasında gerek AB gerekse Türk
tarafı, fikirlerini ve gelişmeler konusunda yaptıkları değerlendirmeleri
birbirine sunuyor. Avrupa Komisyonu tarafından her yıl hazırlanan son ilerleme
raporunda Türkiye’nin katılım süreci için gerekli kriterlere uyum gösterdiği anlatılmıştı.
Aynı raporda, Türkiye’nin ilerleme kaydettiği ancak daha fazla çabaya ihtiyaç
olduğu değerlendirmesi de bulunuyor”.
Yorumlar
Yorum Gönder