DEUTSCHE WELLE: “RUHANİ, SURİYE KONUSUNDA TÜRKİYE-İRAN GÖRÜŞ AYRILIĞINA İŞARET ETTİ”


 

Deutsche Welle, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin Ankara ziyaretine ilişkin, “Ruhani, Ankara ziyaretinin ikili ilişkilerde ‘yeni bir dönemi’ başlatacağını söylese de özellikle Suriye konusunda verdiği mesajla İran ile Türkiye arasındaki görüş ayrılığının süreceğine de işaret etti” diye yazdı.

“Ruhani, Ankara ziyaretinin ikili ilişkilerde ‘yeni bir dönemi’ başlatacağını söylese de özellikle Suriye konusunda verdiği mesajla İran ile Türkiye arasındaki görüş ayrılığının süreceğine de işaret etti. Ankara’nın Suriye’deki devlet başkanlığı seçimine duyduğu tepkiye katılmadığını bir kez daha dile getirmiş oldu. Ruhani, seçimi demokratik bulmayıp Beşar Esad’ın üçüncü kez devlet başkanı olmasına tepki koyan Ankara’nın tersine, Esad’ı tebrik etmişti” diyen Deutsche Welle, “Suriye’deki seçimin ötesinde özellikle Ankara ile ‘bölgedeki aşırılıklar ve terörle mücadele’ konusunda işbirliği yapacaklarını söyleyen Ruhani’yle, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün mesajları da örtüştü. “İran-Türkiye ilişkilerinde yeni bir dönem başlıyor” derken, özellikle nükleer programın şeffaflaşması konusunda Batı’yla yakınlaşan Tahran’a Ankara desteğinin artacağını vurguladı” şeklinde kaydetti.

‘Peki Ruhani’nin ziyareti Türkiye ile İran arasında yeni bir dönemi başlatma potansiyeline sahip mi?’ sorusunu da soran Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle, Ekonomi ve Dış Politika Araştırmalar Merkezi Başkanı Sinan Ülgen’in “İran ile Türkiye arasında Suriye ve Irak konusu başta olmak üzere kayda değer görüş ayrılıkları yaşandı. Bu görüş ayrılıkları ikili ilişkiler üzerindeki gölgesini Ahmedinejad döneminden kalma yolsuzluklarla ilgili yapılan soruşturmalar daha da kararttı. O yolsuzlukların, Türkiye’ye uzanabileceği konuşuluyor. Ancak Türkiye ile İran özellikle Ruhani’nin cumhurbaşkanı seçilmesiyle birlikte Suriye’deki aşırı güçlerle mücadele ve nükleer programın şeffaflığı konusunda daha çok anlaştı. Ruhani daha farklı bir İran, daha liberal bir ülke imajıyla Türkiye’yle daha yakın çalışmaktan yana olduğunu göstermek istedi. Ruhani ziyareti, dış politikada Türkiye için yeni ve büyük bir fırsat olabilir. Yeter ki bu, Erdoğan hükümetince görülsün. Eğer İran’la bölgesel bir yakınlaşma olursa, Türkiye İran’la yeni bir sayfa açabilir. Bu ziyareti Türkiye’nin nasıl değerlendireceği uluslararası uzmanlar tarafından yakından izlenecektir” şeklindeki görüşlerine yer verdiği haberinde, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Prof. Baskın Oran’ın “Ruhani’nin ziyareti ne kadar önemli olursa olsun Erdoğan hükümeti iç siyasete odaklanmaktan kurtulamayacak. Ne yazık ki, Türkiye’nin gündeminde bölgesel işbirliğinden ya da uluslararası ilişkilerden çok, iç siyaset var. Erdoğan, bölge ülkeleri açısından sadece cumhurbaşkanlığına odaklanmış bir lider olarak görünüyor. Türkiye-İran ilişkilerinde yeni bir dönemin başlaması ancak Erdoğan’ın bölge ülkelerine güven vermesiyle söz konusu olabilir. Bu anlamda ziyaret ciddi bir güven testi olarak görülüyor. Erdoğan hükümeti, onlarca işbirliği anlaşması imzaladığı İran’a uzun vadeli güven verebilmiş midir, bunu zaman gösterecek ancak gün geçtikçe iç siyasete daha çok ağırlık veren Erdoğan hükümetinin bunu başaramayacağına dönük endişeler artmaktadır” şeklindeki sözlerini de aktardı.

Deutssche Welle haberine şöyle devam etti:

“Hasan Ruhani, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le görüştükten sonra Başbakan Tayyip Erdoğan’la da biraraya geldi. Cumhurbaşkanı Gül’le olduğu gibi Başbakan Erdoğan’la da Türkiye - İran ikili ticaret hacmini 15 milyar dolardan 30 milyar dolara çıkarma konusunda anlaşan Ruhani, Türk ve İranlı işadamlarının daha kolay ortak yatırımlarda bulunmasını sağlayacak Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi anlaşmasına da imza koydu.İlk aşamada siyasi, ekonomi ve kültür alanlarında 6 işbirliği anlaşmasına imza koyan taraflar, İran gazının Avrupa’ya taşınması konusunda da ortak işbirliğinin kapısını araladı. Tarafların, Türkiye’nin uluslararası tahkime gitmek zorunda kaldığı doğalgaz pürüzünü aşmak için de iyi niyet beyanlarında bulunduğu belirtiliyor”.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

PAPAZIN BAĞI: BİR CENNET PARÇASININ HİKAYESİ...

ANKARA’NIN İKİ YÜZYILANA DAMGA VURMUŞ BİR TARİHİ YAPIT: ABİDİNPAŞA KÖŞKÜ

şarap,kadın,şiir...-şiir-