SIMERINI: “GYÖ’YÜ KIBRISLI RUMLARIN UYUTULMASI İÇİN AFYON OLARAK KULLANILIYOR”
Simerini gazetesi, Rum Yönetim’inin Güven Yaratıcı Önlemleri
(GYÖ) Rum halkına yutturacağı çözümsüzlük hapını yaldızlamak için afyon olarak
sunduğuna dikkat çekti.
AB Haber’in aktarımına göre, Simerini Rum kamuoyunun kanaat
önderlerinden Kostakis Andoniu’nun imzasını taşıyan “GYÖ: Sahtekârlık ve Tuzak”
başlıklı makalede GYÖ politikasının Rum Yönetimi eski başkanlarından müteveffa
Glafkos Klerides tarafından denendiğini ancak sonuç vermediğini, şimdiki Rum
Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in de Kıbrıs sorununu yönetmedeki
başarısızlığını dağıtmak için yeniden
denemeye çalıştığını yazdı.
Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nde yayınlanan Simerini gazetesi,
Glafkos Klerides’in 1993′te DİKO’nun desteğiyle Rum Yönetimi Başkanlığı’na
gelmesinin ardından, Ghali Fikirler Dizisi’ni reddedilmesine karşılık olarak, o
zamanlar Kıbrıs sorununda bugünkünden çok daha hassas olan ve Klerides’in
seçilmesine çok ümit bağlayan Rum kamuoyuna bir şey vermek çabasıyla güven
yaratıcı önlemler politikası üzerinde odaklandığını yazdı.
Klerides’in yine Maraş odaklı Güven Yaratıcı Önlemlere Kıbrıs
Türk tarafını ikna edemediği, Batılı dostlarından da Türk tarafına baskı
konusunda yardım alamadığı için bu önlemlerin kâğıt üzerinde kaldığını belirten
Rum gazetesi özetle şöyle devam etti:
“Bugün Nikos Anastasiadis Glafkos Klerides’in politikasını
tekrarlıyor. Müzakerelerin, daha başlamadan kanserleşmesi, Anglo Amerikanların
ve Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye baskı yapmayı reddetmesi ile çözümün daha önce
hiç olmadığı kadar uzak olduğu ortadadır. Anastasiadis bu boşluğu göğüslemek ve
müşterek net bir müzakere zemini elde etmekteki başarısızlığını dağıtmak için
kendisine çıkış yolu olarak güven yaratıcı önlemleri buldu. Türk tarafından
yardım görmesi halinde Kıbrıs Rum kamuoyuna, başarısızlığını telafi edecek bir
şey gösterebileceğine inandı. Çözüm bulunması olan asıl, terk ediliyor. Türk
uzlaşmazlığının aşılması başarılamaz. Belki güya güven yaratıcı bazı önlemler
uygulanması, Kıbrıs Rum toplumunu etkilemek için halkla ilişkiler triği olarak
kullanılabilir. Güven Yaratıcı Önlemler büyük bir siyasi sahtekârlıktır.
Liderlerimizin Kıbrıs sorununu doğru bir çözüme ilerletmedeki başarısızlıklarını
örtmek için slogan olarak kullanılıyor. Kıbrıslı Rumların, güya bir şeyler
oluyor diye uyutulması için afyon olarak kullanılıyor.
“Ancak öteki tarafın liderleri çocuk ve politikada hantal
değildir” ifadesini kullanan Simerini, “Kıbrıs Rum tarafına avantajlar
sağlayacak hiçbir önlemi ileri götürmeleri söz konusu değil. Daha çok da sahte
devletin dolaylı tanınması karşılığını almadan, en güçlü müzakere kozları olan
Magosa’yı vermeleri söz konusu değildir. Sadece, ya sahte devleti yükseltme
çabalarını güçlendirecek veya kendilerini uluslararası topluma ısrarla bir
çözüm isteyen taraf olarak gösterecek bazı önlemleri uygulamayı kabul
edecekler” diye yazdı.
Rum gazetesi haberini şu değerlendirmelerle noktaladı:
“Türk tarafı GYÖ’leri sahte devletin devlet varlığı
görüntüsünü güçlendirmek için kullanıyor. Barikatların Rauf Denktaş tarafından
açılması bunun en güçlü karakteristiğidir. Barikatların açılması en ‘parlak’
güven yaratıcı önlemdi. Bunu Kıbrıs hükümeti pasif bir şekilde kutlamak zorunda
kalmıştı ancak sonunda bunun, sahte devletin yükseltilmesi için iyi düzenlenmiş
bir tuzak olduğunu kabul edildi. Pasaport ibrazı, Kıbrıslı Rumların sahte
devlet organlarına ve sahte devletin ‘yasalarına;’ uymaları. İşgal liderlerinin
kabul ettiği veya uyguladığı her GYÖ sahte devletin yükseltilmesine doğru bir
adımdır. Şimdi başka bir GYÖ daha uygulamaya giriyor. Kutsal Perşembe günü
işgal altındaki kilisede Belediye Başkanı’nın ve sahte belediye başkanının da
katılacağı ayin düzenlenecek. Dini özgürlükler cenneti ve bütün vatandaşların
dini özgürlüklerine saygı gösteren ‘devlet’ olarak görünecek sahte devletin öne
çıkartılması için bir fırsat daha. Kıbrıs’ta her şey iyi gidiyor, duvarlar
yıkılıyor, dine saygı gösteriliyor ve kabul ediliyoru göstermek için
fotoğraflar Avrupa’yı dolaşacak. GYÖ’ler Kıbrıslı Rumları uyuşturmak için
afyon, Kıbrıs sorununa çözüm bulmadaki zafiyeti örtecek duman olarak
kullanılıyor. Magosa GYÖ’lere dâhil edilemez. Kayıtsız şartsız ve karşılık
verilmeden iade edilmesi gerekir. Liderlerimiz Çingene pazarı kurdu.
Yağmalanmış kutsal alanlarımız Başpiskoposlarla Müftülerin yemeğinde siliniyor,
esaret altındaki Magosa gösteri alanı haline getiriliyor”.
Yorumlar
Yorum Gönder