WALL STREET JOURNAL: “HAZİNE GARANTİSİYLE MALİ DİSİPLİN TEHLİKEYE GİRİYOR”
Wall Street Journal gazetesi,
Türkiye’de Yap-İşlet-Devret projelerine ve 500 milyon liranın üzerinde
sağlık ve eğitim alanındaki yatırımlara Hazine garantisi getirilmesini ele
aldığı haber analizinde, “Cumhuriyet tarihinin en büyük garantisinin
getirilmesi dev projelerin tamamlanmasına yardımcı olabilir ancak AKP
hükümetlerinin en büyük başarısı olarak görülen mali disiplin tehlikeye giriyor”
diye yazdı.
Amerikan iş ve borsa çevrelerinin gazetesi Wall Street Journal yatırımlara Hazine
yardımını ele aldığı haber analizinde, “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın
‘Tamamlanması için ne gerekiyorsa yapılacak’ dediği dev projeleri hayata
geçirmek için hafta sonunda kritik bir adım atıldı: 1 milyar liranın üzerindeki
Yap-İşlet-Devret projelerine ve 500 milyon liranın üzerinde sağlık ve eğitim
alanındaki yatırımlara Hazine garantisi getirildi. Uzmanlara göre büyüklüğü ve
kapsamı itibariyle Cumhuriyet tarihinin en büyük garantisinin getirilmesi dev
projelerin tamamlanmasına yardımcı olabilir ancak AKP hükümetlerinin en büyük
başarısı olarak görülen mali disiplin tehlikeye giriyor” değerlendirmesinde
bulundu.
19 Nisan tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan yönetmelik ile
Hazinenin özel sektörün 1 milyar liranın üzerindeki projelerinde doğan
yükümlülüklerinin kısmen ya da tamamen üstleneceğini, buna ilaveten projelerdeki borçların da Hazine tarafından
ödenmesi taahhüt edildiğini ve
garantilerde sınırın 3 milyar lira ile sınırlandırıldığını kaydeden
ABD’li gazete analizinde ayrıca, Hazine Eski Müsteşar Yardımcısı Hakan
Özyıldız’ın “2001 öncesi dönemde dahi bu kapsamda bir garanti olmadı. Borçların
ödenmesinin taahhüt edilmesi ile özel sektörün borcu artık kamu borcu oldu.
Tarihimizde ilk kez böyle bir uygulama geliyor. İlk kez özel sektörün borçları
üstleniliyor. Bu 2001 öncesindeki görev zararlarından daha büyük bir sorundur.
Uygulama Türkiye’de mali disiplinin bittiği anlamına gelir. Ayrıca bundan sonra
kamunun üstlendiği bu yükümlülükleri bütçede izleyemeyeceğiz” şeklindeki
sözlerini de aktardı.
“Hazine Müsteşarlığı verilerine göre 2013 itibariyle Hazine
garantisi ile sağlanan kredilerin büyüklüğü 2,5 milyar lira düzeyinde
bulunuyor. Bu krediyi alanların hepsi kamuya ait kuruluşlardan oluşuyor.
1995-1999 yılları arasında Yap-İşlet-Devret projelerine yaklaşık 8 milyar
dolarlık garanti vermişti. 2001 krizi sonrasında Hazine garantilerine her yıl
belli bir sınır getiriliyor. 2014 için bu rakam 3 milyar dolar olarak
belirlenmişti” diyen Wall Street Journal,
“Hazine garantisi verilmesi, son yıllarda Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan’ın büyük önem verdiği projelerin hayata geçirilmesi yönünde atılmış bir
adım olarak görülüyor. Üçüncü Havalimanı, Üçüncü Köprü, Kanal İstanbul,
İzmir-İstanbul otoyolu ve köprü geçişi gibi dev projelerin bir bölümü halen
yapım aşamasındayken bir bölümüne henüz başlanmadı. Akbank’ın bir araştırmasına
göre mevcut projeler için 53 milyar dolar finansmana ihtiyaç duyuluyor. 2023’e
kadar hayata geçirilmesi planlanan projeler için ise 300 milyar dolar finansman
ihtiyacı olacağı tahmin ediliyor. Ayrıca, özel sektörün yaptığı ve belli süre
ile kamuya kiraladığı 500 milyon lira üzerindeki şehir hastaneleri projeleri de
son değişikliklerden faydalanabilecek” şeklinde kaydetti.
Wall Street Journal haber analizinde ayrıca, New York
Üniversitesi Öğretim Görevlisi Ümit Akçay’ın “Bu uygulamanın geçmiştekilerden
en büyük farkı Hazine’nin doğrudan devreye girerek borçların tamamını
üstlenebilecek olması. Dolayısıyla bu yönetmelikle birlikte her fırsatta dev
projelerin tamamlanmaları için ne gerekiyorsa yapacağını söyleyen Erdoğan
dediğini yapmış oluyor” şeklindeki görüşlerine de yer verirken, HSBC Yatırım
Stratejisti Fatih Keresteci’nin, “Son değişiklikler mali disiplininin
bozulabileceği yönünde endişe yarattı. "2001 sonrası dönemin olmazsa
olmazları arasında yer alan Hazine garantilerinin sınırlı kullanılması
uygulamasından geri adım atılıyor olması olumsuz bir durum. Konunun hukuki ve
yönetimsel sakıncaları bir yana Türkiye ekonomisinin en güçlü yönlerinden olan
mali disiplini zedeleyecek olmasından ötürü orta ve uzun vadeli piyasa
etkisinin negatif olacağı kanaatindeyiz” şeklindeki değerlendirmelerini de
aktardı.
Gazete haberini, “Mali disiplin, AKP hükümetlerinin ekonomi
alanındaki en büyük başarısı olarak görülüyor. 2002 yılında yüzde 74 olan borç
stoğu/milli gelir oranı yüzde 40’ın altına, kamu borç yükü ise yüzde 66’dan
yüzde 20 düzeylerine indirilmişti. Bütçe açığı ise yüzde 12’lerden yüzde 1
düzeylerine kadar getirildi” sözleriyle noktaladı.
Yorumlar
Yorum Gönder