İsviçre’nin Montrö’de kentinde başlayacak Cenevre-2 Konferansı dış basında yankılanmaya devam ediyor.


 

İRAN CENEVRE-2 ‘YA KATILMAYACAK

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki Moon, Cenevre-2 Konferansı’nın İran’ın katılımı olmadan yapılmasına karar verdi.

BM Genel Sekreter Sözcüsü Martin Nesirky, Genel Sekreter Ban’ın çözüm sürecine katkısı olabilecek tüm tarafların Montrö’deki uluslararası toplantıda olmasını istediğini ve bu amaçla İran’ı da davet ettiğini hatırlattı.

Yapılan telefon görüşmelerinde üst düzey İranlı yetkililerin, Genel Sekreter Ban’ı Cenevre-2 Konferansı’nın Cenevre-1’de kabul edilen şartlar temelinde olmasını destekledikleri konusunda ikna ettiklerini anlatan Nesirky şunları söyledi:

“Genel Sekreter Ban, İran’dan yapılan açıklama ile kendisine verilen sözlerin çelişmesi nedeniyle büyük hâyâl kırıklığı yaşadı. Kendisi İran’ı Cenevre Bildirisi konusunda oluşan uluslararası konsensüse katılmaya çağırıyor. Ancak İran’ın Cenevre Bildirisi’nin desteklenmesine ilişkin uluslararası konsensüsün dışında kalmayı seçmesi nedeniyle Genel Sekreter Ban, Montrö’de gerçekleşecek bir günlük toplantının İran’ın katılımı olmadan yapılmasına karar verdi”.

Genel Sekreter Ban Ki Moon, İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ile yaptığı görüşmeler sonucunda, Suriye’de geçiş hükümeti dahil Cenevre-1’deki şartları desteklediğine kendisini ikna ettikleri için İran’a davetiye gönderdiğini açıklamıştı.

Öte yandan ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’un Cenevre-2 Konferansı’nın İran’ın katılımı olmadan yapılmasına karar vermesi konusunda yazılı açıklama yaptı.

Sözcü Psaki açıklamasında şunları kaydetti:

“Birçok kez dile getirdiğimiz gibi, konferansın maksadı, karşılıklı rızaya dayalı tam yürütme yetkisine sahip bir geçiş hükümetinin kurulmasını içeren Cenevre Bildirisi’nin tam şekilde hayata geçirilmesidir. Bugünkü açıklamanın sonrasında, şimdi tüm tarafların, Suriye halkının acılarına son verilmesi ve zamanı çoktan gelmiş siyasi geçiş için bir sürecin başlatılmasını hedefleyen eldeki göreve odaklanmaya dönebileceğinden umutluyuz”.

İran yönetimi ise BM’nin kararına tepki gösterdi. İran’ın hiçbir ön şart olmaksızın konferansa katılmayı taahhüt ettiğini hatırlatan İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Marziye Efhem, BM davetinin siyasi baskı sonucu geri çekildiğini ileri sürdü. İran sözcüsü, kararı üzüntü ve hâyâl kırıklığıyla karşıladıklarını söyledi.

DIE PRESSE:“BÖLGESEL İKTİDAR MÜCADELESİ ÇÖZÜLMEDEN BARIŞ İHTİMALİ KÜÇÜK KALMAYA DEVAM EDECEK”

Avusturya’dan Die Presse gazetesi, Suriye krizinin çözümün sağlanabilmesi için, önce bölgesel iktidar mücadelesinin çözüme kavuşması gerektiğini belirterek, “Bölgesel iktidar mücadelesi çözüme kavuşmadan Suriye’de barış ihtimali de düşük kalmaya devam edecek” diye yazdı.

Gazete haberinde şu ifadelere yer verdi:

“Suriye sorunu maalesef sadece bir iç sorun değil: Bu, uzun süredir Basra Körfezi’ndeki Arap monarşileriyle İran arasında, başkaları üzerinden süren bir temsili savaş. Suudi Arabistan, Katar ve Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi’ndeki diğer devletler, Şii İran’ı tehlikeli bir rakip olarak görüyor. Hesapları şu, eğer Tahran’ın müttefiki olan Beşar Esad devrilirse İran’ın etkisi de azalır. Tahran ise elbette elindeki tüm araçlarla bunu engellemeye çalışıyor. Bu bölgesel iktidar mücadelesi çözüme kavuşmadan Suriye’de barış ihtimali de düşük kalmaya devam edecek. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki Moon, İran’ı Cenevre’deki konferansa davet ederken de bunu hesaba kattı. Ne var ki Suriye muhalefetinin öfkeli tepkisi gösterdi ki Ban bu adımı kötü planlamış”.

CORRIERA DELLA SERA: “İRAN’A DAVETİN GERİ ÇEKİLMESİ BECERİKSİZLİK”

Tahran’ın Cenevre-2 barış konferansına önce davet edilip sonra davetin geri çekilmesiyle ilgili olarak, “Bu bir iletişim eksikliği mi, bir düşüncesizlik mi yoksa Suriye gibi karmaşık bir krizi ele alma konusundaki beceriksizlik mi? Hepsinden biraz...” dedi.

İtalyan gazetesi “Bu bir iletişim eksikliği mi, bir düşüncesizlik mi yoksa Suriye gibi karmaşık bir krizi ele alma konusundaki beceriksizlik mi? Hepsinden biraz... Hatta İsviçre’deki Suriye barış konferansının hazırlıklarının bir yıldan uzun süredir yapıldığı düşünülecek olursa, hepsinden fazlasıyla da denebilir. Çemberin kareye çevrilmesi bile hâlâ mümkün ne var ki uzlaşmayı sağlayacak iklim ziyan oldu. Ve şunu hatırlatmanın tam sırası: 3 yıl iç savaş, 100 binden fazla ölü, 6 milyondan fazla mülteci” şeklinde kaydetti.

 

DE TELEGRAAF: “İSLAMCILARIN SURİYE’DEKİ YÜKSELİŞİNDEN ENDİŞE DUYULUYOR”

De Telegraaf gazetesi, Batı’nın İslamcılardan duyduğu endişeye dikkat çektiği haberinde, “Esad, Batı’dan bile gittikçe artan şekilde destek buluyor. İslamcıların Suriye’deki yükselişinden duyulan korku artıyor” dedi.

Hollanda’da yayınlanan De Telegraaf şöyle devam etti:

“İran’a yönelik daveti geri çekerek, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-Moon, muhalefetin Suriye barış konferansına uzak durmasını engellemiş oldu. Suriye muhalefetinin olmadığı bir konferans, başlı başına bir hezimet anlamına gelecekti. Herkesten çok ABD ve Rusya, hükümet temsilcilerini ve muhalifleri bir masada buluşturmak için aylardır çaba sarf ediyor. Ne var ki konferans İran olsa da olmasa da başından beri başarısızlığa mahkûmdu. Suriye Devlet Başkanı Esad dün bir röportajda ne görevi bırakmayı ne de iktidarı muhalefetle paylaşmayı düşündüğünü söyledi. Onun kanaatine göre İsviçre’deki görüşmelerin odağında, muhaliflere verdiği isimle ‘teröristlere’ karşı mücadelenin yer alması gerekiyor. Bu açıdan Esad, Batı’dan bile gittikçe artan şekilde destek buluyor. Zira burada, İslamcıların Suriye’deki yükselişinden duyulan korku artıyor”.

BERLINGSKE: “BEKLENTİLER YÜKSEK DEĞİL”

Berlingske gazetesi Suriye barış konferansıyla ilgili “Beklentiler çok yüksek değil ancak zaman ilerliyor” yorumunda bulundu.

 
Danimarka’da yayınlanan Berlingske gazetesi, “Gündemdeki barış görüşmeleri Cenevre’de 2012 yazında düzenlenen ama Suriye’deki olumsuz gidişata etki etmeyen, önceki barış konferansının devamıdır. Yine de elbette bu girişimde bulunulması gerekiyordu, zaten ortada çok fazla seçenek de yok. Barışçıl bir çözüm ufukta görünmese de, Beşar Esad’ın olmadığı bir geçiş hükümeti hedefi uzak gelecekte yer alsa da… Aralarında Danimarka’nın da olduğu 35’ten fazla ülke konferansa katılacak. İran’ın müzakerelerde oynayacağı muhtemel rol ise son anda Suriye muhalefetinin gereksiz bir güvensizliğe kapılmasına neden oldu. Beklentiler çok yüksek değil ancak zaman ilerliyor” diye yazdı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

PAPAZIN BAĞI: BİR CENNET PARÇASININ HİKAYESİ...

ANKARA’NIN İKİ YÜZYILANA DAMGA VURMUŞ BİR TARİHİ YAPIT: ABİDİNPAŞA KÖŞKÜ

şarap,kadın,şiir...-şiir-