MISIR’DA HALK ANAYASA REFERANDUMUNA GİDİYOR
Mısır’da halk Hüsnü Mübarek’in devrilmesinin ardından üçüncü
kez anayasa için sandık başına gidiyor. Referandumdan evet çıkmasına kesin
gözüyle bakılıyor. Yeni anayasa, orduya önemli imtiyazlar sağlıyor.
Deutsche Welle’nin aktarımına göre, Mısır’da 53 milyon
dolayında kayıtlı seçmen bugün ve yarın anayasa taslağını oylamak için sandık
başına gidecek. Ülkede 32 yıl boyunca Mısır’ı yöneten Hüsnü Mübarek’in 2011’de
devrilmesinden bu yana üçüncü kez anayasa referandumu düzenleniyor. Yeni
taslak, 2012 yılının sonunda, Müslüman Kardeşler iktidarı döneminde yürürlüğe
giren anayasanın yerini alacak.
Mısır’da ordu, geçen temmuz ayında devlet başkanı Muhammed
Mursi’yi iktidardan uzaklaştırmış ve yönetime el koymuştu. Genelkurmay Başkanı
Abdülfettah El Sisi bir geçiş hükümeti atamış ve üyeleri askerler tarafından
belirlenen bir uzmanlar komisyonu, 2013 yılı sonunda anayasa taslağını
tamamlamıştı.
Uluslararası Seçim Araştırmaları Enstitüsü (IDEA) anayasa
uzmanı Said El Ali, yeni taslağın eskisine kıyasla önemli iyileştirmeler
getirdiğini kaydediyor. Kadın hakları, bunların başında geliyor. Mursi
döneminde din adamlarına sağlanan bazı ayrıcalıklarsa iptal ediliyor. Said El
Ali, buna rağmen taslağın, devleti vatandaşın üzerinde gören eski Mısır anayasa
geleneğine sadık kaldığı eleştirisinde bulunuyor. Uzman, “Bu anayasa toplumun
zayıf ve ezilen kesimlerinin korunması anlamında bir vizyon içermiyor”
değerlendirmesinde bulunuyor.
İnsan hakları savunucularının yeni anayasaya ilişkin eleştirilerinin
başında ordunun yetkilerinin artırılmış olması geliyor. Anayasayla birlikte
savunma bakanını atama yetkisi Silahlı Kuvvetlere veriliyor. Ordu ve orduya
bağlı iktisadi kuruluşlar, sivil denetimin dışında kalmaya ve gizli statüsünde
değerlendirilmeye devam ediyor. Siviller askeri mahkemelerde yargılanabilecek.
Referandumu boykot ya da hayır oyu çağrısında bulunanlar gözaltına
alınıyor. Abdulmunim Ebu’l Futuh’un liderliğini yaptığı Güçlü Mısır Partisi’nin
7 taraftarı, referandumda hayır oyu vermeye davet eden bildiriler dağıttıkları
gerekçesiyle tutuklandılar. Yasadışı ilan edilen Müslüman Kardeşler
taraftarlarının boykot talebiyle düzenledikleri gösteriler ise kanlı
müdahaleler sonrası dağıtılmıştı.
Gözlemcilere göre halkın çoğunluğu huzursuzluğun sona
ermesini ve ülkenin istikrara kavuşmasını istiyor. Bu nedenle anayasanın kabul
edilmesine kesin gözüyle bakılıyor. Anayasanın kabulü, devlet başkanlığı ve
parlamento seçiminin önünü açacak. Anayasayla askerlere bazı ayrıcalıkların
sağlandığına ve diğer olumsuzluklara dikkat çeken insan hakları savunucuları,
yeni anayasanın demokratik koşulları sağlayabileceğinden kuşku duyuyor.
Referandumun ardından devlet başkanlığı ve parlamento
seçiminden hangisinin yapılacağı belirsizliğini koruyor. El Masri El Youm
gazetesi, ocak ayı başında yayımladığı bir yorumda, devlet başkanlığı seçiminin
öne alınması eğiliminin ağırlık kazandığını yazdı. Gözlemciler, Genelkurmay
Başkanı Abdülfettah El Sisi’yi devlet başkanlığı seçiminin favorisi olarak
görüyor. Sisi, hafta sonu yaptığı açıklamada, “Mısır halkı isterse devlet
başkanı adayı olurum” demişti.
DIE PRESSE: “ONURLU
YAŞAM ARZUSU ON BİNLERİ SOKAKLARA TAŞIYABİLİR”
Die Presse gazetesi, Mısır’daki gelişmelere yer verdiği
haberinde, “Onurlu yaşam arzusunda olan Mısırlıların istekleri on binleri
sokaklara taşıyabilir” diye yazdı.
Avusturya’da yayınlanan Die Presse gazetesi, “Tıpkı Mısır
eski Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’e karşı yapılan ‘darbe devrimi’ ve sonrasında
yine eski Devlet Başkanı Muhammed Mursi’nin görevden alınmasında olduğu gibi
Mısır ordusu kendi çıkarlarını koruma altına aldı. Ordu, yeni anayasada yine
devlet içinde devlet konumunu sürdürüyor. Generaller gelecek yıllarda ülkenin
gelişiminde nasıl bir yolda gideceğini belirleyecek. Bu durumu kabul eden Mısırlıların
sayısı, en azından şimdi, hiç de az değil. Zira vatandaşların, daha onurlu bir
yaşam ve daha iyi hayat koşulları arzusu bitmedi. Öyle ki bu istekler yine on
binlerce kişiyi sokaklara taşıyabilir” şeklinde kaydetti.
LE MONDE: “BURADA SÖZ
KONUSU OLAN ASKERİ DARBE SONUCU OLUŞMUŞ İKTİDARIN MEŞRULUĞU”
Fransız Le Monde gazetesi de Mısır’daki gelişmelere
odaklanarak, yeni anayasa referandumuna dair, “İslamcılar cephesindeki
protestolar ve güvenlik güçlerine düzenlenen saldırılarla karşı karşıya kalan
iktidar sahipleri, 3 Temmuz’daki darbenin ardından bu seçimle tam yetki almayı
hesap ediyor. Mısır’da
iktidar sahipleri isteklerine kavuşacak. Ancak bu nasıl bir sonuç olacak?
Burada söz konusu olan askeri bir darbe sonucu oluşmuş bir rejimin meşruluğu”
ifadelerini kullandı.
Gazete haberinde ayrıca şu görüşlere yer verdi:
General El Sisi’den yana mı yoksa ona karşı mı? Ülkedeki
gerilime bakılacak olursa, anayasa referandumu ülkenin yeni güçlü adamı General
Abdülfettah El Sisi’nin politikalarının oylanması halini aldı. İslamcılar
cephesindeki protestolar ve güvenlik güçlerine düzenlenen saldırılarla karşı
karşıya kalan iktidar sahipleri, 3 Temmuz’daki darbenin ardından bu seçimle tam
yetki almayı hesap ediyor. Referandumdan çıkacak net bir ‘evet’, halkın sadece
Müslüman Kardeşler’e karşı sert müdahaleyi desteklemekle kalmadığı aynı zamanda
El Sisi’nin olası bir devlet başkanlığı adaylığına da destek vereceği anlamına
gelecek. Büyük bir sürpriz olmazsa, Mısır’da iktidar sahipleri isteklerine
kavuşacak. Ancak bu nasıl bir sonuç olacak? Burada söz konusu olan askeri bir
darbe sonucu oluşmuş bir rejimin meşruluğu”.
Mısır’da halk Hüsnü Mübarek’in devrilmesinin ardından üçüncü
kez anayasa için sandık başına gidiyor. Referandumdan evet çıkmasına kesin
gözüyle bakılıyor. Yeni anayasa, orduya önemli imtiyazlar sağlıyor.
Deutsche Welle’nin aktarımına göre, Mısır’da 53 milyon
dolayında kayıtlı seçmen bugün ve yarın anayasa taslağını oylamak için sandık
başına gidecek. Ülkede 32 yıl boyunca Mısır’ı yöneten Hüsnü Mübarek’in 2011’de
devrilmesinden bu yana üçüncü kez anayasa referandumu düzenleniyor. Yeni
taslak, 2012 yılının sonunda, Müslüman Kardeşler iktidarı döneminde yürürlüğe
giren anayasanın yerini alacak.
Mısır’da ordu, geçen temmuz ayında devlet başkanı Muhammed
Mursi’yi iktidardan uzaklaştırmış ve yönetime el koymuştu. Genelkurmay Başkanı
Abdülfettah El Sisi bir geçiş hükümeti atamış ve üyeleri askerler tarafından
belirlenen bir uzmanlar komisyonu, 2013 yılı sonunda anayasa taslağını
tamamlamıştı.
Uluslararası Seçim Araştırmaları Enstitüsü (IDEA) anayasa
uzmanı Said El Ali, yeni taslağın eskisine kıyasla önemli iyileştirmeler
getirdiğini kaydediyor. Kadın hakları, bunların başında geliyor. Mursi
döneminde din adamlarına sağlanan bazı ayrıcalıklarsa iptal ediliyor. Said El
Ali, buna rağmen taslağın, devleti vatandaşın üzerinde gören eski Mısır anayasa
geleneğine sadık kaldığı eleştirisinde bulunuyor. Uzman, “Bu anayasa toplumun
zayıf ve ezilen kesimlerinin korunması anlamında bir vizyon içermiyor”
değerlendirmesinde bulunuyor.
İnsan hakları savunucularının yeni anayasaya ilişkin eleştirilerinin
başında ordunun yetkilerinin artırılmış olması geliyor. Anayasayla birlikte
savunma bakanını atama yetkisi Silahlı Kuvvetlere veriliyor. Ordu ve orduya
bağlı iktisadi kuruluşlar, sivil denetimin dışında kalmaya ve gizli statüsünde
değerlendirilmeye devam ediyor. Siviller askeri mahkemelerde yargılanabilecek.
Referandumu boykot ya da hayır oyu çağrısında bulunanlar gözaltına
alınıyor. Abdulmunim Ebu’l Futuh’un liderliğini yaptığı Güçlü Mısır Partisi’nin
7 taraftarı, referandumda hayır oyu vermeye davet eden bildiriler dağıttıkları
gerekçesiyle tutuklandılar. Yasadışı ilan edilen Müslüman Kardeşler
taraftarlarının boykot talebiyle düzenledikleri gösteriler ise kanlı
müdahaleler sonrası dağıtılmıştı.
Gözlemcilere göre halkın çoğunluğu huzursuzluğun sona
ermesini ve ülkenin istikrara kavuşmasını istiyor. Bu nedenle anayasanın kabul
edilmesine kesin gözüyle bakılıyor. Anayasanın kabulü, devlet başkanlığı ve
parlamento seçiminin önünü açacak. Anayasayla askerlere bazı ayrıcalıkların
sağlandığına ve diğer olumsuzluklara dikkat çeken insan hakları savunucuları,
yeni anayasanın demokratik koşulları sağlayabileceğinden kuşku duyuyor.
Referandumun ardından devlet başkanlığı ve parlamento
seçiminden hangisinin yapılacağı belirsizliğini koruyor. El Masri El Youm
gazetesi, ocak ayı başında yayımladığı bir yorumda, devlet başkanlığı seçiminin
öne alınması eğiliminin ağırlık kazandığını yazdı. Gözlemciler, Genelkurmay
Başkanı Abdülfettah El Sisi’yi devlet başkanlığı seçiminin favorisi olarak
görüyor. Sisi, hafta sonu yaptığı açıklamada, “Mısır halkı isterse devlet
başkanı adayı olurum” demişti.
DIE PRESSE: “ONURLU
YAŞAM ARZUSU ON BİNLERİ SOKAKLARA TAŞIYABİLİR”
Die Presse gazetesi, Mısır’daki gelişmelere yer verdiği
haberinde, “Onurlu yaşam arzusunda olan Mısırlıların istekleri on binleri
sokaklara taşıyabilir” diye yazdı.
Avusturya’da yayınlanan Die Presse gazetesi, “Tıpkı Mısır
eski Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’e karşı yapılan ‘darbe devrimi’ ve sonrasında
yine eski Devlet Başkanı Muhammed Mursi’nin görevden alınmasında olduğu gibi
Mısır ordusu kendi çıkarlarını koruma altına aldı. Ordu, yeni anayasada yine
devlet içinde devlet konumunu sürdürüyor. Generaller gelecek yıllarda ülkenin
gelişiminde nasıl bir yolda gideceğini belirleyecek. Bu durumu kabul eden Mısırlıların
sayısı, en azından şimdi, hiç de az değil. Zira vatandaşların, daha onurlu bir
yaşam ve daha iyi hayat koşulları arzusu bitmedi. Öyle ki bu istekler yine on
binlerce kişiyi sokaklara taşıyabilir” şeklinde kaydetti.
LE MONDE: “BURADA SÖZ
KONUSU OLAN ASKERİ DARBE SONUCU OLUŞMUŞ İKTİDARIN MEŞRULUĞU”
Fransız Le Monde gazetesi de Mısır’daki gelişmelere
odaklanarak, yeni anayasa referandumuna dair, “İslamcılar cephesindeki
protestolar ve güvenlik güçlerine düzenlenen saldırılarla karşı karşıya kalan
iktidar sahipleri, 3 Temmuz’daki darbenin ardından bu seçimle tam yetki almayı
hesap ediyor. Mısır’da
iktidar sahipleri isteklerine kavuşacak. Ancak bu nasıl bir sonuç olacak?
Burada söz konusu olan askeri bir darbe sonucu oluşmuş bir rejimin meşruluğu”
ifadelerini kullandı.
Gazete haberinde ayrıca şu görüşlere yer verdi:
General El Sisi’den yana mı yoksa ona karşı mı? Ülkedeki
gerilime bakılacak olursa, anayasa referandumu ülkenin yeni güçlü adamı General
Abdülfettah El Sisi’nin politikalarının oylanması halini aldı. İslamcılar
cephesindeki protestolar ve güvenlik güçlerine düzenlenen saldırılarla karşı
karşıya kalan iktidar sahipleri, 3 Temmuz’daki darbenin ardından bu seçimle tam
yetki almayı hesap ediyor. Referandumdan çıkacak net bir ‘evet’, halkın sadece
Müslüman Kardeşler’e karşı sert müdahaleyi desteklemekle kalmadığı aynı zamanda
El Sisi’nin olası bir devlet başkanlığı adaylığına da destek vereceği anlamına
gelecek. Büyük bir sürpriz olmazsa, Mısır’da iktidar sahipleri isteklerine
kavuşacak. Ancak bu nasıl bir sonuç olacak? Burada söz konusu olan askeri bir
darbe sonucu oluşmuş bir rejimin meşruluğu”.
Yorumlar
Yorum Gönder